Erzincan Üniversitesinin açılış törenine katılmak üzere özel uçakla kente gelen Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar'ı havalimanında Vali Selman Yenigün, Belediye Başkanı AK Partili Yüksel Çakır, kurum müdürleri ve partililer karşıladı.

Belediyeyi ziyareti sırasında bir gazetecinin, TOKİ ile ilgili yolsuzluk yüzünden Başbakan'dan kendisini fırçaladığı haberlerini sorması üzerine Bakan Erdoğan Bayraktar, "Böyle bir şey yok. Onlar safsata. O haberlere itibar etmeyin. Basın dediğin ciddi olur. Adam çıkıyor, Raşit diye birisi fuzuli konuşuyor. Biz 45 katrilyon para harcamışız, 35 bin ihale yapmışız. Erdoğan Bayraktar Türkiye'de dünyada dürüstlüğü, güvenirliği ile tanınan bir adamdır. Safsatalara boş laflara itibar etmeyin" diye karşılık verdi. Belediyeyi ziyareti sırasında Bayraktar'a Başkan Yüksel Çakır, deri üzerine işlenmiş Türk bayrağı hediye etti.

"RANTI BÜYÜK KENTLERE DİKKAT ETMEK LAZIM"

Bayraktar, daha önce yaptığı vilayet ziyaret sırasında Vali Selman Yenigün'ün elinden hediye edilen bakır tabağı aldı. Bayraktar valilikte basın mensuplarının soruları üzerine kentsel dönüşümün dünyanın en zor işi olduğunu vurguladı. Bayraktar, "Erzincan’da problem olmaz, rantı büyük olan şehirlerde; İstanbul, İzmir, Bursa, Kocaeli gibi şehirlerde dikkat etmek lazım. Biz kentsel dönüşümü insanımızın hayat hakkını, yaşam hakkını korumaya yönelik bir yasa olarak görüyoruz. Bazı değişik mahfiller, açıkgözlüler, fırsatçılar, ya da muhalif gruplar, gidip yörelerde ‘Buraları yıkacaklar’ gibi konuşuyor. Kesinlikle böyle bir şey yok. Biz yuva yapmaya geldik. Kimsenin yuvasını yıkmak gibi bir niyetimiz kesinlikle olamaz. Bu uzun bir süreçtir. Salaş yapıları, kaçak yapıları, depreme dayanıksız yapıları, 20 yıl içerisinde Türkiye’nin şehirlerinden kasabalarından söküp atmak durumundayız. Bunu halkımızla birlikte inşallah başaracağız" diye konuştu.

"İSTANBUL BOĞAZINDA İMARLA İLGİLİ BİR ÇALIŞMAMIZ YOK"

Bir gazetecinin İstanbul Boğazında imar çalışmalarıyla ilgili sorusu üzerine Bayraktar "Biz, ‘Boğaz içinde imar çalışması yapıyoruz’ diye bir taslağımız, bir çalışmamız yok. Aynı şekilde ‘Boğaz içine imar vermek cinayettir’ diye de bir lafımız yok. Bunların ikisi de ekstrem ifadelerdir. Bizim dediğimiz şudur: Şu anda bizim İstanbul Boğazında imarla ilgili bir çalışmamız kesinlikle yok. Fakat yoğun talep var. Bu talepler doğrultusunda ileride ne olur bilemeyiz. Bu talepler 20 yıldır var. İstanbul’da bizim hükümet olarak, bakanlık olarak, benim bildiğim kadarı ile İstanbul Büyükşehir Belediyesi olarak da herhangi bir imar çalışması yok. Ama vatandaş diyor ki: benim yerime imar ver, ya da kamulaştır" dedi.