Ekonomi Bakan Zafer Çağlayan, Bakanlığı himayesinde, Gazi Üniversitesi Karadeniz Ülkeleri ve Türk Cumhuriyetleri Ekonomik ve Sosyal Araştırma Merkezi'nin (KARTÜRK) öncülüğünde, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB), Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK), Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı Başkanlığı (TİKA) ile Mersin Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO) işbirliği ile gerçekleşen 'Avrasya Coğrafyasında Bölgesel Ekonomik Entegrasyonlar ve Türkiye Sempozyumu'na katıldı. Sempozyuma Bakan Çağlayan'ın yanı sıra Mersin Valisi Hasan Basri Güzeloğlu, KARTÜRK Direktörü Prof. Dr. Nevzat Saygıloğlu, TİKA Başkan Yardımcısı Mehmet Süreyyaler, TOBB-DİEK İş Konseyi Koordinatörü Volkan Yüzer, MTSO Başkanı Şerafettin Aşut ve Rusya, Kazakistan, Kırgızistan, Azerbaycan'dan gelen davetliler ve bilim adamları katıldı.

Sempozyumun açılış konuşmasını yapan KARTÜRK Direktörü Saygılıoğlu, Avrasya coğrafyasının ekonomik ve sosyal sorunlarına zemin olmaya çalıştıklarını ifade etti. Avrasya fikrinin ilk olarak Rus tarihçiler tarafından ortaya konulduğunu belirten Saygılıoğlu, Avrasya Birliğinin ekonomik temellerinin olduğunu söyledi.

Bakan Çağlayan da konuşmasında, Avrupa'nın birçok ülkesinin ekonomik anlamda adeta hayat ünitesine bağlı olduğu bir ortamda, Türkiye ve Avrasya coğrafyası arasındaki işbirliklerinin öneminin daha da arttığını vurguladı. Küresel krizin çözümünün küresel işbirliğiyle olacağını savunan Çağlayan şöyle konuştu:

"Küresel işbirliği sadece ekonomik anlamda, sadece ticaret anlamında değil kültürel, turizm, tarih ve lojistik gibi her anlamda önemli işbirliğine gebedir. Küresel krizin çözümü küresel işbirliğiyle olur. Avrasya deyince 350 milyondan fazla nüfus yoğunluğundan bahsediyoruz. Toplam 2 trilyon dolardan fazla milli gelire sahip bölgesel yapıdan bahsediyoruz. 1 trilyon dolara yakın bir dış ticaret hacmine sahip bir yapıdan bahsediyoruz. 2008 krizi son yüzyılın en büyük krizlerinden birdir. Dünyanın ekonomik modeli ve yapısını değiştirdi. Kapitalizmin aynen iflas ettiği ve tarihinin yeniden yazıldığı dönemi başlattı. Bundan 10 yıl önce dünyada tüm mal hareketleri kuzeyden güneye doğru olurdu. Gelişmiş ülkeler gelişmekte olan ülkelere dünya ticaretinin yüzde 60'ından fazlasını yapardı. Bugün geldiğimiz seviyede hemen hemen eşit duruma geldi. Önümüzdeki 10 yıl özellikle dünya ekonomisindeki akışın değiştiği, suların tersine aktığı bir dönemle bizi karşı karşıya bırakacak. Şimdi rol değişiyor gelişmiş ülkeler dünya ekonomisindeki yerini Türkiye'nin de içinde olduğu Hindistan, Brezilya, Çin ve Güney Afrika'nın da ekleneceği yeni bir yapıya doğru kayıyor."

Türkiye ile Avrasya'nın yaklaşık 50 milyar dolarlık bir toplam dış ticaret hacmine sahip olduğuna vurgulayan Çağlayan, "Bölgenin enerji altyapısı ve Türkiye'nin bu konudaki müşteri olma özelliği son derece önemli. Dünyanın hiçbir ülkesi, bölgesi sadece zengin enerji kaynaklarıyla dolu diye zengin olamaz. Tek başına enerji kaynaklarına sahip olması bir şey ifade etmez. Böyle bir bölgede bugün Avrasya coğrafyasında Türkiye'den giden firmaların 18.2 milyar dolarlık yatırım yapmış olması, Türkiye'nin ve Türk girişimcilerinin bölgeye verdiği önemin net göstergesidir" diye konuştu.

Komşu ülkelerden gelen temsilcilere de seslenen Çağlayan, sözlerini şöyle tamamladı:

"Komşumuz olmanın avantajlarını sizleri kullanmaya davet ediyorum. Beraber tarihi birçok avantajı birlikte gerçekleştirebiliriz. Avrasya coğrafyası güçlü bir serbest ticaret alanı oluşturalım. Birbirimize gümrüklerin sıfırlandığı, lojistiğin birlikte ortak yapıldığı, ortak yatırımların yapıldığı her birimizin ülkesinin diğer ülkenin bir şehrinden diğer şehrine gidilebilir hale getirelim. Türkiye olarak dünyanın birçok bölgesinde Türk özel ekonomik bölgeleri kuracağız. İlkini Kazakistan'dan da başlatacağız. Artık Türkiye sadece kendi ülkesine, bölgesine aldığı yatırımlarla değil dünyanın her ülkesinde yapacağı yatırımlarla övünecek."