İçişleri Bakanlığı'nca hazırlanan ve Bakanlar Kurulu Kararı ile Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın imzasıyla 8 Ekim Pazartesi günü TBMM Başkanlığı'na sunulan 'Büyükşehir Belediyesi Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı'na göre, Antalya'nın da aralarında bulunduğu 13 ilin büyükşehir sınırları, il mülki sınırı olarak kabul edildi.

Buna göre, Antalya'da toplam 539 köyün tüzel kişiliği kaldırılarak mahalleye dönüşecek. İl genelindeki 74 belde belediyesi de aynı şekilde kapatılarak mahalleleriyle birlikte bağlı bulundukları ilçeye dahil edilecek.

Tasarıya göre, İl Özel İdaresi de kaldırılacak. Özel İdarelerin yerlerine ise merkezi hizmetlerin takibi, belediyelerin denetimi, kamu kurum ve kuruluşlarına rehberlik gibi çeşitli görevler içeren Yatırım İzleme ve Koordinasyon Merkezi gelecek.

Diğer illerden farklılık taşıdığı gerekçesiyle çok sayıda itirazın olduğu Antalya'da turizm sektöründe isimleri ile marka yapmış Belek, Side, Kalkan gibi beldelerin mahalleye dönüştürülecek olması tepkiyle karşılandı.

'TÜRKİYE'NİN BÖLÜNMESİ GİBİ BİR TEHDİT'

Yasanın Türkiye'yi federal bir sisteme götürme endişesi yaşadıklarını söyleyen Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Akaydın, federalizmin Türkiye'nin bünyesine uygun olmadığını kaydetti. Türkiye'nin üniter ulus devlet yapısında olduğunu dile getiren Akaydın, şunları söyledi;

“Fransa, Almanya'da sıkıntılar yaşatmaktadır. Dünyada doğru düzgün yürüdüğü yer Amerika'dır. Türkiye'de ise hele terör bitmeden geçilmesi, Türkiye'nin bölünmesi gibi bir tehdidi ortaya koymaktadır. Hem federal hem de teknik anlamda endişelerimiz var."

Tasarıda faydalı maddeler gözükmekle birlikte Antalya, Aydın ve Muğla gibi illerin İstanbul ve Kocaeli gibi illerle bir tutulmaması gerektiğini belirten Mustafa Akaydın, Antalya, Muğla, Aydın gibi illerin bütünleşik yapılmasının, yakın gelecekte geniş alanlarda hizmetleri aksatacağını söyledi. Antalya'nın yüzölçümü ile Türkiye'nin en büyük illerinden biri olduğuna değinen Akaydın, tasarıda iktidar partisinin kırsaldaki oylarının biraz daha fazla olması nedeniyle siyasi bir hedef olduğunu öne sürdü. Akaydın, ne Antalya, ne Muğla, ne de Aydın'da buna rağmen CHP'nin seçimi kaybetme gibi bir endişesi olmadığını dile getirdi.

TURİZM İÇİN BÜYÜK KAYIP

Yasaya en sert tepkilerden biri, Serik İlçesi'ne bağlı dünyaca ünlü turizm beldesi Belek'in Ak Partili Belediye Başkanı Yusuf Mecek'ten geldi. Mecek, Meclise sunulan tasarıyı Side ve Belek belediyelerinin kapatılması yönüyle 'Turizm için çok büyük bir kayıp' olarak nitelendirdi. Bunun turizme atılan en büyük darbe olduğunu söyleyen Mecek, “1990 yılından bu yana Belek bir marka olmaya gayret etti. Buradaki tüm otel yatırımcıları Belek turizmini marka yapmak için mücadele etti. Belek ve Side'nin kapatılması Türk turizmi için büyük darbedir" dedi.

MARKA OLAN SİDE RESMEN BOĞAZLANIYOR

Belde belediyelerinin kapatılacağı konusunun vatandaş tarafından tasvip edilmeyen bir karar olduğunu belirten Side Belediyesi'nin Ak Partili Belediye Başkanı Abdulkadir Uçar, meclise sevk edilen tasarıya ilişkin Ak Parti'li bir belediye başkanı olarak telefonlarının susmadığını ve vatandaştan çok büyük tepkiler aldığını söyledi.

Vatandaşa sorulmadan böyle bir karar çıkartılmasının arzu etmedikleri ve vatandaşa cevap veremedikleri bir konu olduğunu aktaran Uçar, şunları söyledi;

“Henüz taslak, bundan sonra komisyon genel kurulunda tartışılacak, bizim hala Side ilçe talebimiz geçerlidir. Dünyada marka olmuş, arkeolojik doğal zenginlikleriyle turizm alanında en önde kentlerinden birinin bu kanun çalışması ile sonucunun nereye gideceği belli olmayan bir şekilde kapatılmasının ülkemize hiçbir katkısı olmayacaktır. Side Belediyesi'nin dışındaki tüm bölge 'Side' diye turizmde yatak satıyor. 'Marka kentler' deniliyor ama diğer tarafta marka olan bir kentin boğazı kesiliyor, resmen boğazlanıyor. Kendisine yetemeyen beldelerin lağvedilmesi doğru, ancak kendisine yeten ve beldesini ayağa kaldıran bir belediyenin kapatılması, partili olduğum için de vatandaşın sorularına karşılık bulamıyorum. İkinci sakıncası, bundan sonra belediyeler büyükşehire bağlı olacak ve kısıtlı hizmetler gören yerler olacak. Gazipaşa'ya kadar Antalya'dan yönetim mevcut haliyle halkla bütünleşik olmaları, her türlü derdine ortak olmalı, yerel yönetim bu şekilde sekteye uğrayacak. Hala bu yanlıştan dönüleceğini umut ediyorum."

TASARIDA SİYASİ HİÇBİR YAKLAŞIM YOK

Büyükşehir Yasa Tasarısı'nın onaylanması ile köylere ve beldelere hizmetin ilçe belediyeleri ve Büyükşehir Belediyesi'nce götürüleceğini açıklayan Ak Parti Antalya İl Başkanı Mustafa Köse, yasanın çıkacağının uzun süredir belli olduğuna dikkat çekerek, şöyle dedi:

“Antalya için geçerli olmayabilir ama Türkiye geneli düşünüldüğünde belde belediyeleri maalesef vatandaşa hizmet götürmekten ziyade ancak personel maaşlarını ve belediye giderlerini zor karşılayabiliyordu. Biz bu paraların vatandaşa hizmette kullanılmasını düşündük. Bu da sağduyu ile karşılanıyor ve destekliyorlar, olumsuz tepki yok. Kapatılacak beldelerdeki personel başka kurumlara nakledilecek. Yasa hiçbir siyasi yaklaşım güdülmeden tamamen idari bir tasarruftur. Bazı il başkanlarımız sayın Başbakanımıza 'Gerçekten aleyhinize olur' demesine rağmen, Başbakanımız Türkiye'nin menfaati noktasında yerinden yönetimin güçlendirilmesi açısından oy kaybetme pahasına da olsa yasanın geçirilmesinden yana oldu. Antalya'nın ve vatandaşlarımızın menfaatinedir."

Mustafa Köse, özellikle Side ve Belek beldelerinin ilçe olma ya da belediyelerinin kapatılmaması yönündeki taleplerinin ise uygun görülmediğini açıkladı. Manavgat ve Serik'te yapılan kamuoyu yoklamalarında da Side ve Belek'in ilçe olmasına sıcak bakılmadığını aktaran Köse, iki beldenin maddi kriterleri de karşılamadıklarını açıkladı.

Alanya'nın uzun süredir gündemde olan il olma talebini de değerlendiren Köse, yeni yasa ile hiçbir ilçenin il olması yönünde bir karar olmadığını, ancak önümüzdeki süreçte Türkiye'de yeni il konusunda il düşünülecek yerin Antalya içinden bir yer olmasının çok muhtemel olduğunu kaydetti.



MÇ(HA/AK)