Kışanak, Batman Milletvekilleri Ayla Akat, Bengi Yıldız, PM üyesi Nezir Gülcan, MYK üyesi Mihdi Perinçek, Belediye Başkanvekili Serhat Temel ve Batman İl Genel Meclis Başkanı Salih Aktan ile birlikte BDP il teşkilatını ziyaret etti. BDP Genel Başkan Yardımcısı Gültan Kışanak, KCK/TM soruşturması kapsamındaki son tutuklamaları değerlendirirken,  Kürtler'e karşı 100 yıldan bu yana inkar ve asimilasyon politikası uygulandığını öne sürdü. Kışanak, bu politikanın günümüzde yüz değiştiğini iddia ederken şöyle dedi:

"AK Parti, asimilasyon ve inkar politikalarını ortadan kaldıracağını açıklamıştı. Maalesef bugün karşımıza yüz değiştiren bir maskeyle çıktı. Devletin güç ve imkanlarını kullanıp, Kürt halkının üzerinde bu politikasını sürdürdü. Bize açıkça politikasını açıklasın. Kürtler, Ortadoğu'nun en kadim halklarından biridir. Bu coğrafyaya zenginlik katan Kürtler'e saygı gösterilmelidir. Zulümler ne kadar devam ederse, Kürt halkı mücadelesiyle de tarihten günümüze gelmeyi bilmiştir."

"HER SABAH OPERASYONLA UYANIYORUZ"

Kışanak 4 yıldan bu yana her sabah operasyon, gözaltı ve tutuklamalarla uyandıklarını,  bu operasyonların 'siyasi soykırım' olduğunu savunarak, "Kürtler'e bir yerde bana 'Biat edeceksiniz' diyen bir zihniyetle karşı karşıyayız. KCK adı altında tüm Kürtler'e yönelik bir soykırım operasyonu var. Bu siyasi soykırımlara karşı halkımızın direnişi daha da görkemli olacaktır. Kürt öğrenci, gazeteci, siyasetçi, STK temsilcileri, barış anneleri, çocuklar, herkes tutuklu. Kürtler'e karşı pervasızca bir saldırı var. Bu kentte demokrasi mücadelesi veren herkes, partimizde nöbet tutmuştur.  Bu  onur mücadelesi, bütün bir halkın mücadelesidir. Bu mücadelede her kesimin yanımızda olacağına inanıyoruz. Halkımıza çağrı yaparken oy veren, vermeyen herkese diyoruz ki; bu özgürlük mücadelesinde yanımızda olun" diye konuştu.

AK Parti'nin Kürt sorununu çözmek amacıyla 10 bin kişiyi cezaevine kapattığını savunan Kışanak, bu tutumu hakaret olarak kabul ettiklerinhi belirterek şöyle devam etti:

"Biz bu kadar saf değiliz. Bize dolaylı olarak 'Haddinizi bildiririz' diyenlere söylüyoruz; siz de haddinizi bilin. Kürt halkının Mezopotamya'da ne kadar kadim bir halk olduğunu bilin. 1 yıldır hiçbir gerekçe gösterilmeden Öcalan'a kasti tehdit politikası izleniliyor. 'Gerekirse görüşürüz' diyorlar. 3.5 milyon imza TBMM'ye gönderildi, 'Öcalan irademizdir' denilmiştir. Açlık grevindeki 10 bin Kürt tutsak bunu beyan etmiştir. Devlet, artık bu iradeye saygı göstermeli. Öcalan'ın özgürlük koşullarına kavuşması gerekiyor."

Gültan Kışanak, hükümetin Güneydoğu'daki yerleşim birimlerine eski isimlerini vermesini isterken, Uludere'ye bundan böyle Kürtçe ismi 'Qileban' diyeceklerini, Kürtler'i sadece Suriye için değil, tüm Ortadoğu için kurucu bir halk olarak gördüklerini ifade ederken, "Yeni Ortadoğu'nun kurucu halkı olarak biz de özgürlüğümüzü kazanacağız. Özerk Kürdistan yönetiminde Kürt halkı özgür olarak yaşayacaktır. Bugün kü, küçük politikalarla uğraşmak yerine büyük fotoğrafa bakmak, büyük geleceğe bakmak lazım" dedi.



AA(GG/İD)