Diyarbakır 5'nci Ağır Ceza Mahkemesi'nde bugün ilk duruşması görülen 40'ı tutuklu 95 sanıklı 'Bağlar KCK Davası' nedeniyle BDP tarafından adliyenin yanındaki Büyükşehir Belediyesi önünde miting düzenlendi. Yaklaşık 300 kişinin katıldığı mitingde pankartlar açılarak KCK operasyonları protesto edildi. Mitinge katılan BDP Diyarbakır Milletvekili Emine Ayna, Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Baydemir ve BDP İl Başkanı Zübeyde Zümrüt partilileri selamladı. BDP İl Başkanı Zübeyde Zümrüt'ün konuşmasının ardından, 6 Ağustos’ta Diyarbakır- Bingöl karayolunda PKK tarafından kaçırılan askerler Reşat Çeçan, Hadi Gizli ve Ramazan Başaran’ın ailelerinin de mitingde olduğu anons edildi. Daha sonra seçim otobüsünün üstüne çağrılan asker ailelerinden Reşat Çeçan'ın babası Cemal Çeçan, çocuklarından halen haber alamadıklarını söyledi. Barış istediklerini belirten Cemal Çeçan, çocuklarının bir an önce bulunmasını istedi.
AYNA: BAŞBAKAN BDP VE KÜRTLERE PSİKOLOJİK ŞİDDET UYGULUYOR
Mitingden sonra gazetecilere açıklama yapan BDP Diyarbakır Milletvekili Emine Ayna şunları söyledi:
"Türkiye'de halklar siyaset yaptıkları için yargısal, kültürel, kişisel, her anlamda saldırıya uğruyorlarsa, saldıranların o halka 'Siyaset yaparsan tarafını tut' deme hakkı yoktur. Çünkü saldırı altındadırlar. Şu anda bir mahkemenin yanındayız ve 95 kişi yargılanıyor. Bugün İstanbul'da basın yargılanıyor. Bugün avukatlar yargılanıyor. Bunlar AKP'nin öncülüğünde yapılıyor. Burada aslında zihniyet değiştirmesi gereken AKP hükümetidir. Bu kadar hukuki, askeri, siyasal baskılarla, operasyonlarla Türkiye'deki farklılıkların üzerine gelen birinin 'Taraf belirleyin' deme şansı yoktur. Zaten tarafız. Asıl mücadele edilmesi gereken bu zihniyettir. Bu konuşmalarım Başbakan'ın söylediği şeye cevaptır. Türkiye Cumhuriyeti devleti kurulduğundan beri farklı çıkan her sese uygulanan şey şiddettir. AKP hükümetinin yaptığı da şiddettir. Şu anda Başbakan'ın söylediği o cümle BDP'ye Kürtlere psikolojik şiddettir. Başbakan Erdoğan'ın Kürtlere, BDP'ye uyguladığı siyasal, askeri, sosyal, hukuksal şiddetin yerine bir de psikolojik şiddeti ekledi." 'DOKUNULMAZLIKLAR KONUSUNDA SIKINTIMIZ YOK'
Dokunulmazlıkların kaldırılması konusunda herhangi bir sıkıntıları olmadığını ifade eden Milletvekili Emine Ayna sözlerini şöyle sürdürdü:
"Çünkü, biz hem hukuki anlamda hem siyasal hem yargısal anlamda dokunulmuş durumdayız. Siyasal anlamda her türlü hakaret uygulanıyor. Fiziksel anlamda dokunuluyoruz. Bir siyasi parti milletvekilinin polis şiddetinden kalça kemiği kırılıyor. İki milletvekili polis şiddetinden ayakları kırılarak yerlerde sürükleniyor. Öteden beri düşüncelerimizi ifade ettiğimizden dolayı karşı karşıya kaldığımız yargılama süreci ortada. Hukuki anlamda zaten bize dokunuluyor. Baktığınız zaman Türkiye Cumhuriyeti devleti bir bütün olarak her türlü siyasi ahlaka uymayan hakareti küfürü ediyorsa, siyasi anlamda da bize dokunuluyor. O zaman dokunulmazlığı niye soruyorsunuz ki? Bizim için bir farkı yok. Bizim 6 milletvekilimiz tutuklu şu anda. Bir milletvekilimiz mazbatasını aldığı gün vekilliği yok sayıldı. Orhan Doğan'lar Hatip Dicle'ler döneminde yapılmayan bir uygulama yapıldı. Onların milletvekilliği düşürüldü ama, kimse kalkıp hırsızlığa, dolandırıcılığa tenezzül edip düşen vekil yerine kendi üyesini geçirmedi. AKP onu yaptı. Artık biz hangi tür ahlaksızlığı bekleyeceğiz? Yapılabilecek akhlakdışı her türlü yaklaşım zaten yapıldı. Bizim dokunulmazlık diye bir sorunumuz yok. Bize sormayın. Tecavüzcü, hırsız, dolandırıcı milletvekillerine dokunulacak mı? Bunu sorun."
Mitingin ardından partililerle polis arasında pankart asma nedeniyle kısa bir gerginlik oldu. Gerginlik, parti yöneticilerinin araya girmesi ile son buldu.
BB,FB(GG/COŞ)
