Sivas'a giden BBP Genel Başkanı Mustafa Destici partisinin il teşkilatında basın toplantısı düzenledi. Destici özellikle hükümetin Suriye politikasına tepki göstererek, kamuoyunu tatmin edici bir açıklama göremediklerini belirterek şöyle dedi: "Uçak düşünce maalesef hükümetin aklı başına geldi. Bu uçak düşme hadisesi umarım büyük bir ders olur. Suriye nasıl ki bir karar almış ve ilk ihlalde bu kararı uygulamışsa Türkiye'nin de benim uçağıma veya yerdeki vatandaşıma bir şey yapılırsa anında cevap verecek bir hazırlığının olması lazım. Saldırıya anında cevap verilmesi lazımdı. O füze bataryası mı roket veya uçaksavar mı neyse onun anında imha edilmesi gerekirdi. Onu yapamadın hiç değilse aynı gece PKK merkezlerinin ve füze bataryalarının vurulması lazımdı. Yani stratejik noktalara bir müdahale yapılması gerekiyordu. Ama maalesef bunların hiçbirini Türkiye yapamadı. Ancak biz şunu söylüyoruz. Hükümet ve İçişleri Bakanlığı Hatay'a dikkat etsinler. Hatay'da karışıklık çıkarmaya çalışan dış istihbarat elemanları var. Bizzat onunla ilgili önlem alsınlar." 

ERDOĞAN-ZANA GÖRÜŞMESİ

Destici Türkiye'nin birinci gündem maddesinin terör olduğunu ve hükümetinde terörle mücadele konusunda yetersiz kaldığını belirtti. Bu kapsamda Leyla Zana ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan arasında gerçekleşen görüşmeyi de hatırlatan Destici şunları söyledi: "Leyla Zana 3 şey söylüyor görüşmede. Birincisi Oslo görüşmelerinde alınan kararlar uygulansın ve bu görüşmeler devam etsin. Bütün Türkiye sanki terörün bitmesi noktasında umudunu buna bağlamış. Bu görüşmeler madem millet adına yapılıyor o zaman açıklansın. Milletin önüne konulsun. Oslo'da hangi kararların altına imza atıldı. Bu millet bunu öğrenmek istiyor. İkincisi Abdullah Öcalan'a ev hapsi. Yani idam etmediniz, beslediniz millet bunu sinesine çekti şimdide tutup binlerce insanımızın katilini siz ev hapsine çıkarıp meclise taşımayı düşünüyorsunuz. Bunu bu millet kabul eder mi. Herkesin aklını başına alması lazım. Üçüncüsü de Kürtçenin eğitim dili olarak kabul edilmesi. Eğer bu üç noktada görüşme olumlu geçti deniliyorsa yorumu millete ve kamuoyuna bırakıyorum. Bu üçü de Türk milletinin kabul etmeyeceği ve reddedeceği konulardır. Bunların üçünde de taviz verilmemeli." 

MADIMAK ELEŞTİRİSİ

Destici, konuşmasında Sivas'ta 2 Temmuz 1993 yılında meydana gelen ve 37 kişinin hayatını kaybettiği Madımak Olaylarının üstünün kapatılmasını değil açıklığa kavuşturulmasını beklediklerini belirterek şöyle dedi: "O önemin bürokratları ve devlet yöneticileri tekrar dinlenmeli. Sorguya alınmalı ve kim provake ettiyse bu ortaya çıkarılmalıdır. Biz bu olayın aydınlanmasında gerekiyorsa Devlet Denetleme Kurulu'nun devreye girmesini ve bölgeler de kurulacak ihtisas mahkemeleri tarafından ve ihtisas savcıları tarafından araştırılmasını istiyoruz." 

'ÖYM'LERİN SORUMLULUĞU HÜKÜMETE AİT'

BBP Genel Başkanı Mustafa Destici özel yetkili mahkemelerin kaldırılmasına ise baştan beri karşı olduklarını söyledi. Destici, "Yeni sivil ve demokratik bir Anayasa yapılana kadar, başta rahmetli Muhsin Yazıcoğlu ve arkadaşlarımızın davası olmak üzere, Madımak, Hrant Dink, Zirve Yayınevi, Rahip Santoro, Ergenekon, Kafes ve Balyoz gibi davalar neticelenene kadar biz ısrarla özel yetkili mahkemelerin görevde kalmasını istemiştik. Bu dava süreçlerinde bir kesilme olursa, davaların üstü kapatılırsa, sonuna kadar gidilmezse sorumluluk tamamen hükümettedir" dedi.

2009 yılında merhum genel başkanları Muhsin Yazıcıoğlu ve beraberindekilerin hayatını kaybettiği helikopter kazasına ilişkin gelinen son noktayı da değerlendiren Mustafa Destici "Dün itibariyle Genelkurmay Başkanlığı, bizim dilekçeyle istediğimiz sorulara, birtakım şüphe duyduğumuz noktalara cevabını gönderdi" diye konuştu.

BBP Genel Başkanı Mustafa Destici, toplantının ardından Sivas Belediyesi tarafından yaptırılacak olan tıbbi atık ve sterilizasyon tesisinin temel atma törenine katıldı.



HÖ (EA/RT)