Tutuksuz olarak yargılanmasına devam edilecek olan Hüseyin Şahingiray, Atatürk Parkı'ndaki Viva Bella Restoran'da basın toplantısı düzenleyerek, hakkındaki iddialara cevap verdi. Başkan Ok'un makam odasında yaşanan olayı kendisinin de tasvip etmediğini belirten Şahingiray, "Toplu taşıma merkezindeki, kafeterya olarak hizmet veren işyerini, 6 Ekim 2006'da belediyeden 25 yıllığına yap-işlet-devret modeliyle kiraladım. Belediye ile yaptığımız sözleşmenin 16'ncı maddesinde, 'Restaurant ve kafeterya, inşaatları bitirilip, işletmeye açıldıktan sonra üçüncü şahıslara kiraya verilebilir' hükmü vardı. Bu sözleşmeye istinaden, binayı 27 Mart 2012 tarihinde Tat Gıda Sanayi ve Ticaret A.Ş. yani Burger King'e 10 yıllığına kiraladık. Alt kiracı oluşturmam için belediyeden izin almama gerek yoktu. Bu yapılan sözleşmede açık ve netti. Bunu bilmeme rağmen, belediye yetkililerine şifaen de olsa bilgi verdim. Geçen 4 Temmuz'da Burger King işletmesinin yapacağı tadilat için belediyeden izin aldık. Tadilatın ardından 11 Eylül'de ruhsat başvurusu onaylandı. Ancak, kendilerine ruhsat verilmedi. Verilmemesinin nedeni ise 700 bin lira bağış yapılmamamıs. Bu bağış, tarafımızdan ve Burger King yetkililerinden talep edilmiştir. Bu paranın ne amaçla istendiğini, rüşvet mi haraç mı olduğunu, Balıkesirspor'a bağış olup olmadığını kamuoyunun takdirine bırakıyorum" dedi.

BAŞKANI SUÇLADI

Ruhsat işlemlerinde karşılaştığı sorunları görüşmek için geçen 2 Ekim'de Başkan İsmail Ok'un yanına gittiğini belirten Şahingiray, "Burger King dolayısıyla Tat Gıda yetkilileri, istenen paranın çok yüksek olduğunu ve kesinlikle veremeyeceklerini söyledi. Ayrıca sözleşmeyi feshedeceklerini, yasal yükümlülükleri ve cezai şartları tarafıma yansıtacaklarını bildirdiler. Ben de bu konuyu görüşmek üzere Başkan Ok'a gittim. Ancak, görüşme talebimi ciddiye almayarak sinkaflı bir şekilde beni odasından kovdu. 'Polis çağırın, bu konuyu emniyette çözelim' dememe rağmen bu isteğim de dikkate alınmadı" diye konuştu.

Başkan Ok'u ölümle tehdit ettiği iddialarının da gerçeği yansıtmadığını ileri süren Şahingiray, şunları söyledi:

"Çünkü herşeyden önce makama olan saygımı hiç bir zaman kaybetmedim. Kesinlikle Başkanı ölümle tehdit etmedim, darp olayı da olmadı. Dağ başında mı yaşıyoruz. Başkanı silahla tehdit ettiğim söyleniyor. Belediyeye girerken zaten üstüm aranarak girdim. Bu halde nasıl tehdit edeceğim. Siz de biliyorsunuz daha önce belediyede başka olaylar da yaşandı. Ancak kameralar nedense çalışmıyor arkadaşlar? Başkan tamamen siyasi rant peşindedir. Bana iftira atılmıştır. Tarafıma yapılan `mafya' ve `çete' suçlamalarını da çok çirkin buluyorum. Bu konudaki yasal haklarımı saklıdır."

"ŞİKAYETÇİYDİM, SANIK OLDUM"

Olaydan sonra tutuklanma gerekçesini ise "çok komik" olarak niteleyen Şahingiray, "Şikayetçi olarak adliyeye gittim. Ne yazık ki sanık olarak çıktım. 700 bin lira para istenen biziz, cezaevine giren de biziz. Şu an da işletmeyle ilgili herhangi bir sorun yok. Ruhsatı da kısa sürede alacağız. Kimseye kinim ve nefretim yok. Sadece bir haksızlığa uğradım ve mağdur oldum. Bu konuları araştırmak üzere savcıları ve emniyet yetkililerini göreve davet ediyorum" dedi.

MHP'nin eski il başkan yardımcısı olan Şahingiray, Başkan Ok'un "Onun gibilerle hiçbir zaman aynı partili olmadım. Bunu parti olayı ile de ilişkilendirmedim. Onun şu an ortakları hangi partide onu araştırabilirsiniz' sözleri için de "Başkan basın toplantısında acemice sözler söyledi. Ben ülkücüyüm. Bu ülkücülüğe de damdan düşmedim. En alt seviyesinden tırmanarak geldim. Ülkücü hareket bir çınar ağacıdır ve bunun içinde her türlü insan olabilir" diye konuştu.

CY(YY/SSA) (FOTOĞRAF)