Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Manisa’nın Turgutlu İlçesi’nde TOKİ tarafından yapılan 344 yatak kapasiteli Turgutlu Devlet Hastanesi, Sedat Özcan Ögrenci Yurdu ve ORKA tarım işletmesinin kuru üzüm işleme tesisinin toplu açılışını yaptı. Başbakan Erdoğan töreninde yaptığı konuşmada, “Bugün yine Turgutlu’da özel sektöre ait 300 kişiye iş imkanı sağlayan 15 milyar dolarlık, modern üzüm işletmelerinden birini hizmete açıyoruz. ORKA tarım ürünleri limited şirketine şükranlarımı sunuyorum. Bugün bu törenle Turgutlu’da modern bir hastanenin de açılışını gerçekleştiriyoruz. Çok önemli çok anlamlı bir hizmetle buluşturuyoruz. TOKİ tarafından inşa edilen hastane 800 gün gibi kısa sürede yapımı tamamlandı. Bugün hizmete açıldı. 344 yatak kapasiteli bu hastane kendi enerjisini kendisi üremek gibi önemli bir özeliğine de sahip. Isıtma ve soğutması elektrik enerjisi bir tesis sayesinde sağlanıyor. Bu sistemle hastanemiz enerji giderlerinden yıllık yaklaşık 2.5 milyon lira tasarruf sağlayacak” dedi.

MENDERES’İ İDAMINA SEYİRCİ KALAN ZİHNİYET CHP

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Adnan Menderes’i idamına seyirci kalan zihniyetin CHP zihniyeti olduğunu iddia ederek, CHP’nin 27 Mayıs’a, 28 Şubat’a çanak tutan askerin müdahaleyi alkışladığını öne sürdü. Erdoğan, CHP’ye yönelik eleştirilerini şöyle sürdürdü:

“Kardeşlerim burada bir şey söylemem lazım. Dikkat edin şu ana muhalefete bakın. Laftan başka hakaretten başka bunlardan bir şey duyuyor musunuz? Duyamazsınız. Çünkü bunların meşrebi bu mizacı bu. Kardeşlerim bugün Türkiye’nin demokrasi tarihine kara bir leke olarak kazınmış demokrasi tarihimizdeki çok acı talihsiz bir hatıranın yıldönümünde bulunuyoruz. Bundan 51 yıl önce 17 Eylül günü Ege Bölgesi’nin bir efesi, Manisa’nın uşağı bir efesi Aydın’ın olduğu kadar Türkiye’nin de sevgilisi merhum Adnan Menderes ve arkadaşları idam edildi. Adnan Menderes’i demokratik yollardan centilmence yenemeyeceklerini anlayanlar maalesef 27 Mayıs darbesini yaptılar. Ardından da milletin sevgilisini idam ettiler. Bakınız 27 Mayıs müdahalesi milletin nazarında hüküm giymiştir. Milletin vicdanında mahkum edilmiştir. Demokrasiye müdahale edenler 12 Eylül ve 28 Şubat müdahaleleri de vicdanda mahkum olmuştur. Bugün o karanlık dönemleri tek tek aydınlatarak onları sorgulayarak hukukun önüne çıkararak vicdanın ötesinde hukuk önünde de millet yani siz hesap soruyorsunuz. 2012 yılında 21'inci yüzyılda da 27 Mayıs’ın 12 Eylül’ün 28 Şubat’ın özlemini çekenler var. 27 Mayıs’a, 28 Şubat’a çanak tutan askerin müdahaleyi alkışlayan merhum Adnan Menderes’in idamına seyirci kalan zihniyet, bugün de o müdahalenin kalıntılarına var gücüyle sahip çıkıyor. Kim bu CHP” dedi.

BİR GENEL BAŞKAN BU KADAR SULU VE KAYITSIZ OLABİLİR Mİ

Başbakan Erdoğan, konuşmasında Afyonkarahisar’daki patlamanın yüzde 99 sabotaj olduğunu iddia eden CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun sulu ve kayıtsız olduğunu ileri sürerek, şunları söyledi:

"Biliyorsunuz 5 Eylül de Afyonkarahisar’da çok feci bir olay yaşandı. Maalesef 25 Mehmet’imizi canımızı orada şehitlik mertebesine uğurlardık. Oradaki patlamada en küçük ayrıntısına kadar incelendi. Adli ve idari soruşturmalar başlatıldı. Bazı oradaki subaylar görevlerinden alındı. Olayın tüm detayı kamuoyuna açıklandı. Olayla ilgili olarak kamuoyundan hiçbir detay gizlenmedi. Savcılık açıklamasını yaptı ancak çok enteresan bir şekilde ana muhalefet partisinin Genel Başkanı çıktı olayın ‘yüzde 99 oranında sabotaj’ olduğunu iddia etti. Hatta hızını alamadı oranı yüzde 99.5'a çıkardı. Bir haftadır kendisine soruyoruz. Belge ne diyoruz bilgi ne diyoruz. Cevap yok. Delilin ne diyoruz cevap yok. Kendisini yetkililer arıyorlar soruşturma sürecinde yardımcı olmasını istiyorlar ona da cevap yok. Günlerdir sabah akşam 'sabotaj' diyor. 'Emekli subaylardan öğrendim’ diyor. Bu ne biçim siyasettir. Ne çirkin siyasettir Allah aşkına bir ülkenin ana muhalefet Genel Başkanı bu kadar sorumsuz olabilir mi? Bir Genel Başkan bu kadar sulu, kayıtsız, ciddiyetsiz davranabilir mi?"

Elif DEMİRCİ / İZMİR,


ED(İÖ/SSA) (FOTOĞRAF)