Altındere Milli Parkı sınırları içinde bulunan Sümela Manastırı’nda 88 yıl aradan sonra ilk ayin 15 Ağustos 2010’da düzenlendi. Kültür ve Turizm Bakanlığı, Hıristiyanlarca Meryem Ana’nın göğe yükseldiğine inanılan 15 Ağustos’ta Sümela Manastırı’nda 4 saat boyunca ayinin yapılmasına izin verdi. Sümela’da bu yıl üçüncüsü düzenlenen ayini yönetmek üzere dün akşam Trabzon’a gelen Fener Rum Patriği Bartholomeos, bu sabah konakladığı otelden çıkarak beraberindeki din adamlarıyla Sümela Manastırı’na hareket etti. Bartholomeos'a Maçka'nın CHP'li Belediye Başkanı Ertuğrul Genç de eşlik etti. Manastıra giden patika yolda kemençecileri gören Patrik, iyi bayramlar dileğini iletti.

“YILLARCA UZAKTAN DUA ETTİK”

Geçen yıllara oranla katılımın çok az olduğu ayini izlemek üzere yaklaşık 300 kişi manastırdaki yerini aldı. Saat 10.00’da manastıra giriş yapan Bartholomeos’un tören kıyafetlerini giymesinin ardından yaklaşık yarım saat süren açılış ilahisi söylendi. Ardından sunağa çıkan ve törene katılanları kutsayan Bartholomeos, önce Yunanca, sonra Türkçe yaptığı konuşmasında, “Biz Hıristiyanların en kutsal azizesi olan Meryem Anamızın dünya üzerindeki en önemli ibadet mekanlarından sayılan Sümela Manastırı'nda üçüncü kez 15 Ağustos’ta, yani göğe yükselişi gününde sizlerle birlikte olmaktan ve bu samimi ortamda dua etmekten müstesna bir mutluluk ve huzur bulduğumuzu ifade ederiz. Sümela’ya gelmek biz din adamları için olduğu kadar her inançlı insan için de mukaddes bir tecrübedir. Yıllarca ulaşamadığımız bir ibadet merkezimizi anılarda yaşatarak, büyüklerimizden dinleyerek büyüdük ve uzaktan dua ederek mutlu olmaya çalıştık. Çok şükür ki bu beklentimiz gerçekleşti ve Rabbimiz bize buraya gelmeyi nasip etti. Buna katkı sunan hükümete, Kültür ve Turizm Bakanlığı’na, Avrupa Birliği Bakanlığı’na, Maçka Belediyesi ve Maçka halkına teşekkürlerimizi sunmayı bir görev biliriz” dedi.

MYANMAR ÖRNEĞİ VERDİ, EMİNE ERDOĞAN'IN ZİYARETİNİ HATIRLATTI

Fener Rum Patriği Bartholomeos, üç ayinin de mutlu bir tesadüf eseri Ramazan ayının bereketine ve manevi zenginliğine tesadüf ettiğini vurgulayarak sözlerini şöyle sürdürdü:

“Bu anlamlı tesadüf Anadolu’da yüzlerce yıl boyunca farklı şekillerde de olsa ortak, bir ve tek yaratıcıya ibadet eden Müslüman ve Hıristiyanların yaşadığı tecrübeye de işaret etmektedir. Yüzlerce metre yüksekliğindeki bu dağda tonlarca malzeme taşıyarak bu manastırı inşa etmek, Allah’a teslim olmadan, O’na tüm varlığıyla sevgi duymadan ve elbette Allah rızası olmadan mümkün değildir. Herkes kendi inancına uygun şekilde dininin vecibelerini serbestçe yerine getirebilmelidir. Bu her insanın en doğal hakkıdır. Bu hakkın tesis edilmesi için yeryüzünde hepimize yer ve imkan mevcuttur. Bu hakkın aksine devletlerin ve toplumların birbirini kırmaya, vurmaya ve öldürmeye hakkı var mıdır? Başbakanımızın eşi Sayın Emine Erdoğan’ın da bizzat ziyaret ettiği Myanmar’daki zulüm hepimizin kalbini yaralamıyor mu? Her şeye rağmen maalesef dünyada din adına işlenen cinayetler, kıyımlar, sürgünler devam etmektedir. İnsanoğlu ve biz din adamlarının gayretli çalışmalarına rağmen bu ayıptan maalesef kurtulamadık. Bizlere emanet edilen bu muhteşem tarih, din ve kültür zenginliği Sümela Manastırı’nın bulunduğu bu tepede insanlığın barışı için duam edelim. Hayal ettiğimiz; insanlığın ve ülkemizin barışı, selameti için daha fazla çalışalım, buluşalım ve birbirimizi daha fazla tanıyalım ve sevelim.”

Bartholomeos, konuşmasının son bölümünde de Maçka halkına teşekkür etti ve “Belediye Başkanı Ertuğrul Genç bizleri Maçka’ya davet ederek bir arada olmamıza vesile olmuştur. Kendisine gayret ve yardımları için bir kez daha teşekkür ederiz. Tüm Ortodoks alemi adına Ramazan bayramınızı kalpten tebrik eder, sıhhat, afiyet ve bereket dolu bir kış geçirmenizi temenni ederiz. Sevgili Karadenizliler, hepinizi muhabbet ve saygıyla selamlıyor hayır dualarımızı gönderiyoruz” dedi.

Bartholomeos’un konuşmasının ardından ayin ilahiler söylenerek devam etti. Bu sırada manastır içinde mum yakmak isteyen kişilere güvenlik görevlileri yasak olduğu gerekçesiyle izin vermedi. Ayine katılan bazı kadınların da ilahiler sırasında ağladığı görüldü.


ÖA (TM/AAA)(FOTOĞRAF)