Bodrum’da 1 Ekim Pazartesi günü saat 13.00 sıralarında, Mazı Köyü’ne giden Mustafa Çam yönetimindeki 48 KM 262 plakalı otomobil, aşırı hız ve dikkatsizlik sonucu kontrolden çıktı. Savrulan otomobil karşı yöne geçip, taklalar attı. Bodrum’da kaptanlık yapan Çam’ın otomobili Selçuk İlhan Bilgin’in kullandığı 14 AZ 232 ve polis memuru Oğuzhan Kılıç yönetimindeki 34 SYA 78 plakalı otomobillere çarparak durabildi.

Kaza yerinde tam bir can pazarı yaşandı ve yarım saat süren kurtarma çalışmalarına çevreden yetişenler, sağlık ekipleri, itfaiye kurtarma ekipleri müdahale etti. Kazada hastaneye kaldırılan Mustafa Çam (38) eşi Nurcan Çam (33) ve diğer otomobilden Mehmet Bilgin (58) yaşamlarını yitirirken, ağır yaralanan Baran bebek, helikopterle Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’ne kaldırılarak yoğun bakım servisinde tedavi altına alındı.

Kaza anında annesinin kucağında portbebe (bebek çantası) içerisinde olan ve kazanın şiddeti ile arka koltuktan ön koltuğa fırlayıp yere düşen Baran’ın kafatasında iki çatlak olduğu ve beyninde de ödem meydana geldiği saptandı. Uygulanan tedavisi ile hayata dönen ve 45 günlük olan Baran bebek, bu sabah amcası kaptan Erdal Çam, teyzeleri Eray Demirkara ve Fatma Gülten ile Bodrum'a döndü.

Yalıkavak Beldesi Gökçebel Mevkii'ndeki dedesi Hüseyin Gökal'ın evine götürülen Baran bebek, yakın akrabaların ve komşuların ilgi odağı oldu. Baran bebeği görmek isteyenler Hüseyin Gökal'ın evine akın etti.

Teyzeleri Eray ve Fatma'nın kucağında zaman zaman uyuyan, süt içen ve gülümseyen Baran bebeğin yeni hayatında herkes yanında olacağını söyledi. Teyze Eray Demirkara, "Allahımıza çok şükür Baran bebeğimiz sağlığına kavuştu. Hayati tehlikeyi atlattı. Onun geleceği için gerek biz teyzeleri, dedesi, amcası herkes üzerine ne düşüyorsa yapacak. Şu anda sağlık durumu çok iyi. Mama yiyor, ağlıyor, gülüyor, uyuyor. O kazadan kurtulması gerçek bir mucize. Allahım onu bize bağışladı. Olayın şokunu hala üzerimizden atabilmiş değiliz. Bir süre sonra bir vasi tayin edip Baran bebeğe resmi olarak da bakmayı sürdüreceğiz. Ama o artık hepimizin oğlu. Ablamın bize yadigarı. Onun hayatının en iyi biçimde yönlendirilmesi için ne gerekiyorsa yapacağız" dedi.