Bakan Çelik, 11 işçiye mezar olan alışveriş merkezi inşaatının şantiyesinde incelemelerde bulundu. İncelemenin ardından açıklama yapan Çelik,olayın hemen ardından bakanlık müfettişlerinin ve yetkililerinin çalışma yaptığını belirterek "Keşke bu olay olmasaydı.

Bunlar zaten devletimizin veya yetkililerin yapması gerekenlerdir. Görevlerimizi yapıyoruz. Ama ölüm olayı olunca tabii ki burada söyleyecek bir şeyimiz olmuyor maalesef" dedi.

Şantiyedeki eksiklikleklerden bahseden Bakan Çelik "Olay çok sıcak. Bu anlamda çok bir şey söyleme durumunda değiliz. 40 tane işçimizin kaldığı bir çadırda bir olay meydana geldiğinde tek bir çıkış değil karşılıklı çıkış kapılarının olması gerekiyor. Bunun olmadığını

gördük. Malzemeler yanmaya çok müsait malzemeler. Ama konteynerlerin olduğu bölgede bir sıkıntı yok. Sıkıntı olmuş olsaydı bile büyük ihtimalle bir can kaybı olmadan tahliyesi mümkün olabilecekti. Bu ve benzer, ilk etapta görülen eksiklikler var" diye cevap verdi. İşyeriyle ilgili ruhsat ve denetimle ilgili konularda bir rapor alacağını belirten Bakan Çelik, daha detaylı açıklamayı yapacaklarını sözlerine ekledi.

Ölen 11 kişinin yakınlarına aylık bağlanacağını ifade eden Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik "Hak sahiplerine ölüm aylığı veya iş kazası nedeniyle aylık bağlanacak. Hayatının kaybeden ailelerin ihtiyaçlarıyla ilgili yetkili kurumlara talimat verdik" dedi. Bakan Faruk Çelik, şehir içinde, çadırlardan kurulu bir şantiye olmasıyla ilgili fikrinin sorulması üzerine şunları söyledi:

"Türkiye'nin müstakil iş sağlığı ve güvenliği yasasına acil ihtiyacı vardır. Bakanlık olarak ilk günden itibaren bu yasayı hazırladık ve TBMM'ye gönderdik. Tabii ki her şey yasayla çözülmez. Yasal bütün önlemleri alsanız da siz sorumlu bir davranış içinde olmazsanız yine de bazı olumsuz durumlarla karşılaşabilirsiniz. Ama yasalar da önemlidir. Şu anda mevzuatımız yetersiz mi? Değil.. Ama gelişen dünya şartlarında bir müstakil iş sağlığı ve güvenliği yasası çok kısa süre içinde devreye girecektir. Belki de bildirim zorunluluğu olacaktır. O bildirimin neticesinde denetim yapılmadan da burada hiçbir kazma

vurulamayacaktır. Bu müeyyideleri koymamız gerekiyor. Her şeyin telafisi mümkün. Hayatını kaybedenleri geri getirmek mümkün değil."

İdari ve adli açıdan gerekli çalışmaların yapıldığını belirten Çelik, "Taşeron veya asıl işveren önemli değil. Bu tür kazalarda müteselsil sorumluluk vardır. Burada alt işveren asıl işveren diye bir ayrım kesinlikle söz konusu değil. Kazalarda ikisinin de sorumluluğu vardır" dedi. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, işçilerin kağıt imzalatılarak ücretsiz izne çıkarıldığı iddiaları için ise "Hiçbir şey örtbas edilemez. Bütün görevlilerimiz olup bitenin farkındadır. Bir ihmal sözkonusu ise bizim o ihmali giderme gibi bir sorumluluğumuz var" diye konuştu.

(BB)