Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım, İzmir’de IBM’in Olağanüstü Durum Merkezi’nin açılışında basın mensuplarının indirilen Suriye uçağı ile ilglii sorularını yanıtladı. Bakan Yıldırım, Türkiye’nin ulusal ve uluslararası sözleşmelerden kaynaklanan haklarını kullandığını belirterek, şunları söyledi:

“Bu konuda resmi açıklamalar yapıldı. An be an yapıldı, kamuoyu bilgilendirildi. 10 Ekim 2012 yani dün bir yolcu uçağı, Rusya’dan Suriye’ye giden bir yolcu uçağı taşıdığı yük nedeniyle kuvvetli şüphe nedeniyle Esenboğa Havalimanı’na indirildi ve burada yüküyle ilgili incelemeler uzmanlarca yapılarak yükünün sivil havacılık kurallarına aykırı bir yük olduğu kanaati ile el kondu ve yükü indirildi ve saat 22.30 itibariyle de yolcularıyla birlikte yoluna devam etmesine izin verildi. Olay budur. Peki niye yapıldı? Gerek uluslararası sözleşmeler, gerek ulusal mevzuatımız neyi öngörüyor? Sivil havacılıkla uğraşan, bu amaçla uçuş yapan uçakların hiçbir şekilde askeri malzeme, silah niteliğindeki malzemeyi taşıyamazlar. Eğer böyle bir taşıma yapacaklarsa 10 gün önceden ilgili ülkenin makamından izin almaları gerekir. Bu uluslararası ve ulusal mevzuattan kaynaklanan Türkiye haklarını kullanarak böyle bir işlem yapmış. Uçağın seyrine müsaade etmiş olay budur.”

Bakan Yıldırım, bir basın mensubunun Suriye Dışişleri Bakanlığı’nın Türkiye'Yİ havacılık kurallarını çiğnediği gerekçesiyle şikayet edecekleri yönündeki açıklamasına, “İyi yaptı dememi beklemezsiniz herhalde. Şikayet edebilir. Sonuçta mevzuat açık. O da değerlendirilecek. Ona göre işlem yapılacak. Türkiye’nin amacı hava sahamızın güvenli bir şekilde kullanılması, insanları öldürecek işlere asla ve asla yardımcı olmamasıdır. Hava sahası her zaman harici amaçlarla kullanılmalıdır. Aksi taktirde bizlar uluslararası ve ulusal haklarımızı kullanırız” dedi.

Bakan yıldırım, bir basın mensubunun “Sivil yolcu uçakları uçmaya devam edecek mi?” yönüNdeki sorusuna, “Gerekli emniyet tedbirlerinden yüzde 100 emin olmadıktan sonra biz aksi bir karar almayız. Başka ülkelerden transit geçiş yapacak uçakların güvenliği garanti edilmediği sürece biz herhangi bir risk almayız ve ona göre hareket ederiz” dedi.