Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım ile Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin, Türkiye Vodafone Vakfı tarafından Sabancı Kültür Merkezi’nde düzenlenen 'Teknolojide kadın hareketi' konulu toplantıya katıldı.

Türkiye’de kadınların iletişim teknolojilerinin sunduğu imkanlarla tanıştırıp, ekonomiye katılımlarına yönelik fırsat eşitliği yaratmak amacıyla hazırlanan projenin tanıtım toplantısında konuşan Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin, bilgi ve teknolojisinin gücüne vurgu yaparak, bu gücün kontrolsüz bir şekilde kullanılamayacağını söyledi. Bakan Şahin, "Bilgi güçtür ve iktidar yapar. Bu Bizans, Roma ve Osmanlı imparatorluklarında da böyleydi. Böyle bir dünya gerçeği var. Bilgi ve teknolojileri çağında kas döneminden kafa dönemine geçtiğimiz önemli bir dönüm noktasındayız. Toplumun kalkınabilmesi için herkesin katkısını katılımını gücünü kullanmamız gerekiyor. Bilgi ve teknoloji bir güçtür ve bu güçten yararlanacağız ancak kontrolsüz güç, güç değildir anlayışı ile onu güvenli bir hale getireceğiz" diye konuştu.

KADININ AİLE HAYATINI KOLAYLAŞTIRIYORUZ

Bakan Şahin, kadın istihdamını artırmak için yaptıkları çalışmaları şöyle anlattı:

"Kadını birey olarak güçlendireceğiz. 'Eğitim şart' diyoruz. Birçok sorunda cehaletin rolü var. Kız ve erkek çocuklarının fırsat eşitliğini yüzde 98.5 oranında sağladık. Aynı oranı yüksek ve orta eğitime taşımamız lazım. İstihdamda, kadın istihdamını yüzde 35’lere ulaştırmamız lazım. Bunun yasal altyapısını güçlendiriyoruz. Hem iş hem aile hayatını uyumlaştıracak destek mekanizmalarını güçlendirmemiz lazım. Geçen ay yapılan protokollerde kreş desteği koyduk. Kadınların toplu çalıştığı OSB, gıda ve tekstil işyerinin ağırlıkta olduğu yerlerde kreş açıyoruz. Kadınların baktığı hastalar yakınları için de yaşlıların 65 yaş aylığını alacak şekilde onların da yanında olacağı sistemi hayata geçirmek için büyük bir gayret içindeyiz."

KADINLAR MOBİL İLETİŞİM ARAÇLARINDA YÜZDE 26 DEZAVANTAJLI

Bakan Şahin, kadınların erkeklere oranla mobil iletişim araçlarına sahip olmada yüzde 26 oranında dezavantajlı olduğunu belirterek, şöyle devam etti:

"Bilgiye ulaşmamız lazım. Hala erkeklerle aramızda fark varsa bilgiye ulaşmada onu kullanmada kadınlar erkeklere göre daha yola çıkarken geriden başlıyorsa büyük bir rekabet içindeyiz. Maraton koşucuları olarak hedefe ulaşabilmek için aradaki farkı kapatmamız lazım. Toprak ve tohum aynı biz sadece gübre vereceğiz ve uygun sulama şartları oluşturacağız ki bu ağaçlar ormana dönüşsün. Nazım Hikmet’in dediği gibi bir ağaç gibi tek ve hür ve bir orman gibi kardeşcesine yaşayalım."

YASALARI DEĞİŞTİRMEK KOLAY ZİHİNLERİ DEĞİŞTİRMEK KOLAY OLMUYOR

Bakan Şahin, kadına şiddet yasasına değinirken de "Dün gece rahat uyudum. Şiddetle Mücadele Yasası çıkardık. Kadına yönelik şiddetle mücadelede yeni bir noktadayız. Birçok radikal tedbir hayata geçiyor. En büyük destekçimiz benim ağabeyim Binali bakanım. Benim alanıma bakınca şiddet gören kadın, engelliler, toplumun en dezavantajlı kesimlerine hizmet götürüyoruz. Bakan bu konuda o kadar duyarlı ki bakanlığının tüm gücünü bizimle paylaşan bir yönetim anlayışı var. Bu uzun soluklu bir mücadele. Yasaları kağıtları değiştirmek kısmen daha kolay ve zihinleri değiştirmek kolay olmuyor. Azimli ve kararlı olacağız. Kadın olma ortak anlayışa ortak sorunlarımıza ortak çare bulacağız. Kadını ve erkeği ile güçlü aileler oluşturarak bu ülkenin geleceğini birlikte inşa edeceğiz" dedi.

YASAYLA HAK VERİLMESİ YETMEZ ÖNEMLİ OLAN İÇSELLEŞTİRMEK

Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım ise bu tanıtımın İzmir’de yapılmasının özel bir anlamı olduğunu vurguladı. Bakan Yıldırım, şöyle konuştu:

"İzmir’de özellikle kadın girişimciliği destekleyen böyle bir programın düzenlenmesi çok anlamlı. Projenin logosunda birkaç taç var. Tacı kimler takıyor? 'Smryna', taçlı kraliçe demek. Homeros’un destanında sözü geçen yer İzmir. Bu kenti bir kadına benzeterek İzmir’i bu şekilde anlatmış. İzmirli ilkleri ve farklılıklarıyla ülkemizde ön planda oldu. Kadın hareketi de dünyadan önce İzmir’de. 1857’de New York’ta tekstil fabrikasında çıkan olaylarla 8 Mart’ın 'Kadınlar Günü' olarak anılması var ancak ondan daha önce 1827’de İzmir’de ekmeğe zam yapılıyor. Bu zam aşırıya kaçınca zammın geri alınması için erkekler direnç gösteriyor ama kimse umursamıyor. Kadınlar sokağa çıkıyor ve zam üç gün protesto ediliyor. Zam geri alınıyor. Kadının gücü deyince mazallah. Bir ayağa kalktı mı önünde kimse duramaz. Kolay kolay harekete geçmez ama geçtiği zaman da... Kadınlar parti kurarsa erkekler artık ömür boyu iktidara gelemez. İşin şakası bir yana kadın erkek birbirimizi tamamlayan toplumuz. Sağlıklı nesillerin yetişmesi ülkemizin refahı ve kalkınması için çalışıyoruz. Yasalarla kadınlara verilen haklar önemli ama yetmez. Önemli olan bunun içselleştirilmesi."

SEKİZ YILDA YAPILAMAYANLARI SEKİZ AYDA YAPTI

Bakan Yıldırım, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin’in, 8 yılda yapılayanları 8 ayda yaptığını söyleyerek, şöyle devam etti:

"Kadının aktif işgücüne katılması hala OECD ülkelerininkinin yarısında yer alıyor ama bakanımız (Fatma Şahin) hızlı girdi işe. Tuttuğunu koparıyor, engel tanımıyor. Engellilerin işe alınmasında ayrı bir statü uygulanması, engel türüne göre ayrı yarışması türünde farklı bir tez ortaya attı ve başardı. Bu engellilerin daha eşit şartlarda yarışması ve iş, aş temin etmesi anlamına geliyor. OSB’lere, fabrikalara kreşler açılması önemli. Çalışan kadınların çocuğunun gözünün önünde en iyi şekilde bakılması için adımlar atıyor. Çalışma hayatıyla ilgili kadına yönelik ayrıcalıkların kağıt üzerinde kalmayıp uygulamaya geçmesi için harekete geçti. Şiddetin önlenmesine yönelik yasa kabul edildi. Sekiz aylık bakanlığı döneminde sekiz yılda yapılamayan düzenlemeleri yapmayı başardı. Biz de gereken desteği veriyoruz. Yol, demiryolu yaparız hava yolunu halkın yolunu da yaparız ama önemli olan gönül yolu yapmaktır. O nedenle ben de destek veriyorum ve mutlu oluyorum."

YASA KAĞIT ÜZERİNDE KALMASIN

Bakan Yıldırım, kadına yönelik yasaların sadece kağıt üzerinde kalmamasının anlayış olarak benimsenmesinin önemine değinerek, şunları söyledi:

"İletişim en fazla kadınların işine yarıyor. İletişim alanında bireysel çalışmak çok kolay. Bireysel girişimci rahatlıkla olabilirsiniz ve haber alma, ilişki kurma, dünyayı tanıma nerede olursanız olun bir işyeriniz olması gerekmiyor. Yürürken seyahat ederken iş yapabilme kabiliyetiniz var. İletişim her şeyi şeffaflaştırıyor bizim işimizi de zorlaştırıyor. Ben ne konuşuyorsam akşam hanım benden hesap soruyor ‘şöyle deseydin daha iyi olurdu’ diyor. Her söylediğimizin hesabını vermek durumunda kalıyoruz. Eskiden siyasetçiler bir şey söylüyordu bir daha seçim zamanı söyledikleri hatırlatılıyordu. Ama iletişim iyidir. Dostluğu kardeşliği küresel barışı sağlıyor. Bölgesel farklılıkları ortadan kaldırıyor. Alın terinin yerine akıl teri alıyor. Çağrı merkezleri kuruyoruz. Çalışanların yüzde 80’i kadın. Kadının girdiği işyerinde her şeyi güzelleştiriyor. Size sadece teşekkür etmekten başka birey kalmıyor. Hayat müşterek hepimizin birbirine ihtiyacı var. Ülkemizin gelişmesi için elbirliği ile çalışacağız yasal düzenlemeler değil anlayış olarak da kadın erkek dayanışmasını daha ileri bir noktaya taşıyacağız. Bu proje de kadın girişimcilerimizi hayata hazırlıyor."

80 BİN GİRİŞİMCİ KADIN VAR

KAGİDER Yönetim Kurulu Başkanı Gülden Türktan, "TOBB’un araştırmasına göre 80 bin girişimci kadın var. Bu çok az Türkiye çok daha fazlasını hak ediyor. Kadın iş hayatına girerken 'Önümde engeller var' diyor. Teknolojide Kadın Hareketi bu engeli aşmak için bir fırsat. İş, ev ve yaşam üçgeni arasında mobil telefon hayatı kolaylaştıracak bir fırsat” dedi.

KADINLARA BİR YOL BOYUNCA EĞİTİM VERİLECEK

Türkiye Bilişim Vakfı Başkanı Faruk Eczacıbaşı da projede katılımcı kadınları bir yıl e-öğrenme yöntemiyle eğitim verileceğini belirterek, "Ülkemizde kadının adı iş hayatında çok az. İstihdamda çok azlar. Bu projeye inançla katıldık amacımız çalışmayan kadınları çalışmaya ve girişimciliğe teşvik edebilmek. Girişimcilik bilgi ve teknoloji olmadan yarım kalır. e- öğrenme yöntemi ile katılımcılara bilgi vereceğiz. En önemli nokta katılımcının da sürekli izlenebilecek olması. Katılımcılara bir yıl destek vereceğiz. Sorulara elektronik ortamda yanıt vereceğiz, katılımcılara tek tek izleyip performanslarına bakılacak" dedi.

BİR YILDA BİN KADIN EĞİTİLECEK

Vodafone CEO’su Serpil Timuray, kadın eğitiminin İzmir’den başlayıp İstanbul, Ankara, Samsun ve Gaziantep’e yayılacağını, bir yılda bin kadına ulaşacağını belirterek "Teknoloji sertifikası alan kadınlara Vodafone satış noktalarında staj ve satış temsilcisi olma fırsatı da sağlayacağız" dedi. Toplantının sonunda çekişle üç kadına tablet bilgisayar hediye edildi.