"TÜRKİYE'DE OTOMOBİL SEKTÖRÜ İÇİN DAHA GİDECEK YOL VAR"
Konferansta konuşan Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanı Nihat Ergün, "Otomotiv sektörü ihracat katma değer ve istihdam parametreleri açısından ülkemizin en önemli sektörlerinden birisi. Hükümet olarak en büyk ihracat kalemimiz olan bu sektöre büyük bir değer atfediyoruz" dedi. Bakan Ergün, "Türkiye 2011 yılında ihracatını 135 milyar dolara çıkarırken 2002 yılından bu yana en düşük işsizlik rakamını yakaladık. Son iki yılda otomobil sektörümüz oldukça başarılı bir dönemden geçti. 2009 yılında yaşanan krizin etkilerini bertafaf ettik. Otomotiv sanayimiz 2011 yılında 640 bin adedi binek olmak üzere yaklaşık olarak 1 milyon 200 bin motorlu araç üretimi yaptı. İhracat 2008 yılının ardından 20 milyar dolar sınırını aştı. Yurt içi otomobil satışlarından 2010 yılında 500 bin otomobil satışını aşan sektörün 2011 yılında ise 600 bin barajını yakaladığını görüyoruz. Sektörün bu yılın ilk üç ayındaki performansı beklentilerin üzerinde gerçekleşti. Yıllardır net ihracatçı konumunda olan otomotiv sektörümüz 2011 yılında bu özelliğini maalesef koruyamadı ve 2011 yılında otomobil sektöründeki ithalat ihracatın önüne geçti. Yurt içi otomobil satışlarının artması ve talebin yüzde 70 'inin ithal araçlarla karşılanması tablonun değişmesinde önemli rol oynamıştır. Ekonomisi her geçen gün büyüyen ülkemiz büyüyen bir pazar olmaya devam edecektir. Türkiye'nin otomotiv açısından büyük bir pazar olmasının önünde bir engel yoktur. Türkiye'de otomotiv sektörü için daha gidecek yol var" diye konuştu.
" 2012 YILININ YERLİ OTOMOBİL İÇİN SOMUT ADIMLAR ATILAN BİR YIL OLMASI GEREKİR "
Bakan Ergün konuşmasında yerli otomobil konusuna da değindi. Ergün, "2012 yılının yerli otomobil markası oluşturmak için somut adımlar atacağımız bir yıl olması gerekir. Biz bu meseleye ekonomik ve rasyonel gerekçelerle yaklaşıyoruz. Hem iç pazarımız hem de ihracat potansiyelimiz fazla olduğu için bu konuda yatırım yapalım istiyoruz. Elektrikli araçlar konusunda da öncü olalım istiyoruz" diye konuştu. Ergün, "Bu kadar güçlü bir yan sanayisi olan bu kadar büyük bir iç ve dış pazar potansiyeli olan bir ülkenin marka oluşturmamasının izahı olabilir mi ? Bu süreçleri 90' lı yıllarda terk ettik. O kadar önemli mesafeler katedilmiş olmasına rağmen bu sürecin 90' lı yıllarda terk edilmiş olması büyük bir hata olmuştur. Bu hatadan bir an evvel dönmeliyiz. Vakit henüz geç değildir. Ülkemizin genç ve dinamik nüfusuyla her geçen gün büyüyen ekonomisiyle markalaşma konusunda gerçekten çok önemli bir potansiyel barındırdığını görmeliyiz. Türkiye'nin 2011 yılında 118 bin marka başvrusuyla Avrupa'nın zirvesine yerleşmiş olması bu konudaki duyarlılığın göstergesidir. Bu başvuruları yapmakla iş bitmiyor. Bunların etkisini ve gücünü artırmak gerekiyor" dedi.
2023 YILINDA EN AZ 10 TÜRK MARKASI
Yerli otomobil ile ilgili çalışılması gerektiğini ifade eden bakan Ergün, "2023 yılında 75 milyon dolar otomobil sektörüne ait olmak üzere 500 milyar dolar ihracat yapmayı hedefleyen bir Türkiye'nin bunlar için çalışmış olması gerekir. En az bu yılda 10 marka olması lazım. Bu markalardan en az biri otomobil sektörüne ait olmalı diye düşünüyorum ana ve yan sanayide yapılacak yatırımların son teşvikleren yararlanılması işin önünü açacaktır. Artık yerli otomobil konusunda da somut adımlar atılması için bir işaret fişeği atılmıştır. İş dönüyor dolaşıyor yerli otomobil konusuna geliyor. Bu konu bizim için en önemli husus. Türkiye'de yapılan üretimin katma değerini artırmak yeni nesil çevre dostu araçların üretiminde atılım yapmak yerli otomobil markası oluşturmak ancak bu alanlarda başarı sağlanırsa anlam kazanacak" dedi. Konferansa katılan eski Almanya Başbakanı Gerhard Schöreder de konuşma yaptı. Schröder, Avrupa'da etkileri hala süren ekonomik krizden bahsetti. Schröder, Avrupa'da meydana gelen bu krizden olumlu dersler alacaklarını düşündüğünü söyledi. Yeniden bir ekonomik yapılanma olmasının önemine dikkat çeken Schröder, sıkı maliye politikalarının uygulanması gerektiğine de işaret etti. Konferansın açılışında bir konuşma yapan OYDER Yönetim Kurulu Başkanı Şükrü Ilısal, iç pazardaki büyümenin önemine değindi. Ilısal, "Sadece marka yaratmak ve üretim artışı yoluyla ihracat yapma hedefinin değil, iç pazardaki istikrarın büyümenin de takipçisi olmak durumundayız. 2023 vizyonunda yer alan yerli marka yaratmaya destek vermek amacıyla bu yılki konumuzu markalaşmanın gücü olarak seçtik. Yerli marka yaratma konusunda sektörün görüşlerini belirginleştirmeye çalışacağız. Bu yıl aramızda eski Almanya Başbakanı Gerhard Schröder de bulunuyor. Dünyada otomotiv alanında önemli bir isme sahip olan Schröder'in tecrübelerini bizimle paylaşmasından büyük bir heyecan duyuyoruz " dedi.
PCK-UC(FOTOĞRAF)
