Çeşme ile Sakız arasında sefer yapan Ege Birlik’e ait 'Çeşme Ekspres' adlı geminin 21 Mart’ta Sakız Adası’nda alıkonulduğu yolundaki haberlerin yerel ve ulusal basında yeralmasının ardından yapılan girişimler sonuç verdi. Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım’ın devreye girmesinin ardından serbest bırakılan gemi, bu sabah Çeşme Limanı’na geldi.

Ege Birlik firması sahibi Metin Akdurak, konuyla ilgili olarak yaptığı açıklamada, İzmir Ticaret Odası’nda (İTO) yapılan meclis toplantısında geminin durumunun ele alındığını ve İTO Yönetim Kurulu Başkanı Ekrem Demirtaş’ın bizzat Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım’ı aradığını söyledi. Akdurak, "Bakan Yıldırım devreye girerek Türk sörveylerine gerekenin yapılması talimatını vermiş. Türk sörveyleri karşı tarafla irtibata geçti. Bu arada Sakız Adası’na giden Türk gazeteciler de Sakız Belediye Başkanı Polidoros Lamprionidis ile görüştü. Belediye Başkanı Lamprionidis geminin serbest bırakılması için çaba harcadıklarını, işlemlerin tamamlanıp geminin Çeşme’ye dönmesini beklediklerini ifade etti. Ben kendisine ayrıca teşekkür etmek istiyorum. Çünkü geminin tutulduğu 21 Mart tarihinde yolcuların adadan Çeşme’ye başka bir gemi ile dönmelerini sağladı" diye konuştu.

TÜRK SÖRVEYİ ÇEŞME’DE YUNAN GEMİSİNE ÇIKSIN

Yapılan uygulamanın hiçbir mantıki açıklaması olmadığını vurgulayan Metin Akdurak sözlerini şöyle sürdürdü:

"Geçen yıl Ekim ayında yaşanan ilk tutulma olayında Yunan tarafının belirttiği 17 eksikliğin hepsi giderildi, hatta daha ne eksiklikler olabilir diyerek fazladan çalışma bile yapıldı. Türk sörveyi gemiye çıktı, denize elverişlilik belgesi verdi. Gemi 5 gün sonra 21 Mart’ta Sakız’a ilk seferini gerçekleştirdi. Bu kez de sadece kağıt üzerindeki uyduruk sebeplerle gemimizi tuttular. Araya ticaret odaları, belediye başkanı ve bakan bey girince de serbest bırakmak durumunda kaldılar. Şimdi ben bizim bakanlık sörveylerinden tek bir şey istiyorum. Bize yapılan muamele onların gemisine yapılsın. Tutmak şart değil, bizim sörveylerimiz de onların gemisine çıksın ve rutin kontrollerini yapsın. Bakalım hangi gemi denize daha elverişli görelim. Onlar bizim sörveylerimizin 'Sefere çıkabilir, denize elverişlidir' dediği gemiyi tutuyorlarsa, bakalım onların onay verdiği bir Yunan gemisi nasıl oluyormuş hep birlikte görelim. Onların bizim gemide buldukları eksikliklerin çok daha fazlası Yunan gemisinde bizim Türk sörveyleri tarafından bulunursa ne yapacaklar merak ediyorum. Bu yüzden bugüne kadar Çeşme’de hiç yapılmayan, bir Yunan gemisinin Türk sörveyi tarafından kontrolünün mutlaka yapılmasını özellikle bakanlık yetkililerinden rica ediyoruz."



FO(İÖ/SS)