Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, Hilton Otel'de yaptığı konuşmada Türkiye'nin sorunlarının olduğunu ve bunları çözmek için çalıştıklarını söyledi. Bakan Çelik, Hükümet olarak çalıştıklarını ve mücadele ettikleri sorunları torunlara bırakmayacaklarını kaydetti.

Muhalefet alanında Türkiye'nin ciddi sorunlar yaşadığını belirten Bakan Çelik, "Ne var üretim var mı? Verim var mı? Sadece kürsü işgali var. Efendim kesintisiz eğimim devam etsin diyorlar. Niye etsin? Dünyanın neresinde var? Burada işadamları var söylüyorum, ara elemanı öldüren kesintisiz eğitimdir. Hala yüzde 60’larda düz lise var ise gelişmiş ülkelerde bunun tersi ise bunun devam etmesini istemek kör muhalefettir. Farklı önerilerle buna çözüm bulma anlayışı var mı? Hayır. Burada bir dikte ile aynı düzenin devam temesi anlayışı vardır, demokratik anlayışı olamaz" diye konuştu.

AVRUPA İŞ GÜCÜ TALEBİNDE BULUNURKEN, BİZ BAŞBAKANI İDAMLA MEŞGULDÜK Türkiye'nin sıkıntılarının bulunduğunu vurgulayan Bakan Çelik, "Kendimize ettiğimizi bize başkası etmedi. 50 yıldır devlet kendi milletinin değer yargılarıyla çatışır mı? 50 yıl milletin değer yargıları ile mücadele edildi. Bu süreçlerde kaybettiğimiz zaman kayıp yıllar 10-20 yıl değil, inanın 50 yılı kaybettik. Avrupa bizden iş gücü talebinde bulunurken, biz Başbakan'ı idamla meşguldük. Biz neyle uğraşıyoruz, onlar neyle uğraştı? 80 ihtilali başka. En sonunda 28 Şubat müdahalesinin, postmodern darbesi dedikleri darbenin oluşturduğu tablo. Bunlar Türkiye'ye çok zaman kaybettirdi. Çok büyük tahribatlar yaptı. Millet aya gitti, bu milleti yaya bıraktılar. Bugün çıkıp halen bu süreçlerin savuncusu nasıl olunuyor? Buna nasıl bir kılıf giydirilmeye çalışılıyor, doğrusu ben anlamakta zorlanıyorum. Milletimiz demokrasiden yana. Şimdi geliyorsun diyorsun ki 'Sen yönetmeyi bilmiyorsun. Ben geldim, ben yöneteceğim.' Buyur, yönet. Tankla, topla, tüfekle geliyorsunuz. Yönet. Bir müddet sonra yönetemiyor. Millete tavsiye ettiği hiçbir zaman seçilmedi. 60'ta tavsiye ettiler Adalet Partisi'ni seçtiler. 80'de tavsiye ettiler Anavatan Partisi'ni seçtiler. 28 Şubat'ta da birilerini kukla hükümet olarak koydular. Ekonomiyi batırdılar. Milletimiz 65'te, 83'te olduğu gibi 2002'nin sonunda tekrar şahlandı ve AK Parti'yi tekrar iktidara getirdi" dedi.

"BU MİLLET TANKTAN YANA DEĞİL, BU ÜLKENİN YÖNETİCİLERİ HALKTAN YANA OLMALIDIR"

Hükümet olarak milletin hak ettiğini verme konusunda çalışmalarının bulunduğunu vurgulayan Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Çelik, "Özellikle demokratikleşme, insan hakları konusunda milletimizle mücadele döneminin bitirilmesi konusunda elimizden geleni ardına koymuyoruz. Milletle kol kola yürümeye devam ediyoruz ve açıkça söylüyoruz: Bu millet tanktan yana değil, bu ülkenin yöneticileri halktan yana olmalıdır arkadaşlar. Yeter bu dönemi kapatmamız gerekiyor" diye konuştu.

"ŞİKAYETE FAZLA ZAMAN AYIRMADAN İŞİMİZE BAKACAĞIZ"

Eski Başbakan Necmettin Erbakan'ı da anan Bakan Çelik, "28 Şubat süreci, o günün Başbakan'ı Necmetin Erbakan'ın şahsında gerçekleşti. Necmettin Erbakan hocamı rahmetle anıyorum, O günler çok geride kaldı. Bugün yapacak çok işimiz var. Bunları çözeceğiz. Dedikodularla meşgul olmayacağız. Ayak uyduran bir muhalefet olursa onlarla çok hızlı yürüyeceğiz. Ayak uyduramazlarsa millete şikayet edeceğiz, ama şikayete de fazla zaman ayırmadan işimize bakacağız" dedi.

AK Parti'nin her geçen gün oy oranının yükseldiğini de söyleyen Bakan Çelik, bunun sorunları görüp ve çare üretmelerinden kaynaklandığını sözlerine ekledi.

"KONU İDEOLOJİK, KİMSE BUNU YUTMAZ"

Gecede konuşan MÜSİAD Genel Başkan Ömer Cihad Vardan ise Türkiye'de çeşitli reformlar yapılması gerektiğini vurgulayarak, bunlar arasında yargı, kamu yönetimi ve eğitim alanlarının öne çıktığını kaydetti. Özellikle eğitim sisteminin yenilenmesi gerektiğine işaret eden Vardan, "Yeni bir sistem geliştirilmeye çalışılıyor. 4+4+4 diye. 12 yıllık kesintisiz eğitim projesi ortaya çıktı. Hemen bir yaygara kopuyor. 'Kızlar okula gitmeyecek’ diye. Niye gitmesin? Peki siz başörtülüleri engellemediniz mi? Niye bunların önüne bu engelleri koydunuz. Yurt dışında orda, burada okuma imkanı elde edenler için de başörtüsü olduklara halde iş bulabiliyor musunuz? Demek ki konu kızların okula gitmesi falan değil. Bunun arkasında siyasi ve ideolojik nedenler var. Bunu da kimse yutmaz. Bizim sonuçta bu hedeflere ulaşmamız için hedeflere kilitlenmemiz gerekiyor. Bu olaylarla değil ama mutlaka farklılıklarımızı kabul edip, bunları zenginlik olarak kabul edip, bu insanlardan ülkemize nasıl katkı sağlarız ona bakacağız" dedi.



ST,FK (FK/RT)