Van'da oturan Dilşah Şengöl, kronik böbrek yetmezliğine bağlı olarak 10 yıldır diyalize giriyordu. Yaşanan 7.2 büyüklüğündeki depremde evini ve yakınlarını kaybeden Dilşah Şengöl, yerleştirildiği çadırda diyalize girmeye başladı. Çadırda diyalize girmekte zorlanan Şengöl, ilk olarak Diyarbakır'a oradan da Antalya'daki Atatürk Devlet Hastanesi'nde diyalize girmeye başladı. Antalya'da akrabalarının yanında kalan Şengöl, böbrek nakli olmak için de Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Prof. Dr. Tuncer Karpuzoğlu Organ Nakli Enstitüsü'ne başvuru yaptı.

ANTALYA ŞANS OLDU

Bekleme listesine alınan Şengöl'e şans bir arkadaşını böbrek yetmezliği sonucu kaybeden Necmettin Arslan'ın böbreğini bağışlamak istemesiyle güldü. Etik Kurul'dan çıkan izinle Arslan'ın böbreği, Şengöl'e nakledildi. Naklin ardından hemen su isteyen Şengöl, hastane odasında taburcu olacağı günü bekliyor.

"O HAYIRSEVER ARTIK BENİM AĞABEYİM"

Van Depremin ardından Antalya'da yeniden doğduğunu söyleyen Dilşah Şengöl, şunları söyledi:

"Hiç beklemediğim anda bir hayırsever bana böbreğini bağışladı. Çok mutluyum. Hala nakil olduğuma inanamıyorum. 10 yıldır hep acı çektim. Bir bardak suya hasret kalmıştım. 3 gündür doya doya suyu içiyorum. Allah böbreğini bağışlayan hayırseverden razı olsun. O, hayırsever benim ağabeyim oldu. Kendisi depremde Van'a maddi yardımda bulunmak istemiş ama durumu el vermemiş. Bana böbreğini verebileceğini söyledi. Bunca yıldır nakil olmak istiyorum ama maddi yetersizlikten dolayı Antalya'ya gelemiyordum. Nasip bugüneymiş. Şimdi bir ağabeyim daha oldu. Nakilden sonra onun ellerini öptüm. Kızı da benim kardeşimdir. Beni bu durumdan kurtardığı için çok mutluyum."

ARKADAŞINI KAYBETTİ, BÖBREĞİNİ BAĞIŞLADI

Bir otelin teknik servis bölümünden emekli olan Necmettin Arslan, arkadaşını böbrek yetmezliği sonucu kaybettikten sonra böbreğini bağışlamaya karar verdiğini anlattı. Arslan, "Bu hastalar oturup bir bardak çayı, suyu içemiyor, tuvaletine rahat gidemiyor. Ben bu nedenle böbreğimi vermeye karar verdim. Böbreğimde depremzede aileye nasip oldu. Şimdi ikimiz de sağlıklıyız. Bir depremzedeyi ayağa kaldırdım. Dilşah'a böbreğimi bağışladım. O benim kardeşim oldu. İnşallah bundan sonra hep güzel günler görür" şeklinde konuştu.

KIZI DA ORGANLARINI BAĞIŞLADI

Necmettin Arslan'ın birlikte yaşadığı kızı Akdeniz Üniversitesi öğrencisi Figen Arslan ise babasının böbreğini bağışlama isteğini anlayışla karşıladığını söyleyerek, "Babam Vanlı aile ile konuştuktan sonra konuyu bana açtı. Ben de hiçbir sakıncası olmadığını, desteklediğimi söyledim. Kendim de organlarımı bağışladım. Babamın böbreğini verdiği depremzedenin ameliyat sonrasında hep yanında oldum" dedi.

"HİÇBİR ŞEY CAN KADAR ÖNEMLİ DEĞİL" 

Dilşah Şengöl'ün kardeşi inşaat işçisi 32 yaşındaki Mehmet Şengöl ise depremzede olduklarını hatırlatarak, "Bizim bir ağabeyimiz daha oldu. Böbreğinin birini ablama bağışladı. Allah razı oldun. Çok teşekkür ediyoruz. Ablama yeniden bir hayat verdi" dedi.

Diğer kardeşi 27 yaşındaki Sıdık Şengöl, "Necmettin Arslan hiç düşünmeden ablama böbreğini verdi. Bu hiç kimsenin yapamayacağı bir şeydi. En anlamlı bağış budur. Ev gitmiş, mal gitmiş hiçbir şey can kadar değerli olamaz" diye konuştu.