İzmir Emniyet Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Şubesi'nde görevliyken askere giden ve izne geldikten sonra birliğine dönmeyen Komiser Yardımcısı Bülent Uzun, 2002 yılında İzmir Barosu avukatlarından Fevzi Aker’e, içinde mermi bulunan mektup gönderip, telefonla tehdit ederek 200 bin dolar haraç istemek suçundan meslekten atıldı. Bir süre sonra da yakalanıp tutuklandı. Yargılandığı Karşıyaka Ağır Ceza Mahkemesi’nce 5 yıl hapis cezasına çarptırılan Uzun, cezasını çektiği Foça Tarım Açık Cezaevi’nden 1.5 yıl sonra 24 Kasım 2003 tarihinde firar etti. Avukat Aker’e, 1993 yılında öldürülen Kolombiyalı uyuşturucu kaçakçısı Pablo Escobar’ın yaptığı gibi mermili mektup gönderdiği için 'Escobar' lakabıyla anılan eski komiser yardımcısı Bülent Uzun, görevi sırasında 'irtikap' suçu işlediği gerekçesiyle yargılandığı bir başka davadan da yine 5 yıl hapse mahkum edildi.

DOMUZ BAĞI İLE GASP

Bülent Uzun, firar ettikten sonra iddiaya göre 2 Nisan 2004’te, Basmane semtinde gayrimenkul alım satım şirketi bulunan işadamı Volkan Karataş’ı kaçırdı. Aynı zamanda arkadaşı olan ve eliyle ayaklarını domuz bağıyla bağladığı Karataş’ın cep telefonunu, kredi kartlarını, diz üstü bilgisayarını, otomobilini gasp etti.

Yunanistan’a kaçan Bülent Uzun, 2004 yılının Ağustos ayında Türkiye’ye girmek isterken Yunan polisince yakalanıp, teslim edildi. Tekrar cezaevine giren Bülent Uzun, yaklaşık 2 yıl önce de tahliye oldu.

BABA FERYAT ETTİ, OSMAN BULUNAMADI

Bülent Uzun hakkında 2002 yılının Haziran ayında Karşıyaka ilçesinde market işleten, o zaman 30 yaşında olan Osman Dikici’yi de evinin önünden kaçırdığı iddiasıyla da Karşıyaka 1’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde dava açıldı. Ancak o davadan suçsuz bulunarak beraat etti. Olayın tek zanlısı olan Bülent Uzun’un beraat etmesinin ardından Osman Dikici’nin dosyası da tozlu rafta kaldı.

Kemal Dikici, oğlu Osman'ın bulunması için 10 yıldır mücadelesine devam etti. Başvurmadık emniyet makamı ve yetkili bırakmadı, ancak her seferinde eli boş döndü. Osman Dikici ile ilgili gelen bazı ihbarları değerlendiren polisin araştırmalarından da bir sonuç alınamadı.

UMUT TACİRLERİ DE KANDIRDI

Kemal Dikici’ye ulaşan umut tacirleri de 'emniyet içerisinde üst düzey bir yetkiliyi tanıdıklarını ve onun da Osman Dikici’yi bulduğunu' söyledi. Bu habere inanan, her seferinde de başka bir bahaneyle sürekli oyalanan Kemal Dikici, eşi ile birlikte yaklaşık iki yıldır umutla bekledi. Ancak o kişiler tarafından da kandırıldığını öğrenen Kemal Dikici bir kez daha umutsuzluğa düştü. Oğlunun bulunması için falcılara bile gidecek kadar çaresiz kaldıklarını söyleyen Kemal Dikici, hem eşinin hem de kendisinin bu bekleyiş sırasında sağlığını kaybettiğini dile getirdi.

EMNİYET MÜDÜRÜ ALİ BİLKAY UMUDU OLDU

Oğlunun bulunması umudunu kaybetmek istemediğini söyleyen Kemal Dikici, en büyük umudunun ise İzmir Emniyet Müdürü Ali Bilkay olduğunu söyledi.

Oğlunun ölü yada diri artık bulunmasını istediğini söyleyen Kemal Dikici, “Emniyet Müdürümüz Ali Bilkay’ın, iyi bir ekiple başarılı operasyonlar yaptığını okudum. Onun talimat vermesini ve ekibinin de oğlumu bulmasını istiyorum. Bu acımızın son bulmasını bekliyorum. Bir baba olarak yüreğim kanıyor ama elimden bir şey gelmiyor. Bilkay’dan bu soruşturmanın yeniden başlatılması talimatı vermesini istiyorum” dedi.



TY(İÖ/ESM)