Antalya Adliyesi'nde 5 yılı aşkın süre 3'üncü İcra Mahkemesi'nde görev yapan hakim Hüseyin Rahmi Özdemir, yaklaşık 2 ay önce emekliye ayrılarak, avukatlık yapmak için Antalya Barosu'na başvurdu. Özdemir'in avukatlık başvurusunun askıya çıkması ile durumdan haberdar olan Antalya Barosu'na kayıtlı avukatlar, Özdemir'in hakimlik döneminde kendilerine kötü davrandığını ileri sürerek baroyu dilekçe yağmuruna tuttu. 300'ü aşkın avukatın bizzat verdiği dilekçelerle emekli hakim Özdemir'in avukatlık talebinin reddedilmesi istendi.

Dilekçelerde, Hüseyin Rahmi Özdemir'in Antalya Adliyesi'nde hakimlik yaptığı dönemde avukatlara yönelik sergilediği, mesleğin saygınlığı ve onurunu aşağılayıcı, avukatın duruşma salonundaki konumunu ve sıfatını görmezden gelen, hatta avukatların duruşma ve dava seyri hakkında mevcut yasal haklarını kısıtlayacak boyutlarda tutum ve davranışlar sergilediği ileri sürüldü.

'AVUKATLARI BİRÇOK KEZ KÜÇÜK DÜŞÜRDÜ'

Görevi döneminde, kendisinden yaş olarak küçük avukatlara duruşma esnasında sesini birçok kez yükselterek şahıslarını ve mesleki sıfatlarını küçük düşürdüğü de öne sürülen Özdemir hakkında, bu tutum ve davranışlarından dolayı Antalya Barosu ve Antalya Adli Yargı ve Adalet Komisyonu Başkanlığı'na defalarca şikayette bulunulduğu da kaydedildi.

Avukatlar, 1136 sayılı Avukatlık Kanunu 5'inci maddesi C bendinde belirtilen, 'Avukatlık mesleğine yaraşmayacak tutum ve davranışları çevresince bilinmiş olmak' şartının mesleğe kabulde engel şartlardan sayıldığını, bu nedenlerden dolayı Hüseyin Rahmi Özdemir'in avukatlık mesleğine kabul talebinin reddedilmesine karar verilmesini istedi.

AVUKATLARI AĞLATTI İDDİASI

Özdemir'in talebinin reddedilmesini isteyen avukatlar, bazı meslektaşlarının ağlamasına neden olacak derecede kötü davrandığını iddia etti, Türkiye'de ilk kez bir emekli hakimin avukatlık talebine karşı bu kadar çok sayıda avukatın dilekçe verdiğini belirtti.

BARO BAŞKANI KARARI AÇIKLAYACAK

Antalya Barosu Başkanı Alper Tunga Bacanlı, konuya ilişkin kararın önümüzdeki günlerde açıklanacağını söyledi.

'BÖYLE DİLEKÇENİN ALTINA AVUKATLAR NASIL İMZA ATAR?'

Söz konusu dilekçelere ilişkin avukatların mesleki haklarını kullanmış olabileceğini belirten emekli hakim Hüseyin Rahmi Özdemir ise hukukun temel ilkeleri gözetilerek, Anayasaya ve Avukatlık Kanunu'na uygun, yansız bir şekilde karar verileceğini düşündüğünü söyledi. Başka türlüsünün düşünülmesinin doğru olmayacağını kaydeden Özdemir, hakimlik görevi süresince bir soruşturması dahi olmadığını dile getirdi. Şikayet dilekçelerinde aleyhindeki iddialara ilişkin kişi, yer, zaman, olayın ayrıntılarının anlatılmış olması gerektiğini belirten Özdemir, "Bu dilekçeleri yazan avukat, nihayetinde sokaktaki vatandaş değil. Bir ayrıntı belirtilmemiş. Nasıl olur da böyle dilekçenin altına avukatlar imza atabilir?" diye konuştu.



MÇ(HA/CK)