Manken Aslı Baş, 21 Temmuz 2010 tarihinde saat 02.30 sıralarında, geçirdiği trafik kazası nedeniyle tekerlekli sandalyeye mahkum turizmci Ahmet Bayer’in Yalıkavak Beldesi Clup Flipper Tatil Köyü içindeki villasının 7.5 metre yüksekliğindeki balkonundan düşerek öldü. Genç mankenin ölümü ile ilgili olarak dün ortaya çıkan bilirkişi raporunda, "Kadın düşmüyor, atlamıyor, atılıyor" ibaresinin ardından ifadelerine başvurulan, tanınmış turizmcinin oğullarından 34 yaşındaki Hakan Bayer gözaltına alınırken, 28 yaşındaki Volkan Bayer serbest bırakıldı. Baba Ahmet Bayer de bugün ifade vermek üzere Bodrum Adliyesi’ne geldi. Adliye binasına özel otomobili ile gelen işadamı Ahmet Bayer, gazetecilere bilirkişi raporu ile kamuoyunun yanıltılmaya çalışıldığını savundu. Bayer, şöyle dedi:

"Bugüne kadar ölü bir insana, acısı olan anne babaya hürmetimden hiç birşey konuşmadım. Fakat görüyorum ki karşı tarafın avukatları kamuoyunu yanlış yönlendirerek, gerçekleri saptırarak ciddi bir kamuoyu oluşturmaya çalışıyorlar. Bu durumda benim suskunluğum zafiyet olarak algılanıyor."

"DEVLETİN BİLİRKİŞİSİ DEĞİL"

Konuyla ilgili olarak, daha sonra detaylı bir basın açıklaması yapacağını anlatan Bayer, “Şu anda basına yansıtılmış olan bilirkişi raporu, hiçbir şekilde mahkemenin veya devletin bilirkişisi değildir. Bu rapor ücretini herkesin ödeyerek özel bir bilirkişiden aldığı rapordur. Tamamen kağıt üzerine yapılmış bir rapora dayandırılarak, sanki devletten gelmiş bilirkişinin kanıtı varmış gibi basına yanlış yansıtılmıştır” dedi.

"GİZLİ BELGEYİ YENİ GÖRDÜK"

Olayın çok net olduğunu, görgü tanıklarının ifadesine göre, Aslı Baş’ın atladığını öne süren Bayer, şöyle devam etti:

"Aslı hanım, ağır psikolojik sorunları olan bir insandı. Psikolojik tedavi görüyordu. Bugüne kadar karşı tarafın gizlediği bir belge var. Biz de bugüne kadar gizlilikten dolayı göremiyorduk. İlk defa bugün gördük. Aslı hanım bu intiharından 17 ay önce intihara teşebbüs etmiştir. Çok ağır ve ölümcül dozda bazı ilaçlar alarak intihara teşebbüs etmiştir. Arkadaşları tarafından Bakırköy Acıbadem Hastanesi'ne kaldırılıp, doktorlar tarafından hayata döndürülmüştür. Yani, hiç bir şekilde ailenin dediği gibi ’dört dörtlüktü, pırıl pırıldı, katiyen intihar etmezdi’ gibi bir durum söz konusu değil. Geçen sefer kurtarılmış, bu kez kurtarılamadı. Şu anda savcıya ifade vereceğim. Aileye anlayış göstererek, acılarını anlamaya çalışıyorum. Ama başkalarının haksız yere suçlanmaması lazım."

BABA BAŞ: İNTİHAR ETTİĞİNE ASLA İNANMADIK

Bilirkişi raporunun açıklanması ve villada yapılan keşif için Antalya'dan Bodrum'a gelen Aslı Baş'ın babası Mehmet Yavuz Baş, DHA muhabirine açıklamalarda bulundu. Baş, şöyle konuştu:

"Aradan iki yıl geçti. Kızımın ölümü ile ilgili hiçbir dava açılmadı. Kızım kendisini öldürecek, intihar edecek bir yapıya sahip değildi. İntihar ettiğine asla inanmadık. Şimdi görüyoruz ki bizim iddialarımız doğru yönde. Ayrıca iddia edildiği gibi, olay sırasında alkol ve uyuşturucu kullanmadığı otopsi raporlarında ortaya çıktı. Aslı, Bayer'in çocukları için düzenlenecek doğum günü kutlaması için Bodrum'a gitmişti. Adli Tıp'tan gelen fotoğrafları incelediğimizde de kızımın sırtında derin bir yara olduğunu ve düşen bir insana ait olamayacak, kolunda ve başında sert darp izleri bulunduğunu görmüştük. Ayrıca kızımın düştüğü yer olaydan hemen sonra yıkanmış temizlenmiş. Olay yeri incelemesi yapılmadan böyle bir şey nasıl söz konusu olabilirdi? Bu davanın açılması ve kızımın ölümünden sorumlu olanların bulunması için ne gerekiyorsa yapacağım. Adalete inancımız tam. Olay anında orada olan ve çelişkili ifadeler veren kişilerin de yeniden ifadelerinin alınması gerektiğine inanıyorum."



YA(İÖ/İD)