Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Çorum'da yapılan 'Yerel ve Bölgesel Medya Buluşmaları' toplantısına katıldı. Toplantıya Arınç’ın yanı sıra, RTÜK Başkanı Prof. Dr. Davut Dursun, Basın Yayın ve Enformansyon Genel Müdürü Murat Karakaya, Basın İlan Kurumu Genel Müdürü Mehmet Atalay, yerel ve yaygın medya mensupları katıldı. Burada bir konuşma yapan Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, bu toplantıları her yıl iki kez yaptıklarını ve bu yılın ilk toplantısını da Çorum’da gerçekleştirdiklerini dile getirdi.

Yerel medya özendirme çalışmalarının sürdüğünü ifade eden Arınç, "Medya ile ilgili söylenecek şeyler teknik anlamda söylendi. 3 yıllık Başbakan Yardımcılığı süremde medya anlamında kurumlarla ilişkimiz var. RTÜK, TRT, Basın İlan Kurumu bunlardan bazıları. Medyaya sahip olmasaydık çok az sayıda haber ve bilgiye sahip olacaktık. Yerel ve bölgesel basın çok daha demokrat, çok daha sahici, çok daha yerel habere sahip olan bir yapıya sahip" dedi.

Arınç, "Türkiye 12 Eylül 2010’da yapılan Anayasa referandumunda demokrasi dışı müdahalelerle yüzleşti. Bundan memnunuz. Kim ki demokrasiye karşı olağanüstü ve yasa dışı müdahalelerde bulunuyor, bunlar olmasın, geçmişte olanlar da hesapsız kalmasın. Amacımız budur. Geçtiğimiz günlerde bir vesile ile bir röportajda söyledim. Bir televizyonda 28 Şubat ve 12 Eylül davasının da başlaması ile bir haber yaptı. Hoş bir haberdi. Tarih aynasında bizi geçmişle yüzleştirdi" diye konuştu.

"YEREL MEDYA SAMİMİ, ÇOK DAHA DARBELERE KARŞI"

Haberin içeriğine de değinen Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, bu konuda yerel basını överek şunları söyledi:

"12 Eylül darbesine, 12 Mart muhtırasına, 28 Şubat ve 27 Nisan’da hangi genel yayın yönetmeni, hangi köşe yazarı bunlara alkış tuttu, darbecilere bağlılık mektubu gönderdi. Haberde bunlardan söz ediliyordu. Başarılı bir habercilikti. 1980’i alkışlayan 28 Şubat’ı da alkışladı. Onunla da yetinmedi, 27 Nisan gece bildirisini de alkışladı. Hala gazetelerin en üst düzeyinde bulunuyorlar. Ama aynı şey yerel medya için geçerli değil. Marjinal olarak bir bölgede çıkan gazete kendi ideolojisi ile 'Ah ne güzel olmuş' diyebilir. Ama bu binde bir bile değil. Yerel medya samimi çok daha darbelere karşı. Samimi sınav verdi ve yerel basını alkışlıyorum."

"RESMİ İLAN ÜCRETLERİ YÜZDE 7.5 ARTTI"

3 yıllık görev sürelerinde fevkalade işler yaptıkları görüşünü savunan Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, son yıllırda önemi artan bir konuyu da gerçekleştirmek üzere olduklarını belirtti. İnternet haberciliğinin Basın Kanunu'na dahil olması için çalışma yaptıklarını dile getiren Başbakan Yardımcısı Arınç, "Türkiye’de paylaşım sitelerini değil ama internet haber portallarını Basın Kanunu içerisine alarak basın kartı verip ilan ve reklamlardan faydalandırmayı düşünüyoruz. Tasarı, Bakanlar Kurulu'nda imzaya açıldı. Çok büyük bir devrimi radyo ve televizyonda yaptık. Yayınlanan Bakanlar Kurulu kararı ile resmi ilan ücretlerini tiraja bağlı olarak artırdık. Bir resmi ilan tarifesinde de güncelleme yaptık. Haberiniz olsun beyler, resmi ilan ücretleri yüzde 7.5 arttı. Sevinin biraz. Kurban olduğum Allah, Ankara’da da Çorum’da da veriyor" dedi.

"AYRIMCILIKLARI KALDIRIYORUZ"

Ayrımcılıkların Türkiye’ye yakışmadığını söyleyen Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, bu ayrımcılıkların kalkacağını da söyledi. Arınç, şöyle dedi:

"Bugüne kadar ayrımcılık vardı. Biz bunları kaldırdık. Demokrasiyi esas almış bir milletin çocuklarıyız. Ayrımcılıklar, 23 Nisan ve Köşk'teki resepsiyonlardan nasıl kalktıysa, kalkacak. Bir insanın kıyafetine, bölgesine, diline bakarak gönlünden geçenlere bakarak ayrımcılık yapmak bir insanlık ayıbıdır. Daha çok demokratik ve özgür bir ülkede yaşayacağız. Bunu mutlulukla söylüyorum. Müthiş şeyler yapıyoruz. Hepsinden istifade edin."