Pamukkale Üniversitesi öğretim üyesi ve Laodikya Kazı Başkanı Prof. Dr. Celal Şimşek, kazı çalışmalarını 200 kişilik ekiple 365 gün aralıksız sürdürdüklerini belirterek, bu yıl restorasyan çalışmalarına ağırlık verdiklerini söyledi. Bu yıl kazı çalışmalarında kentin kuzey güney yönünde 34 bin metrekare alana kurulu Kuzey Agorası’nı ortaya çıkardıklarını belirten Prof. Dr. Şimşek şunları söyledi:
"Kuzey Agorası kazılarında Denizli’nin deprem gerçeğini gözler önüne seren bir durumla da karşılaştık ve kentte geçmişte meydana gelen bir depremi daha tespit ettik. Agoranın güney portiğinde 60 metre uzunluğundaki agora duvarının yaşanan şiddetli depremle 13- 14 sıra yıkıldığını gördük. 140 santimetre genişliğindeki çok sağlam dikdörtgen traverten bloklar, depremin etkisiyle 13- 14 sıralı olarak yıkılmış. Jeolog arkadaşlar yaptıkları incelemede depremin 7- 7.5 büyüklüğünde olduğunu söylediler."
'KENT ÇOK SAYIDA YIKICI DEPREM YAŞAMIŞ'
Depremin M.S. 300 yılında imparator Diyokletyan döneminde meydana geldiğini belirten Prof. Dr. Şimşek sözlerini şöyle sürdürdü:
"Yıkılan duvarın iç yüzü renkli duvar resimleriyle kaplı. Yıkılan duvarla Denizli’nin tarihindeki bilinmeyen bir depremi ortaya çıkardık. Kazı çalışmalarında elde ettiğimiz veriler Laodikya’da M.S. 27, 47, 60 yıllarındaki yıkıcı depremler, 268 ve 300 yıllarındaki depremler ile 494 yılı ve 610 yılı Focas depremini bulgularla tespit ettik. Kent çok sayıda yıkıcı deprem yaşamış. Mimari yapılarda depreme bağlı yıkılmalardan, kentte sürekli bir imar faaliyetinin olduğunu görüyoruz. Mermer bloklar depremlerden sonra dört kez tamir ediliyor ve yerine konuyor. Antik kent 494 yılındaki yıkıcı depremden sonra kasaba şekline dönüşüyor. İnsanlar Denizli’ye Kaleiçi’ne taşınıyor. 610 yılında imparator Focas dönemindeki depremle kent tamamen yıkılıyor."
Arkeolojik kazıların geçmişte yaşanan doğa olaylarının aydınlatılmasında çok önemli bulguları gün yüzüne çıkardığını belirten Prof. Dr. Şimşek, bilimler arası disiplinle çalışmalar yapılması gerektiğini söyledi.
ONB(İÖ/COŞ)
