Olay, geçen 26 Şubat'ta Adana'nın beldesiyken mahalleye dönüştürülüp merkez Yüreğir İlçesi'ne bağlanan Yunusoğlu'nda meydana geldi. Akli dengesi yerinde olmadığı iddiasıyla tedavi gördüğü Adana Dr. Ekrem Tok Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi'nden olaydan 15 gün önce ilaçlarını evde kullanmak üzere taburcu edilen Ramazan Yavuz, ölen babasından kalan Kalaşnikof tüfekle annesi Sultan ile ablası Ayten Yavuz'u yataklarında uyurken tarayarak öldürdü. Olayın ardından jandarma ekipleri tarafından saklandığı mezarlıkta yakalanan Yavuz, sevk edildiği nöbetçi mahkemede tutuklandı.
Hakkında 'yakın akrabayı öldürme' suçundan 2 kez ağırlaştırılmış ömür boyu hapis cezası istemiyle dava açılan sanık Yavuz'un yargılanmasına 3'üncü Ağır Ceza Mahkemesi'nde başlandı.
Sevk edildiği hastaneden 'şizofren hastası' ve 'ceza-i ehliyeti bulunmadığı' yönde rapor verilen sanık Ramazan Yavuz, hasta olmadığını iddia ederek "Sürekli beni hastaneye götürmek istiyorlar. Bana sürekli ilaç içiriyorlar. Ben hasta değilim. İlaçları içince kötü oluyorum. Tuvalete gitsem. Annem 'Yine mi tuvaleti pis ettin deli Ramazan' diyordu. Ablam da benim hastaneye yatmamı istiyordu. Ben de kızdım hakim bey" dedi.
Sanık Yavuz, mahkeme başkanının "Silahı nerden buldun? Atış yapmayı nasıl öğrendin?" sorusunu ise "Silahı duvarın içerisine koymuşlar. Kimin koyduğunu bilmiyorum. Arkadaşlarımla kuş avına gidiyorduk. Orada atış talimi de yapıyordum. Ne diyorsam hepsi doğru hakim bey" diye cevapladı.
Duruşmada ifade veren ağabeyi Erol Yavuz'un konuşmasına da müdahale eden sanık Ramazan Yavuz, "Hayır hakim bey, hasta değilim. Allah'a şükür iyiyim" dedi.
Mahkeme heyetinin akıl sağlığıyla ilgili yeniden rapor aldırılmak üzere İstanbul Adli Tıp Kurumu'na sevk edilmesine de karşı çıkan sanık Ramazan Yavuz, "Yapmayın hakim bey, ben hasta değilim, akıllı bir insanım. Nerden çıktı şimdi bu. Ben hastaneye gitmek istemiyorum" diyerek itiraz etti.
Duruşmanın ertelenmeyip, bitirilmesini de isteyen sanık Yavuz, "Hakim bey, ben cezaevine gireli 9 yıl 2 ay oldu. 32 yaşındayım. Duruşmayı bitirin. Gün atmayın. Beni de çıkarın" dedi.
Kardeşinden şikayetçi olmadığını belirten Erol Yavuz da "Kardeşim 8 yıldır tedavi görüyordu. İlaçlarını evde kullanıyordu. Ancak son zamanlarda hastalık ilerledi. Arkadaşları da dalga geçiyormuş. Olay günü annem ilacını yutmadığını, dilinin altına saklayıp, sonra da lavaboda çıkardığını görmüş. 'İlaçlarını içmezsen hastaneye götürürüz' demiş. O gün olayı kafasında tasarlamış. Ben diğer odada uyuyordum. 3'üncü silah sesiyle ve kız kardeşimin çığlığıyla uyandım. Silahı babam kan davası yüzünden almış. Sonra 'Dava bitti. Ben de silahı sattım' demişti. Babam öleli 10 yıl oldu" dedi.
Tanık olarak dinlenen ablası Fatma Yavuz ise ağlamaktan ifade veremedi.
Mahkeme heyeti, sanık Ramazan Yavuz'u yeniden akıl sağlının araştırılması için İstanbul Adli Tıp Kurumu'na sevk ederek duruşmayı erteledi.
