"ADLİ KONTROL MEKANİZMALARININ GELİŞTİRİLMESİNİ HEDEFLİYORUZ"


Bakan Ergin, saat 11.00 sıralarında geldiği cezaevinde yaklaşık 1 saat 15 dakika kaldı. Ergin yaptığı açıklamada, "Yenilenen haliyle özbakımlarını gerçekleştiremeyecek durumda olan mahkumların tutulabileceği cezaevinde 3 doktor olmak üzere 26 sağlık personeli bulunuyor ve 138 hükümlüye ev sahipliği yapabilcek" dedi. Bakan Ergin ziyareti sonrası gazetecilerin sorularını yanıtladı. Ergin, "Denetimli serbestlik ve adli kontrol mekanizmalarının geliştirilmesini hedefliyoruz. Denetimli serbestlik kanununa göre son bir yılını infaz eden hükümlüler eğer açık ceza infaz kurumuna ayrılma hakkına sahip iseler bu yasanın onaylanması halinde tahliye olacaklar ve denetimli serbestlik müdürlüklerinin gözetiminde cezalarının son bir yılını dışarıda geçirecekler. 0 - 6 yaş grubu çocuğu olan anneler ise son 2 yılını cezaevi dışında geçirebilecekler. Adli tıp raporuna göre kendi ihtiyaçlarını karşılayamayacak ölçüde olan hastalar cezalarının son üç yılını denetimi serbestlik şube müdürlüklerinin kontrolünde geçirecekler" diye konuştu.


"15 BİN TAHLİYE BEKLİYORUZ"


Bakan Ergin, "Ceza infaz kurumlarımız Avrupa standartlarını aşacak. 207 ceza infaz kurumu kapatıldı. 69 tane açıldı. 2017'ye kadar kalan tüm eski kurumlar kapatılacak, 197 tane kurum. Bunların yerine yapımı devam eden modern kurumlar inşa halinde. Tutuklu oranlarını daha da düşürecek tedbirlerimiz devam ediyor" diye konuştu. İngiltere'de bulunan bir üniversitesinin araştırmasını örnek gösteren Bakan Ergin, "Türkiye'de cezaevlerinde bulunan her 100 kişiden 72 tanesi hükümlü, 28 tane tutuklu. Bu pozitif bir tablo. 2006'da bu oran yarı yarıyaydı. Bu rakam Avrupa ve dünya ortalamalarının üzerinde değil. Bundan sonra hakimlerimiz denetimli serbestlik enstrümanlarına daha çok müracaat edecek. 15 bin tahliye bekliyoruz mevcutlardan.. Denetimli serbestlik ve adli kontrol mekanizmalarının daha etkin kullanılmalarını öngörüyoruz. Elektronik takip sistemi de uygulanmaya başladı pilot olarak. Şu anda takip edilen hükümlülerimiz var. Bundan sonra hakimlerimiz denetimli serbestlik enstrümanlarına daha çok müracaat edecek" ifadesini kullandı.


BALBAY VE ÖZKAN'IN DURUMU


"Mustafa Balbay ve Tuncay Özkan uzun süredir tek başına kalıyor yanlarına birilerini istedikleri belirtiliyor" sorusuna da yanıt veren Ergin, "Sayın Balbay kendi arzusu ile tek kalmıştı. Daha sonra yanına arzu ettiği birisini aldık o da tahliye olduk. Şimdi kendisi talep ederse beraber kalabilecek kişilerden talep ederse kendisinin yanına verilebilir ve ya kendisi o koğuşa gönderilebilir" dedi. "Balyoz davasında avukatların cüppe bırakması ile ilgili" soruya da cevap veren Ergin, "Türkiye bu yargılamaları ilk defa yapıyor. Bu konularda çok tecrübeli değiliz. Yargılama esnasında karşılaştığımız hadiseler çok fazla yadırganmamalı diye düşünüyorum" diye konuştu.


12 EYLÜL DAVASI


"Bazı müdahil avukatlar Kenan Evren' in 12 Eylül davasında mahkemeye kafes içinde getirilmesi talep ediyor" sorusu üzerine Bakan Ergin, "Mahkemeler duygusal taleplerin karşılandığı yerler değil. Mahkeme usul yasalarına göre yargılama yöntemini belirler. Şimdi 95 yaşın üzerinde iki sanığın şu ya da bu şekilde getirilsin diye müdahillerin taleplerin değerlendirecek olan mahkemedir. Yargılamaya duygusallıklarımızı katarsak adaletten uzaklaşacağımızı düşünüyorum" diye konuştu


KILIÇ'IN AÇIKLAMALARI


Haşim Kılıç'ın açıklamaları da sorulan Ergin, "Türkiye' de gelinen model halkın demokratik katılımın daha çok olduğu bir modeldir. Bir geçiş süreci yaşanıyor. Bu süreç içinde böyle değerlendirmeler yapılabilir ama önemli olan bir iki yıl sonra ulaşacağımız sonuçlar ortaya çıktığında bu toplumun bu çalışmaları yapanlara dua etmesi bizim hedeflediğimiz bir sonuçtur" ifadesini kullandı.