Valilik Konferans Salonunda yapılan toplantıya Avrupa Birliği Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Dr. Mehmet Cangir, Nevşehir Valisi Abdurrahman Savaş, Garnizon Komutanı Jandarma Albay Turgay Aras, Vali Yardımcısı İbrahim Süha Karaboran ve kaymakamlar, ilçe ve belde belediye başkanları ve kalabalık bir davetli topluluğu katıldı.

Avrupa Birliği Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Dr. Mehmet Cangir ise konuşmasında, Türkiye’nin Avrupa Birliği’ne girmesinin önemi ve elde edilecek kazanımlar konusunda bilgi verdi.

Avrupa Birliği Bakanı Egemen Bağış’ın Bakanlık bürokratlarına "AB süreci yerelde başlar" dediğini aktaran Cangir, kendilerinin de bu yönde bütün yerel yönetimleri, sivil toplum örgütlerini sürece katılmaları yönünde teşvik ettiklerini söyledi. Cangir, yerele önem vermeselerdi 2 yıl boyunca sürdürdükleri projelerin olmayacağını vurguladı.

AB Bakanlığı olarak kendilerine gittikleri her yerde, “AB uyum süreci neden önemli, AB bizim için önemini devam ettiriyor mu, buradan biz ne kazanıyoruz” sorularına muhatap oldukların belirten Müsteşar Yardımcısı Cangir şöyle konuştu:

"Öncelikle sonda söyleyeceğimi başta söyleyerek soruya cevap vermeye çalışayım. AB süreci önemlidir. 21'inci yüzyıla büyük bir dinamizm ile girdik. Bunun nedeni de soğuk savaş şartları ve iki kutuplu dünyanın sona ermesinden sonra ülkemiz çok boyutlu kendi tarihini ve coğrafyasını baz alarak oluşturduğu dinamik, çok yönlü bir dış politika ile girdi. AB de bu çok yönlü ve dinamik dış politikanın önemli bir ögesini oluşturmaktadır. Tarihsel açıdan da baktığımız zaman yürüyüşümüz yüzyıllar boyunca hep Batı'ya olmuştur. Dünya tarihçisi Prof. Dr. Halil İnalcık, Osmanlı Devleti'nin, 16'ncı yüzyıldan itibaren Avrupa'nın hukuki olarak parçası olduğunu ifade ediyor. Biz, Türkiye'nin Avrupa Birliği ile devam ettiği sürece çok daha iyi yerlere geleceğine inanıyoruz. Bu nedenle de 40 yılda yapılamayan reformları son 10 yılda gerçekleştirdik. İfade ve düşünce hürriyeti, teşebbüs hürriyeti, kadın erkek eşitliği gibi çok önemli konularda düzenlemeler yapıldı. Avrupa Birliği küresel ligde güç olmak üzere çalışıyor. Biz de küresel ligin üst sıralarında yer almaya çalışan bir ülke konumuna geleceğiz. Zaten şu anda bölgede önemli bir gücüz. Ama Avrupa Birliği'nde bulunan 27 ülke ve 500 milyon nüfusla beraber dünya üzerinde önemli bir siyasi ve ekonomik güçtür. Ülkemizin de bunun içerisinde yer alması hem ülkemize hem AB'ye kazanımlar sağlayacaktır. Ülkemiz AB'ye girdiğinde karar alma mekanizmalarında güçlü bir biçimde yer alacaktır. AB Parlamentosu’nda ülkeler nüfuslarına göre temsil ediliyor. Şu anda en fazla Almanya 99 milletvekili ile yer alırken en az olan Malta 5 milletvekili ile temsil ediliyor. Türkiye üye olduğu takdirde Almanya ile aynı sayıda milletvekiline sahip olacak. AB'nin asıl karar organı olan Bakanlar Konseyi'nde ülkeler nüfuslarına göre temsil ediliyor. İngiltere, Almanya, Fransa ve İtalya'nın 29'ar oyu var. Burada bir kararı bloke edebilmek için 91 milletvekiline sahip olunması gerekiyor. Biz de üye olduğumuz takdirde 29 oya sahip olacağız. Yani üye olduğumuzda sıradan bir üyesi olmayacağız. Ekonomik ve demokratik olarak kendine güvenen, karar alma mekanizmalarında güçlü şekilde yer alan önemli bir ülke olacağız. Önümüze konulan engellemelerden bunu anlıyoruz. Bunu bilen bazı ülkeler AB üyeliğimize sıcak bakmıyorlar.”

Nevşehir’in ülke çapında açılan 'Valiliklerin AB Sürecinde Etkinliğinin Artırılması' proje yarışmasını kazanan 26 ilden birisi olduğunu kaydeden Cangir, “Proje 7 bölgede 26 ilde, AB fonlarından aldığımız 1 milyon euro tutarındaki hibe ile finanse ediliyor. 26 ilde 400 civarında uygulama ve yönlendirme toplantıları yaptık. 4 binin üzerinde projeye AB ofisleri destek sağlıyor. Yerelde tahminlerimizi aşan ölçüde çalışmalar olduğunu topladığımız bilgilerden anlıyoruz. 2011 yılı çalışmalarını içeren kitabı yazıyoruz. 600 sayfa oldu ama bitmedi. Bu yerel yöneticilerin gayretleri ile oldu. Biz AB Bakanlığı olarak uzman ve finans desteği ile yönlendirme hizmeti sunduk. Fikir ve projeye dökme yerel yöneticilerin duyarlılığı ile sağlandı. Her ile AB uzmanı tahsis ettik. Onlar illerinde yapılan çalışmaları takip ediyor” dedi.

Vali Abdurrahman Savaş ise konuşmasında, AB uyum sürecinde asıl kazananın ülkemiz ve insanımız olduğunu söyledi. Süreç sonunda üye olacağız veya olmayacağız diye iki alternatif göründüğünü anlatan Vali Savaş “Ancak bu durum çok da doğru değil. Sayın Bakan da bunu tekrarlıyor. Bu uyum sürecinin kendisi önemli kazanımlar sağlamaktadır" diye konuştu.



AK(OE/AAA)