Esma Sultan Yalısı’nda gerçekleştirilen geceye, İBB Başkanı Kadir Topbaş, İBB Kültür ve Sosyal İşler Daire Başkanı Abdurrahman Şen, Erol Evgin, Coşkun Sabah, Hakan Peker, Okan Bayülgen, Nazlı Ilıcak, Hakan Aysev, Hüseyin Turan, İzzet Yıldızhan, Süheyl Uygur gibi ünlü isimler katıldı. İBB Kültür ve Sosyal İşler Daire Başkanı Abdurrahman Şen, yaptığı açılış konuşmasında, “2014 Türk sineması Türk tiyatrosunun 100. yılını kutlayacak. Çok az rastlanacak tarihi bir olay. Tiyatromuzun 2014’teki 100. yaşına hazırlanmaya başladık. Yayıncılıkta fırından yeni çıktı tabirine yakışır şekilde, Muhsin Ertuğrul Evrakı Kataloğu adıyla önemli bir arşiv katalog olarak basıldı. Şehir tiyatromuzun elinde çok ciddi bir tiyatro külliyatı var. Repertuardan geçmiş eserlerimiz var. Tiyatronun senaryo güçlüğü çektiğini biliyoruz. Tiyatro kütüphanemizin bütün repertuarlarımızı katalog olarak armağan etmeye hazırlanıyoruz. İstanbul’un kurtuluşunun 89. yıldönümünü onurla kutladık. Şehir tiyatroları sanatçılarımız programa can verdiler, kan verdiler” dedi.

İSTANBUL KÜLTÜR SANAT ÖDÜLLERİ


Bu tip tarihi olayların altının çizilmesi gerektiğini belirten Şen, “İBB Kültür Dairesi olarak bu noktada neler yapabiliriz dediğimizde, İstanbul’un ciddi bir kurumsal kültür ödülü eksiğini gördük. Önümüzdeki yıl İstanbul kültür ödülü adı altında çeşitli sanat dallarında ödüller vermek istiyoruz. Bu ödülü İstanbul’un kurutuluşuna yetiştirmeyi istiyoruz. Milli şairimiz Mehmet Akif Ersoy’un adına yakışır bir mekanın bulunmadığını herkes dile getiriyor. 2013 yılında bu önemli eksikliği de birlikte gidereceğiz. Cemil Topuzlu’ya, İstanbulluların açık hava tiyatrosu dediği mekana ek yapma gayreti içinde olacağız. Çatısını açılır kapanır hale getirerek daha uzun süreli buradan istifade etmeyi planlıyoruz” diye konuştu.


İBB Başkanı Kadir Topbaş da İstanbul’a yakışır ölçekte ve düzeyde bir sanat yılını geride bırakmak istediklerini belirterek, “İnsanoğlu mağara devrinden günümüze kadar savaşlara rağmen sanatla iç içe olmuştur. Çünkü sanat insanın duygularını yaşam tarzını bakışını yansıtan ve nesilden nesile aktarmasını sağlayan bir öğe. İnsanın karakteri, yüzde 20 ailesinden soya çekim olarak, yüzde 80 de çevresinden etkilenir. Çevre ne kadar etki ederse insanın kültürel değerleri o denli değişir.

İstanbul katmanlarında bulundurduğu değerler nedeniyle herkese ilham kaynağı olmaktadır. Ne almak istiyorsanız var. 24 saat yaşayan bir şehir. Göreve geldiğimiz zaman İstanbul’daki belediyemize ait kültür merkez sayımız 4 taneydi. bin 420 adet koltuk vardı. Artık 28 kültür merkezimiz var, koltuk sayımız 22 bin 200’e yükseldi. Tiyatro sahnemiz 8 iken 17 ye çıkarttık, yüzde 42 oranında koltuk sayısını arttırdık. Daha çok yapmamız gereken çalışmalar var. Bunun farkındayız. Beraber çalıştığımızda çok daha farklı çalışmalara imzalar atabiliriz” diye konuştu.




TÜRK TİYATROSU VE SİNEMASININ 100. YILI

2014’te Türk tiyatro ve sinemasının 100. yılını kutlayacağını belirten Topbaş konuşmasını söyle sürdürdü:

“Çok farklı bir İstanbul hazırlanması lazım. Beraberce geleceğe yürümenin erdemini yaşamalıyız.  Tiyatro ve sinema salonları demokrasi alanları. Bir araya gelerek, diğerini hissetmeyi, algılamayı getiriyor. Büyük bir aile olduğumuzun ve fertlerin farklılığını görmeyi getiriyor mekanlar. Ne denli mekanları paylaşırsak o denli demokrasi gelişir. Kendi dünyalarını kurmuş toplumlar değil dünyayı müşterek kullanan toplumlar olduğunda hiçbir sorun kalmayacağına inanıyorum. İnsanoğlu arasındaki en önemli diyaloglardan birisi sanattır, müziktir, spor da öyle ortak lisandır. Dillerini bile bilmese başka toplumlarla iletişim kurma imkanı sağlar. 2010 kültür başkentliği yapmış bir şehirde yaşamaktayız. Dünya kentleri tarafından farklı algılanan, değerlendirilen, başarısı gıptayla takip edilen şehirde yaşıyoruz. Burada yaşamak ayrıcalıktır. O denli de sorumluluk getirir. 2013’te bu şehir kendine yakışır şekilde kültür sanat ödülü vermesi lazım. 2014’de tiyatro ve sinemanın 100. Yılını en iyi şekilde kutlaması lazım.”

Gece, Ziya Osman Saba’nın yazdığı, Hilmi Zafer Şahin’in oyunlaştırdığı, Can Doğan’ın yönettiği “Mesut İnsanlar Fotoğrafhanesi” eserinden sunulan bir kesitle sonlandı.

TT