103 emekli amiral, Montrö Boğazlar Sözleşmesi’nin tartışmaya açılması ve kamuoyuna yansıyan ‘sarıklı amiral’ ile ilgili dün gece bir bildiri yayımladı.

Hükümet cephhesinden bildiriye gelen tepkilerin ardından Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı bir açıklama yaptı. Yapılan açıklamada söz konusu bildiri hakkında soruşturma başlatıldığı belirtildi.

SORUŞTURMA BAŞLATILDI

Başsavcılık'tan yapılan açıklamada, "04/04/2021 tarihinde bazı internet siteleri ve sosyal medya mecralarında paylaşılan ve ‘103 amiralden Montrö bildirisi’ başlığı altında yayınlandığı belirtilen açıklamayı hazırlayanlar ile varsa irtibatlı oldukları kişilerin tespiti ve yasal gereğinin takdir ve ifası amacıyla re’sen soruşturma başlatılmıştır" ifadelerine yer verildi.

'SARIKLI AMİRAL' VE MONTRÖ BİLDİRİSİ

Amiral Mehmet Sarı'nın tarikat evinde cübbeli fotoğraflarının medyada yayımlanması sonrasında büyük tartışmalar yaşanmıştı.

"Tekkedeki amiral" görüntüleri için emekli Amiraller, "Sosyal medyada yer alan kabul edilemez nitelikteki bazı görüntüler, haber ve tartışmalar ömrünü bu mesleğe adamış bizler için çok derin bir üzüntü kaynağı olmuştur" dedi.

Açıklamada, "TSK ve Deniz Kuvvetlerimizi bu değerlerin dışına çıkmış, Atatürk'ün çizdiği çağdaş rotadan uzaklaşmış gösterme çabalarını kınıyor ve tüm varlığımızla karşı çıkıyoruz. Aksi halde, Türkiye Cumhuriyeti, tarihte örnekleri olan, bunalımlı ve bekası için en tehlikeli olayları yaşama risk ve tehdidi ile karşılaşabilecektir" diye belirtildi.

Öte yandan, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, bildiri yayımlayan 103 emekli amiralin bildirisine tepki gösterdi.

İletişim Başkanı Fahrettin Altun da “Neymiş, birkaç emekli amiral bir araya gelip bir ‘bildiri’ yazmışlar. 5’inci kol unsurları da hemen heyecanlanmış. Oturun oturduğunuz yerde. O Türkiye eskide kaldı. Bu millet 15 Temmuz’da darbe heveslilerini nasıl tepelediğini dosta düşmana gösterdi. Haddinizi bilin” dedi.

Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın ise konuyla ilgili yaptığı paylaşımda şunları kaydetti:

"Bir grup müteakit askerin darbe dönemlerini çağrıştıran açıklaması sadece kendilerini gülünç ve zavallı duruma düşürmüştür. Bilsinler ki aziz milletimiz ve temsilcileri bu zihniyete ve vesayet heveslilerine asla geçit vermeyecektir. Haddinizi bilin ve yerinizde oturun."

AKP Sözcüsü Ömer Çelik, Twitter hesabından yaptığı açıklamada, bildiri yayımlayan emekli amirallere tepki gösterdi. Durumun kabul edilemez olduğunu ifade eden Çelik, "Bazı emekli amirallerin geçmişteki kötü ve çirkin olayları hatırlatan bir yöntem ve üslupla bildiri yayınlaması kabul edilemez. Bu yöntem ve üslubun siyasi hayatımızda neye karşılık geldiği bellidir. Bir dönem taşıdıkları üniformayı ve sıfatları istismar eden bu kişilerin açıklaması yok hükmündendir. Bu yaptıkları hem milli iradeye hem de bir dönem taşıdıkları üniformaya saygısızlıktır. Bu, vesayet özlemiyle tutuşan bir zihniyetin canlı olduğunun da kanıtıdır. Doğu Akdeniz'de hak ve menfaatlerimiz için güçlü bir mücadele verirken, birtakım emekli askerin suni gündemler üretmek suretiyle mavi vatan mücadelesini yürüten Cumhurbaşkanlığı makamını ve hükümetimizi hedef almasına en güçlü cevapları vermeye devam edeceğiz" ifadelerini kullandı.

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, Twitter hesabından emekli amirallerin bildirisiyle ilgili açıklama yaptı. Oktay açıklamasında şu ifadelere yer verdi:

"Mezarlıkta ıslık çalan korkaklar misali, millet iradesini ve Recep Tayyip Erdoğan'ın dik duruşunu hazmedemeyen darbe seviciler demokratik kurumlara, seçilmişlere ve de Türk Silahlı Kuvvetleri'ne ayar verme hadsizliğinde bulunmuşlar; haddinizi bilin. Bu vesayet muhiplerinin hevesleri en son 15 Temmuz gecesi kursaklarında kalmış, millet olarak unutamayacakları bir ders vermiştik. Bugün de her platformda gerekli cevap en net şekilde verilecektir. Göze alabilene, hodri meydan."

BAHÇELİ'DEN AÇIKLAMA

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, "Bildiride imzası bulunan 103 emekli amiralin rütbeleri sökülmelidir" ifadelerinde bulundu.

Cumartesi Anneleri Yusuf Erişti'nin akıbetini sordu Cumartesi Anneleri Yusuf Erişti'nin akıbetini sordu

"103 emekli amiralin ortak imzalı yayımlamış oldukları anti demokratik ve tehditvari, aynı zamanda vesayetçi bildiriyi Milliyetçi Hareket Partisi nefretle lanetlemekte ve reddetmektedir" diyen Bahçeli, bu kapsamda alınması gereken önlemleri şu şekilde sıraladı:

"Muhtıra tarzında hazırlanarak gece yarısı servisi yapılan bildiride imzası bulunan amirallerin rütbeleri sökülmelidir. Emeklilik hakları kaldırılmalı, emekli maaşları kesilmelidir. Açıklanan bildirinin çok yönlü adli ve idari soruşturması yapılmalıdır. Ayrıca 103 vesayetçi amiralin imzasıyla yayımlanan bildirinin arkası ve önü kararlılıkla araştırılmalı, bu rezaletin içinde kimlerin olduğu tevsik ve tespit edilmelidir. Konu vatandır, konu demokrasidir, konu milli iradedir.Taviz veya gecikmenin bedeli hiç kuşkusuz ağır olacaktır."

İşte 103 Emekli Amiral'in yaptığı o açıklama:

"Yüce Türk Milletine,

Son zamanlarda gerek Kanal İstanbul, gerekse Uluslararası Antlaşmaların iptali yetkisi kapsamında Montrö Sözleşmesi’nin tartışmaya açılması endişe ile karşılanmaktadır.

Türk Boğazları, dünyanın en önemli suyollarından biri olup, tarih boyunca çok uluslu antlaşmalara göre yönetilmiştir. Bu antlaşmaların sonuncusu ve Türkiye’nin haklarını en iyi şekilde koruyan Montrö; sadece Türk Boğazlarından geçişi düzenleyen bir sözleşme değil, Türkiye’ye İstanbul, Çanakkale, Marmara Denizi ve Boğazlardaki tam egemenlik haklarını geri kazandıran, Lozan Barış Antlaşmasını tamamlayan büyük bir diplomasi zaferidir. Montrö, Karadeniz’e kıyıdaş ülkelerin güvenliğinin temel belgesi olup Karadeniz’i barış denizi yapan sözleşmedir. Montrö, Türkiye’nin herhangi bir savaşta, savaşan taraflardan birinin yanında istemeden savaşa girmesini önleyen bir sözleşmedir. Montrö, Türkiye’nin II. Dünya Savaşında tarafsızlığını korumasına imkân yaratmıştır. Bu ve benzeri nedenlerle, Türkiye’nin bekasında önemli bir yer tutan Montrö Sözleşmesinin tartışma konusu yapılmasına/masaya gelmesine neden olabilecek her türlü söylem ve eylemden kaçınılması gerektiği kanaatindeyiz.

Diğer taraftan; son günlerde basında ve sosyal medyada yer alan kabul edilemez nitelikteki bazı görüntüler, haber ve tartışmalar ömrünü bu mesleğe adamış bizler için çok derin bir üzüntü kaynağı olmuştur. TSK ve özellikle Deniz Kuvvetlerimiz son yıllarda; çok bilinçli bir FETÖ saldırısı yaşamış ve çok değerli kadrolarını bu hain kumpaslara kurban vermiştir. Bu kumpaslardan çıkarılacak en önemli ders; TSK’nin, anayasanın değişmez, değiştirilmesi teklif edilemez temel değerlerini titizlikle sürdürmesi zaruretidir. 

Bu gerekçelerle, TSK ve Deniz Kuvvetlerimizi bu değerlerin dışına çıkmış, Atatürk'ün çizdiği çağdaş rotadan uzaklaşmış gösterme çabalarını kınıyor ve tüm varlığımızla karşı çıkıyoruz. Aksi halde, Türkiye Cumhuriyeti, tarihte örnekleri olan, bunalımlı ve bekası için en tehlikeli olayları yaşama risk ve tehdidi ile karşılaşabilecektir.

Türk Milletinin bağrından çıkan şanlı bir geçmişe sahip, Ana ve Mavi Vatan’ın koruyucusu Deniz Kuvvetleri Komutanlığı personelinin Atatürk ilke ve devrimleri doğrultusunda yetiştirilmesi elzemdir. Ülkemizin her köşesinde denizde, karada, havada, iç güvenlik bölgesinde ve sınır ötesinde fedakârca görev yapan, Mavi Vatandaki hak ve menfaatlerimizin korunması için Atatürk’ün gösterdiği yolda canla başla çalışan cefakâr Türk Denizcilerimizin yanındayız. 

04 Nisan 2021