Olaylarda 22 polisin de yaralandığı açıklandı.

En az 72 kişi gözaltına alındı.

Taksim Meydanı'na çıkan bütün yolları sabahın ilk saatlerinden itibaren kapatan polis, Beşiktaş'taki CHP ilçe binasının önünde toplanan kalabalığa yürüyüşe geçtikleri anda, tazyikli su ve biber gazıyla müdahale etti.

Yine Beşiktaş'ta toplanmaya çalışan Türk-İş, KESK, Türk Tabipleri Birliği, mühendis ve mimar odaları üyeleriyle EMEP, Halkevleri ve ÖDP kortejleri de polis müdahalesiyle dağıldı.

Ara sokaklara kaçanlar, defalarca tekrar toplanıp Beşiktaş Meydanı'na yürümek istedi. Meydana ulaşabilen az sayıda kişiyle basın açıklaması yapan Türk-İş Genel Teşkilatlandırma Sekreteri Nazmi Irgat, Taksim'e sadece sendika temsilcilerinin 1977'deki 1 Mayıs gösterisinde ölenler için çelenk koymasına izin verildiğini belirterek, bu öneriyi kabul etmediklerini söyledi.

"İstanbul’da adeta sıkıyönetim ilan edildiğini" söyleyen Irgat, “Arkadaşlarımızın buraya gelmesi engellendi. Buraya gelebilenler olarak yüz binleri temsil ediyoruz” dedi.

Irgat ayrıca, kıdem tazminatlarının gasp edilmek istenmesine, kuralsız çalışmanın yaygınlaştırılmasına, iş kazalarının artışına karşı taleplerini dile getirmek için alana çıkmak istediklerini söyledi.

KESK Genel Sekreteri İsmail Hakkı Tombul ise Barbaros Bulvarı'nda yaptığı açıklamada, "1 Mayıs’ı kutlamadıklarını, "Türkiye’nin taşeron cumhuriyeti yapılmasına karşı mücadele" başlattıklarını dile getirdi.

Bu arada, polisin sıktığı gaz nedeniyle nefes darlığı yaşayan CHP Genel Başkan Yardımcısı Gürsel Tekin hastaneye kaldırılarak kontrolden geçirildi.

Müdahale sırasında göstericilerin attığı taşlar nedeniyle 2 gazetecinin de yaralandığı öğrenildi.

Taksim Meydanı'na sadece, polisin önerisini kabul eden Hak-İş temsilcileri çıkarak çelenk koyabildi.

DİSK binası kuşatıldı

Gece saatlerinden itibaren Şişli'deki DİSK Genel Merkezi'nde toplanan işçiler, solcu grupların katılımının ardından Taksim'e doğru yürüyüşe geçmek istedi.

Polis, göstericilerin Taksim'e doğru yürüyüşe başlamalarına izin vermeden müdahale ediyor. (Fotoğraf: Mahmut Hamsici)

Üzerinde "İnadına sendika, inadına DİSK", "Biz kazandık, kararı biz veririz", "Taksim 1 Mayıs alanıdır", "Yine yasak yine biz" yazılı pankartlarla yürüyüşe geçen gruba polis önce, "Dağılmazsanız, çevik kuvvet ekipleri tarafından dağıtılacaksınız. Bu son uyarımız. Dağılmanız için size süre veriyoruz" diye seslendi.

Yürüyüşçülerin dağılmaması üzerine, gaz bombaları ve tazyikli suyla müdahale başladı.

DİSK binasına atılan göz yaşartıcı gaz bombaları nedeniyle çok sayıda kişinin fenalaştığı belirtiliyor.

Tarlabaşı bölgesinden Taksim'e çıkmaya çalışan gruplarla polis arasında kovalamaca yaşandı.

Bu sırada, 17 yaşındaki bir kız, başına isabet eden gaz bombası nedeniyle ciddi şekilde yaralandı.

Yaralanan çocuğun Taksim Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde ameliyata alındığı belirtiliyor.

Beşiktaş ve Şişli civarındaki hastanelere yaralanan çok sayıda kişinin başvurduğu aktarılıyor.

İstanbul Valisi Hüseyin Avni Mutlu, öğleden sonra yaptığı basın toplantısında, yaralanan 3 vatandaşın hastaneye yatırıldığını, olaylarda 22 polisin de göstericilerin attığı maddeler nedeniyle yaralandığını ifade etti.

Polisin müdahalesinin ölçülü olduğunu savunan Mutlu, "Geçen yıllarda olduğu gibi, yere düşen kişilere cop vurulması gibi görüntülere rastlamadık" dedi.

Mutlu, gaz ve tazyikli su kullanımıyla ilgili eleştirilere, "Polise sapanla demir bilye atan marjinal grupları dağıtmanın başka bir yolu varsa söyleyin" diye karşılık verdi.

Mutlu'nun verdiği bilgiye göre, 72 kişi polis tarafından gözaltına alındı.

Vali Multu dün 1 Mayıs'ta miting yapmak için Taksim Meydanı'na gidenlerin "güç kullanılarak" durdurulacağını açıklamıştı.

Göstericilerin dağılmasının ardından, sabahtan itibaren durdurulan metrobüs, otobüs, metro, vapur ve motor seferleri yeniden başladı, Galata ve Unkapanı köprüleri trafiğe açıldı.

Geçişlere kapatılan Taksim Meydanı'ndaki sessizlik ise akşam saatlerine kadar sürdü.

ITUC Genel Sekreteri de oradaydı

Uluslararası Sendikalar Konfederasyonu (ITUC) Genel Sekreteri Sharan Burrow, "Avrupa'daki en büyük 1 Mayıs yürüyüşü" için İstanbul'a geldiğini belirterek, Taksim Meydanı'nın kapatılmasının "demokrasinin hakiki olmadığının" göstergesi olduğunu belirtti.

Burrow açıklamasında, "demokrasinin tehdit altında olduğunu" belirterek şöyle dedi: "Bugünkü baskının mirası işçilerin kalplerinde ve akıllarında uzun süre kalacak. Türk hükümeti dünyanın gözünde ayıplandı."

175 milyon işçinin üst kuruluşu adına konuşan Burrow, 2015'te G20 liderliğini devralması beklenen bir ülkeden böyle bir davranış beklenemeyeceğini sözlerine ekledi.