Denizli, İstanbul, Afyonkarahisar, Aydın, Balıkesir, Bursa, Çanakkale, Edirne, İzmir, Kırklareli, Manisa, Muğla, Tekirdağ, Uşak ve Yalova Baro Başkanları, Cumartesi ve Pazar günleri Denizli’de toplandı. Toplantının sonuç bildirgesini ise Denizli Baro Başkanı Müjdat İlhan, bugün düzenlediği basın toplantısıyla açıkladı. Sonuç bildirgesinde, mahkemelerdeki dosya sayısının azaltılarak, yargının hızlandırılmasının mümkün olmadığı belirtildi. Bildirgede, “Adalet, sadece ihtilafların biran önce çözülmesi, iş yükü ve dosya sayısı olarak görülemez. Yargı sisteminde yapılmak istenen düzenlemeler daha büyük sorunlara yol açacaktır. Baroların görüşü ve desteği alınmadan hazırlanan yargı paketleri bir yarar sağlamaz. Son açıklanan paketin reform olmadığını, aceleye getirilerek özensiz hazırlanmış bir yapıda olduğunu düşünüyoruz. Ayrıca, hukukçuların görüşü alınmadan paketin kamuoyuna açıklanması da doğru bulmuyoruz. Türkiye’nin sosyal yapısı dikkate alınmadan getirilmek istenen arabuluculuk sisteminin vatandaşın hak ve hukuku bakımından büyük sakıncalar doğuracaktır. Sistem açıklandığı gibi uygulanırsa yargı birliğinin bütünlüğünü de bozacaktır. Adalete yabancı, mafya gibi güçler devreye girecektir. Arabuluculuk Tasarısı derhal geriye çekilmeli, bunun yerine Avukatlık Kanunu’nun 35/A maddesine işlerlik kazandırılmalıdır” denildi.

DEVREYE MAFYA GİRER

İcra İflas ve Çek Yasası alanında basına yansıyan değişiklik tasarısının, alacaklıları mağdur edeceği, alacağın tahsilini son derece zorlaştıracağı kaydedilen bildirgede, “Sistem açıklandığı gibi uygulanırsa, devreye mafya girer. Çünkü, alacaklı alacağını alamaz. Tahsilat için başka güçleri devreye sokar. Ekonomik ve ticari hayata büyük zararlar verilir. Baroların görüşleri alınarak bu hususlar tekrar gözden geçirilmelidir” görüşü ifade edildi.

KAYGI VERİCİ

Ege ve Marmara Bölgesi Baro Başkanları’nın, savunmaya yönelik baskı, saldırı ve kısıtlamalar olduğunu konusunda ortak görüşte birleştikleri belirten bildigede, “Son dönemlerde savunmaya yönelik gittikçe artan baskı, saldırı ve kısıtlamalar kaygı vericidir. Bu çerçevede meslektaşlarımıza sadece savunma görevini yapmaları nedeniyle yöneltilen her türlü saldırı, baskı ve kısıtlamaları kabul edemeyiz. Ayrıca, yine son dönemlerde meslektaşlarımıza yönelik gözaltı ve tutuklamaları da kabul edilemez buluyoruz. Devlet Sırrı Yasası, Terörün Finansmanı Yasası gibi hak ve özgürlükleri yakından ilgilendiren önemli kanunlar aceleye getirilmeden, mutlaka baroların görüş ve desteği alınarak, özgürlüklerin özüne zarar vermeyecek şekilde düzenlenmelidir” denildi.



FI(İÖ/AAA)