Ordu'da Anemon Otel’de saat 10.00’da başlayan ve basına kapalı olarak gerçekleştirilen AB Reformu İzleme Grubu Toplantısı yaklaşık 2 saat sürdü. İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin’in ev sahipliğinde yapılan toplantıya Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Adalet Bakanı Sadullah Ergin, AB Bakanı Egemen Bağış, Vali Orhan Düzgün, bakanlıkların üst düzey görevlileri katıldı. Toplantının ardından dört bakan basın toplantısı yaptı.

Ev sahibi olması nedeniyle toplantının içeriği ile ilgili açıklamayı İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin yaptı. Bakan Şahin, toplantıda son dönemde AB ile üyelik müzakerelerine ivme kazandırılması ve siyasi blokajlar nedeniyle müzakerelerde oluşan tıkanıklığın aşılması amacıyla başlatılan ve açılış toplantısı geçen 17 Mayıs’ta yapılan 'Pozitif Gündem'e dair hususların ele alındığını belirtti. Bakan Şahin, "Kamuoyunun katılımı ve desteği ile süren Anayasa hazırlık çalışmaları kapsamında metnin yazım sürecinde Mayıs ayında başlanmıştır. Taslak Anayasa metninin oluşturulmasının ardından metnin kamuoyunun görüşüne sunulacaktır. Bu süreçte toplumun tüm kesimlerinin sürece vereceği destek büyük önem taşımaktadır" dedi.

Toplantıda, yargı, adalet, güvenlik, insan hakları gibi konuların ele alındığını söyleyen Bakan Şahin, bir sonraki toplantının da üç ay sonra Bursa’da yapılacağını belirterek, gazetecilerden gelen sorulara yanıt verdi.

"TERÖR OLAYLARI TÜRKİYE'NİN AB ÜYELİK SÜRECİNİ ENGELLEMEZ"

İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin’e AB üyelik sürecinde terörle mücadelede yeni dönemde Türkiye’yi ne gibi gelişmelerin beklediği soruldu. Şahin de "AB müktesebatı ve AB’ye üyelik konusu Türkiye’nin terör dahil sorunlu konularının çözümünü amaçlamakta ve sorunlu olmayan konularının da insan haklarına, evrensel standartlara ve çağdaş normlara uygun hale getirilmesini de hedeflemektedir. Terör olaylarının devam ediyor olması Türkiye’nin AB üyelik sürecini engelleyen bir gelişme olarak kabul edilmemektedir. O şekilde bir değerlendirme içinde değiliz. Tam aksine şuanda gelişen ve bugün değerlendirmesini yaptığımız pozitif gündem çerçevesinde terörle mücadele konusuna da AB ile olan müzakerelerimizde daha da ağırlık verileceğini belirtmek isterim" dedi.

BAĞIŞ: ORDU’NUN DERELERİ TÜRKÜSÜNÜ TAVSİYE EDİYORUM

AB Bakanı Egemen Bağış bir gazetecinin AB dönem başkanlığı ile ilgili, "Pozitif gündemin ilanı da önemli bir sürecin önüne geldi. 1 Temmuz’da Rum dönem başkanlığı görevini devralacak. Bu süreci Rumların bir by-pass'ı olarak görebilir miyiz?" sorusuna, "Pozitif gündemi sadece Rum yönetiminin takvimsel olarak üstleneceği dönem başkanlığını bypass olarak değerlendirmek değil Türkiye’nin AB tam üyelik hedefi yolundaki reform kararlılığını durdurabileceğini zanneden herkesi ve her türlü çarpık zihniyetin bypası olarak değerlendirmek daha doğru olur" dedi. Bakan Bağış şöyle devam etti:

"Türkiye’nin reform konusundaki kararlılığından endişe edenlerin ya da Türkiye’nin reform sürecindeki kararlılığından vazgeçirebileceğini zannedenlerin bu güzel ilimiz Ordumuzun Ordu’nun dereleri türküsünü bir kez daha dinlemesini rica ediyorum. Nasıl Ordu’nun dereleri yokuşa akmıyorsa Türkiye’nin de demokratikleşme şeffaflaşma ve zenginleşme süreci AB reform süreci geriye dönmez. Türkiye bu konuda geriye dönmez."

Bir gazetecinin "14 Haziran’da Türkiye AB karma parlamento komisyonu toplanacak. Gündem maddelerinden biri de Türkiye’de kadın konusu. Sıcak tartışma konularından biri de kürtaj meselesi. Bu konu reform izleme grubunda ele alındımı? Gelinen son noktayı nasıl değerlendiriyorsunuz? sorusu üzerine AB Bakanı Egemen Bağış, "Bugünkü toplantıda gündemimiz içinde bahsettiğiniz konu yoktu. Ama AB üyesi ülkelerde bu konuda yeknesat bir mevzuatta yok. Bazı AB üyesi ülkelerde kürtajla ilgili çok farklı kısıtlamalar var. Bazılarında daha farklı kısıtlamalar var. Bunlarla ilgili bizim bakanlık olarak bir çalışmamız var. Eğer ayın 14’ndeki toplantıda gündeme gelirse bu konuda da kendi içimizde olan farklı görüşlerin orada paylaşılmasında da hiçbir sakınca görmüyoruz" dedi.

"İÇERDEKİ TARTIŞMALARI ULUSLARARASI SEVİYEYE YÜKSELTMEDE ÇOK HEVESLİLER"

Türkiye'nin demokratik, laik, sosyal hukuk devleti olduğunun altını çizen Bakan Bağış, şunları söyledi:

"Her konu tartışılabilir. Bu konudaki görüşler oluştuktan sonra da orada görüşebiliriz. Bazı çevreler Türkiye’nin içindeki bu tartışmaları uluslararası seviyeye yükseltme konusunda çok hevesli davransalar bile, bu konuda uluslararası bir yeknesat bir uygulama yok. Dışişleri Bakanımızla birlikte dün AB’nin en üst düzey iki yetkilisi ile toplantı yaptık. Orada da bir çok konu gündeme geldi. Ama bu konu gündeme gelmedi. Çünkü AB içinde bu konuda da bir uygulama yok. İrlanda’daki kısıtlamalarla, İtalya’daki, Malta’daki, Belçika’daki kısıtlamalar arasında dağlar kadar fark var. AB’nin bu konuda bir kuralı da yok. Bu konu birçok ülkede tartışılan bir konudur. Ülkemizde de tartışılması demokrasimiz açısından iyidir. Güzel bir gelişmedir. Vakti zamanı geldiğinde birlikte değerlendiririz."

ERGİN: "HÜKÜMET ÇALIŞMALARI BİR BÜTÜNDÜR"

Adalet Bakanı Sadullah Ergin, kendisine sorulan, "Adalet müşavirlerinin atanması konusunda bir takvim var mı? Yargı ile ilgili gelişmeler değerlendiriliyor. Özel Yetkili Mahkemelerin yetkileri ile ilgili çalışmalar var. Başbakanlık'ta yapılıyor bu çalışma. Acaba Adalet Bakanlığı bu çalışmanın neresinde?" sorusuna, şöyle yanıt verdi:

"Adalet müşavirlerinin atanması Dışişleri Bakanlığı ile Nisan ayında yaptığımız bir protokolün gereğiydi. Türkiye’nin yurt dışında menfaatlerini koruma noktasında diplomatlarımızla beraber adalet müşavirlerimizde önemli bir hizmet sunacaklar. Büyük, güçlü ülkeler böyle yapıyor. Türkiye’de bu noktada önemli mesafe kat ettik. Biz atamaları görevlendirmeleri yaptık. Bu arkadaşlarımız Temmuz ayı içerisinde Dışişleri Bakanlığımızın kontrolündeki diploması akademisinde oryantasyon çalışmasına katılacaklar. 2 hafta sürecek. Onun hemen ardından da görev yerlerine gitmiş olacaklar. İkincisi, 250. Madde ile ilgili soru. Başbakanlık'ta yapıldığı söylenen. Hükümet çalışmaları bir bütündür. Bu çalışmalar şu binada bu binada yapılıyor diye bir ayrıştırmanın fazla anlamı olmadığını düşünüyorum. Yargı sistemimizi, mevzuat altyapımızı ilgilendiren tüm çalışmalarda ilgili bakanlıklar arasında koordinasyon sağlanır. Bu koordinasyonu yapmakta görevli olan da başbakanlıktır. Başbakanlığın yetkisindedir bu. Bu anlamda Adalet Bakanlığı da bu çalışmanın içerisinde kendi uzmanları ile bulunmaktadır. Bu konuyla ilgili diğer ilgili bakanlıklarımız İçişleri Bakanlığımız terörle mücadelede koordinasyondan sorumlu Başbakan Yardımcılığımız, konunun tarafı olan tüm unsurlar bu çalışmada kendi pencerelerinden katkı sunmaktadırlar. Dolayısıyla yapılanda herhangi bir olağan dışılık görmüyorum."

"TÜRKİYE'NİN TERÖRLE MÜCADELESİNE HALEL GETİRECEK BİR YAKLAŞIMDA OLMAYIZ"

Adalet Bakanı çalışmaların ne zaman sonlandırılacağı ve Özel Yetkili Mahkemelerin sadece silahlı terör örgütüne bakacağı ile ilgili soruya da şöyle yanıt verdi:

"Çok değişik nazarlardan değerlendirmeler yapılıyor. Bunların hiçbiri tek başına doğru değil. Onun için sağlıklı bir değerlendirme yapmak için biraz daha sabretmeniz gerekecek. Onun için belli bir olgunluğa geldiğinde mutlaka sizinle de paylaşılacak. Ama şu aşamada şöyle olacak böyle olacak gibi değerlendirmeler sağlıklı değil. Çünkü süreç işliyor devam ediyor. Onun içinde detay açıklamasına girmiyorum. Sizleri yanlış yönlendirmemek için. O kadar çok değişik değerlendirmeler varki, bu değerlendirmeler bile birbirini tekzip ediyor. O açıdan bunlara itibar etmeyin. Ama şunu net söyleyebilirim. Sayın başbakanımızda ifade etti. Türkiye’nin terörle mücadelesine halel getirecek bir yaklaşımda olmayız. İkincisi Türkiye’nin darbelerle, çetelerle, mafyayla mücadelesinde onu geriye götürecek bir yaklaşım içerisinde olunamaz. Bu konuda yapılan bir takım spekülatif yayınları da diğer yayınlar gibi çok sağlıklı bulmadığımı söyleyeyim. Bu konu hükümetimiz, partimiz açısından tartışmanın dışındadır. Hem terörle mücadele konusunda, hem Türkiye’nin çetelerle, mafyalarla, darbelerle, darbe girişimlerine mücadele sürecine zarar verilecek bir yaklaşımda olunmayacak. Bütün çalışmalardan sonra size sağlıklı bilgi sunacağız. Onun için parça parça değerlendirme yapmayacğız. Çalışma çok uzamaz diye düşünüyorum."

Bakanlar basın açıklamasının ardından öğle yemeğine geçti. Ardından da Kiraz Limanı Camisi’nde cuma namazı kıldı.

BAKAN ŞAHİN, HELİKOPTERE BİNEN DİĞER BAKANLARA EL SALLADI

Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin, Adalet Bakanı Sadullah Ergin ve AB Bakanı Egemen Bağış, Kiraz Limanı Cami'nde kılınan cuma namazının ardından vatandaşlarla tokalaştı. Daha sonra AB Bakanı Bağış, karayoluyla İstanbul'a gitmek üzere Samsun Çarşamba Havaalanı'na hareket etti. Bakanlar Davutoğlu, Şahin ve Ergin bir süre sohbet etti. Üç bakan bir minibüse binerek Orduspor Durugöl Tesisleri'nde kendilerini bekleyen Emniyet Genel Müdürlüğü'ne ait helikopterin yanına gitti. Ancak 3 Bakan yaklaşık yarım saat minibüsten inmeyerek kendi aralarında bir görüşme yaptı. Ardından Dışişleri Bakanı Davutoğlu ve Adalet Bakanı Ergin helikopterle Trabzon'a hareket etti. İçişleri Bakanı İdris Naimm Şahin de el sallayarak konuklarını yolcu etti. Şahin, Ordu'daki programına devam etti.