Başakşehir Belediyesi'nin Çınar Kongre Merkezi'nde düzenlediği "28 Şubat, Darbeler ve Sivil Anayasa" söyleşisine Merve Kavakçı ve gazeteci-yazar Nazlı Ilıcak da katıldı. Döneme ilişkin açıklamalarda bulunan Kavakçı ve Ilıcak 28 Şubat'ta yaşadıklarını anlattı.


Söyleşide konuşan Kavakçı, o dönemde birçok dostunun kendisinden uzaklaştığını, ancak çok anlamlı dostlar da kazandığını belirterek şunları söyledi:

"Meclise Ilıcak ile girmem önceden planlanmış bir şey değildi. Partinin içinden yetişmiş biri olmama rağmen basın beni Türkiye'ye sonradan gelmiş gibi gösterdi. Bir hukuk cinayeti işlendiği için eski bir milletvekili olmama rağmen milletvekili listesini açarsanız adımı görmeyeceksiniz. Çünkü rejim bu olayı unutmak ve tarihten kazımak istedi. Özlük haklarımdan da istifade etmedim. Bir başörtülü kadının milletvekili olması tehdit olarak algılandı. AİHM'de açtığım davayı kazanmış olmama rağmen bir dönüş olmadı. Özlük haklarımın iadesi için girişimde bulundum, ancak henüz bir cevap almadım. Oysa basında, 'bu haklarını aldı, çok paralar elde etti' diye açıklamalar oldu. Ben de bunları basından takip ediyorum."

"BAŞÖRTÜLÜ KADINLAR RAHAT BİR NEFES ALACAĞIZ"


Kavakçı, 28 Şubat sürecinin medyasında gerek kendisi, gerekse ailesiyle ilgili birçok yalanın yer aldığını öne sürdü. Başörtülü kadınların bugün de geri planda tutulduğunu ve ötelendiğini, kadınların başörtülü ve başörtüsüz diye nitelendirilmesinin içini acıttığını belirten Kavakçı, "Ne zaman ki başörtülülük ya da açıklık bizim için bir faktör olmaktan çıkar ve herkes hak ettiği için bir yere gelirse biz başörtülü kadınlar rahat bir nefes alacağız" diye konuştu. Kavakçı, eski cumhurbaşkanlarından Süleyman Demirel'in kendisini "Ajanprovokatör" olarak nitelendirdiğini öne sürerek, "Oysa Sayın Demirel beni ve ailemi çok yakından tanıyordu. Buna rağmen beni yaftalamaktan çekinmedi" şeklinde konuştu.


Demokratikleşme adına üzerine düşen görevi yapmak zorunda olduğunu, bu nedenle 28 Şubat yargılama sürecine katkıda bulunmak için şikayette bulunduğunu belirten Kavakçı, "Necmettin Erbakan'ı da rahmetle anıyorum. Eğer o gün o Meclis'te olsaydı yemin etmiş olurdum" dedi. Siyasete girmek konusunda herhangi bir partiden teklif almadığını vurgulayan Kavakçı, "Sizi Meclise almayan Ecevit'e hakkınızı helal ediyormusunuz?" sorusuna ise "O dava en yüce mahkemeye intikal etmiştir" yanıtını verdi.

GÖ (TT) (FOTOĞRAF)