Cumartesi günü saat 17.00'de oynanan Karabükspor maçının yeri ve saatinin değiştirilmesi için başvurularının reddedilmesine kulübün internet sitesinden tepki göterdiği için 21 gün cezaya çarptırılan Başkan Sadri Şener, federasyonunu yine sert bir şekilde eleştirmeyi sürdürdü.

"TAHKİM’E GİTSEM NE OLACAK, ORASI BELLİ BİR TAKIMIN KURULU"

Yurt dışında bulunan Başkan Sadri Şener, dün gece bir televizyon programına telefon bağlantısıyla katılarak çarpıcı açıklamalarda bulundu. Karabükspor maçının başka bir statta gece oynanması için federasyona başvurduklarına ilişkin taleplerinin reddedildiğini hatırlatan Başkan Şener, şöyle konuştu:

"Talebimiz reddedilince açıklama yaptık. Yeni disiplin yönetmeliğine göre başkanlar kulüp bildiri yayınladığında ceza kuruluna gidiyormuş. Gittim, 21 gün ceza aldım. Savunma yapmadım, Tahkim’e de gitmedim. Tahkim’e gitsem ne olacak ki. Orası da belli bir takımın kurulu. Türkiye’de ceza almak, zaten çok mühim değil. Ağır Ceza Mahkemesi bir takımı şike ve teşvik yaptı, diye mahkum ediyor, o takım federasyondan ceza almıyor. Biri ırkçılık yaptı diye 3 maçla geçiştiriliyor, ben de sportmenliğe aykırı konuştum diye 21 gün ceza alıyorum. Yapacak bir şey yok. Bu federasyonu seçenlerden biri de benim. Ne yapayım, söyleyecek söz bulamıyorum. Demek ki insanlar böyle değişebiliyormuş."

"BİR GÜN ONLARA ÖYLE CEZA VERİRLER Kİ ALTINDAN KALKAMAZLAR"

Maç saatlerini federasyonda Başkan vekili Ufuk Özerten’in belirlediğini de vurgulayan Sadri Şener, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Ufuk’u çok da kaale almıyorum. Ufuk’u herkes tanıyor. Bu maç günlerini o ayarlıyor. O işi iyi biliyor. Alınıyorlar, belki biraz da ayıp oluyor ama çok da ciddiye almamaya çalışıyorum. Ne yapayım yani? Ceza aldım, maçlara gidemiyoruz, takımımı dışarıdan izlemeye çalışıyorum ama yaptıkları yanlış. Bir gün onlara birileri öyle bir ceza verir ki altından kalkamazlar."

"ŞAMPİYONLUĞUMU TESCİL ETSİNLER, KUPAYI BEN YAPTIRIRIM"

Federasyonla yıldızının barışmasının şartlarını da açıklayan Başkan Sadri Şener, bu konuda şunları söyledi:

"Federasyonla yıldızımızın barışmamasının başlangıcı 2010–2011 sezonu şampiyonunun kim olduğu. Hala Fenerbahçe olduğu konusunda ısrar ediyorlar. Hakim ve hukuk, ‘Değil’ diyor, onlar ‘Fenerbahçe’ diyor. Ben Fenerbahçe’ye karşı bir insan değilim. Hakkaniyetle olacaksa tabi olsun, Galatasaray da olsun. Ama o yılın şampiyonu biziz. Neden bunu söylemekten çekiniyorlar veya neden bu işlemi uygulamaya koyamıyorlar anlamak mümkün değil. Gittikçe bu konunun ibresi düşüyor. Ben de ibresini dik tutmaya çalışıyorum. Tuttukça da ceza alıyorum. Bunu yapmaya da mecburum. Çünkü gazetelerde, televizyon programlarında bile bu konudan bahsedilmekten vazgeçildi, olağan kabul edilmeye başlandı. Yapacak bir şey yok. Mecburum demeç vermeye. Diyorlar ki Sadri Şener kupayı istiyor. Kupayı istemiyorum. Şampiyonluğu tescil edin, kupa da onlarda kalsın. Biz bir tane yaptırırız. Zor bir şey değil ki. Ya da bana niye şampiyon ilan edilmediğimi net cümlelerle izah etsinler. İkna olacağım. Ondan sonra da hiç ağzımı açmayacağım. Bizi ikna etsinler, (Ey Trabzonspor camiası, şu sebepten dolayı 2010–11 şampiyonu siz değilsiniz) desinler."

"KURULLAR FEDERASYON BAŞKANI’NA RAĞMEN KARAR VEREMEZ"

Disiplin ve Tahkim Kurulu kararlarını da eleştiren Başkan Sadri Şener, "Ben federasyon başkanı olarak Disiplin ve Tahkim Kurulu’na ne talimat verirsem oradan o çıkar. Bana öğretmesinler. Ben eski başkanım, yeni değilim. Disiplin veya Tahkim Kurulu, futbol federasyonu başkanına rağmen karar veremez. Benim 21 gün cezamı verirler bir şey olmaz, ama diğer önemli kararları federasyon başkanıyla müzakere etmeden almak zordur. Yarın onları görevden alır."

"ŞENES ABİ NE ZAMAN RADİKAL KARARLAR ALDI Kİ.."

UEFA’da da meselenin unutturmaya çalışıldığı konusunda şüpheleri olduğunun altını çizen Başkan Şener, sözlerini şöyle sürdürdü:

"UEFA’dan karar bekliyoruz. Sonra CAS’a gideceğiz. Uyutmaya çalışıyorlar ama onu da uyutturmamaya çalışıyoruz. Orada da işkillendiğimiz taraf var. Çok uzatıyorlar, yok bin sayfaymış diye. Ceza mahkemesi 11 ayda duruşmayı bitirdi, cezaları verdi. Sanki uzatılmaya çalışıyormuşlar gibi bir şüphemiz var. Ama UEFA'da da sonuna kadar mücadele edeceğiz."

UEFA Asbaşkanı Şenes Erzik’i de eleştiren Başkan Şener, şöyle devam etti:

"Şenes abi durmadan bana küsüyor. Niye böyle e-mailler atıyorsunuz, diye. Şenes abiye ne diyeyim? Bana şampionluğun verilmesi konusunda diyecek ki, (Karıştırmayın, işi uzatmayın, bu karar böyle). Şenes abi ne zaman radikal karar almıştır ki? En son Ankara’daki genel kurulda da Platini onun için ne demiş, onu anlatıyor. Aslında UEFA’nın değil kendi federasyonunun verdiği kararlar önemli. Fenerbahçe büyük camia. Ona karşı durmak da Yıldırım Demirören'in pek hoşuna gitmiyor."

"BURAK PARAYI ÇOK SEVDİĞİ İÇİN BİZE DAVA AÇMIŞ"

Trabzonspor’un federasyon, Fenerbahçe ve Galatasaray’la arasının kötü olmasını da değerlendiren Başkan Şener, şöyle dedi:

"Büyük takımlarla veya federasyonla aranın iyi olması 5 dakikalık şey. Şık demeçler verirsin hepsiyle iyi olursun. O kolay bir tarzdır. Ama mücadele etmek zordur. Bizim yapımız mücadelecidir. Diğer takımlarla veya federasyonla aramızın kötü olmasında bir kusurumuz olduğuna inanmıyorum. Fenerbahçe ile o yıl aynı puanı almakta bir kusurumuz yok. Federasyon bölümünde kupayı veya o yılın şampiyonluğunu bize vermemelerinde kusurumuz yok. Ben orada kendime kusur arayamam herhalde. Galatasaray ile de Burak transferi konusu var. Bana göre değmezdi. Koca kulüp Galatasaray. Bizimle olan dostluklarını bozmak da çok şık bir şey değildi. Burak’la artık ilgimiz yok. Onun da artık, (şu tarihlerde Trabzon’da oynadım) demesine gerek yok. Bir de dava açmış bize, parayı çok sevdiği için. O da öyle, Selçuk da öyle. Öderiz parasını, sıkıntı olmaz."

"EGEMEN SADECE PARA KONUSUNDA PROFESYONEL"

Son yıllarda Galatasaray’a giden futbolcuları da değerlendiren Başkan Şener şöyle devam etti:

"Selçuk Trabzon’da yaşamayı sevmediği için gitti. Egemen zaten profesyonel kelimesini sadece para hususunda kullanıyor. Şimdi de Fenerbahçe’ye gitti. Profesyonellik tarifinde kulüp sevgisi, kulübe sahip çıkma, o takımı tutma, renklerini sevme gibi şeyler de vardır. Egemen kardeşimizde bu yok. Sadece parasını ödediğinde o kulübün elemanı olur ve bunu da profesyonellik olarak adlandırır. Engin zaten belli. Şu anda Galatasaray’da da gündemde. Biz de diğer kulüpler kadar para veriyoruz. Geçen sezondan Burak hariç, tek bir futbolcumuza bir kuruş borcumuz yok. Tüm oyuncularımızın Galatasaray’a gitmesiyle ilgili çok şey de söylemek istemiyorum ama Galatasaray da biraz daha çalışıp oyuncu yetiştirebilir. Sadece parasıyla oyuncu almak da çok şık değil."

"BİZ BİTİRİRİZ BU SEZONU AMA FEDERASYON NASIL BİTİRECEK"

Futbol Federasyonu'nun iftar yemeğine 4 büyük kulüp ve Bursaspor başkanlarının katılmamasını da değerlendiren Başkan Şener, şunları söyledi:

"Futbol ailesi kucaklaşıyor, diye yemeğe çağırmışlar. Benim şampiyonluk kupamı versinler öyle bir kucaklayacağım ki hepsini. Ama o gerçekleşene kadar futbol ailesinin dışında tutun beni, kulübümü ve camiamı. Dirayetli bir yönetim olsaydı koşa koşa giderdi oraya kulüp başkanları."

Sadri Şener, "Bu küskünlüklerle sezonu nasıl bitireceksiniz?” sorusunu da, "Biz bitiririz bu sezonu ama federasyon nasıl bitirecek onu bilmiyorum" cevabını verdi


ÖA(TM/AÖ)