Türk futbolunun en büyük klişelerinden biridir, kaybeden hoca hep bireysel hatalarla yenildiklerini iddia eder! Belki de yıllar sonra ilk kez bu maçta hangi hoca kaybetse, bu klişeyi kullanmayı hak ediyordu. Maçta 6 gol oldu, 5 tanesi bireysel hatalardan geldi. Cenk, bizi zaten böyle hatalar yapmaya alıştırdı! Genç oyuncu bir röportajında “Neuer de, Casillas da kötü goller yiyorlar” demişti, ama kusura bakma Cenk, onlar 3 maçta bir kötü gol yemiyorlar! Galatasaray’daysa beş defansif oyuncunun üçü (Semih, Hakan ve Melo) Beşiktaş gollerinin doğrudan içindeler. Ben sarı-kırmızılı savunmayı Terim’li son 36 lig maçında bu kadar kötü gördüğümü de hatırlamıyorum. Galatasaray’ın dünkü diğer iki kötüsüne gelince... Hamit’in hazırlık kampını tam yapamamış halini Emre Belözoğlu’nun (yazı askerde geçirdiği) F.Bahçe’deki ilk sezonuna benzetiyorum. Fizik olarak yetersiz... Emre Çolak’sa yaşça küçük olmasının kurbanı oldu. İlk yarıda bir topu ayağından geç çıkardı diye sırasıyla Terim, Selçuk, Elmander, Ujfalusi ve tekrar Terim’in Emre’ye nasihat etmesi lüzumsuz ve özgüven öldürür türden geldi bana... Tabii ki bu kadar kısıtlı kadro imkânlarıyla ligin en iyi takımı Galatasaray’a karşı kora kor bir derbi oynayan Samet Hoca’nın takımı büyük bir tebriki hak ediyor. Ama bir tebrik de maçı futbolcularıyla beraber oynayan Beşiktaş tribünlerine. Gerek genç oyunculara verdikleri yerinde destek, gerek üçüncü golü yiyen takımlarına yaptıkları alkış jesti takdire şayan... En enteresan detayıysa, hem cumartesi hem de pazar Topal ve Umut’un kafalarından gelen gollerdi. Kural açık, hareketler bilinçli değil, goller yüzde yüz nizami. Buna itirazım yok. Ama FIFA’nın hentbolle ilgili kuralının değişme zamanının geldiğini, bu haliyle çağın gerisinde kaldığını düşünenlerdenim. Futbol, genleri itibariyle yeteneksizliği cezalandıran bir oyun. Umut o pozisyonda kafa vuracakken, Toraman (tamamen topa vurma niyetiyle) ayağını sallasa ve bu ayak Umut’un bacağına gelse karar (kontrolsüz hareket nedeniyle) penaltı olacak. Escude darbeyi yüzde yüz bilinçsiz yapmış olsa da, futbol kitabı özünde hataları cezalandıran bir kitap... Öyleyse Mehmet’in ve Umut’un (tamamen beceriksizlik sonucu) ellerine değen, rakipten veya çok kısa mesafeden gelmeyen toplarda cezalandırılmaları gerektiğini düşünüyorum. Tekrar ediyorum, bugünkü kitapla hakemlerin verdiği gol kararları doğru. Ama kitap değişmeli, çağa ayak uydurmalı bence...

Uğur MELEKE (MİLLİYET)