Türkiye Spor Yazarları Derneği'nin (TSYD) Antalya Club Hotel Sera'da düzenlediği 49'ncu Yıl Sporun Zirvesi Semineri'nin ikinci gününde, "Çağdaş Bir Spor Kulübünün Yönetimi Nasıl Olmalı" paneli gerçekleştirildi. Aybars Hünalp'in yönettiği oturuma konuk olarak Almanya Futbol Federasyonu Yönetim Kurulu Üyesi Ronald Kentsch, Marketing sahibi Marc Mellmich, Hellmich Marketind Danışmanı Björn Scheferling ile Ankara Barosu Spor Hukuku Kurulu Başkan Yardımcısı avukat Gurur Gaye Günal katıldı.

Avukat Gurur Gaye Günal, konuşmasında şike ve teşvik primlerine değindi. Bu kavramların Türkiye gündemine 2010, 2011 ve 2012 yılında girdiğine dikkat çeken Günal, şöyle dedi:

"Şike ve teşvik primi aslında 1945 yılından bu yana gündeme gelen, tartışılan, bununla ilgili düzenlemeler yapılan ve disiplin talimatları değiştirilen konular. Bugün tartışılmasının nedeni, Fenerbahçe'nin işin içinde olmasıdır. " dedi.

Şike ve teşvik priminin ne olduğuyla ilgili TBMM'nin bir raporu olduğunu aktaran Günal, "Şike; sporun sportif akışının dışında tarafların müsabakanın sonucunu önceden belirleyecek şekilde bir diğer tarafa ekonomik menfaat teminini sağlayacak anlaşmalardır. Şu anki mevzuat ise anlaşma yapılmasını dahi şike olarak değerlendiriyor" dedi.

Şike veya teşvikte teşebbüsün dahi yasalara göre suç sayıldığına dikkat çeken Gurur Gaye Günal, teşebbüsün ayrı bir cezalandırmaya tabi tutulduğuna işaret etti. Günal, medya mensuplarının da 6250 sayılı yasanın 22'nci maddesi hükmüne göre şikeyi özendirecek herhangi bir beyanlarının da açık şekilde suç teşkil ettiğini söyledi.

BAŞARILI KULÜP YÖNETİMİ İÇİN GEREKENLER

Başarılı bir spor kulübünün yönetilebilmesi için nelere dikkat edilmesi konusunda da açıklamalarda bulunan Gurur Gaye Günal, şöyle dedi:

"Başarılı bir yönetim için takip edilmesi gereken ana unsurlar; şeffaflık, saydamlık, sorumluluk üstlenebilme, eşitlik, devamlılık ve strateji geliştirebilmektir. Şirketlerde kısa vadeli ve günü kurtarıcı planlar yapılmamalı. Uzun vadeli planlar yapılmalı. Spor, milyon dolarların konuşulduğu pazar payı olan bir endüstridir. Her kulübün mutlaka ekonomik değerini artırmaya yönelik markalaşma, yatırım, getiri sağlayacak alanları belirleyecek plan ve stratejiyi belirlemesi gerekir. Yöneticiler makro bakış açısına sahip olmalılar. Diğer rakiplerin ne şekilde yol takip ettiklerini iyi analiz etmeli ve kendi planlarını buna göre yapmalıdırlar."

Türkiye'de yaşanan handikap ve çıkmazların en büyük nedeninin yetki devrine sıcak bakılmaması olduğunu da vurgulayan Günal, "Bir kulüp yöneticisinden çok iyi teknik adam olmasını, çok iyi transferler yapmasını, futboldan çok iyi anlamasını beklemek kulüp işletme esasları ile örtüşmüyor. Biz de kulüplerin şirketleşmesi yeni yeni gündeme geliyor. Bizim yapımız daha çok Almanya'nın yapısına benziyor" diye konuştu. Gurur Gaye Günal, stadyumların gelir kaynağı olarak görülmesi gerektiğinin altını çizerek, stadyumlarda sadece bilet satışı değil, VIP müşterilere verilen hizmetten de ek gelirin elde edilebileceği unsurların gözardı edilmemesini istedi.