"Ülkemiz futbolunun içinden geçmekte olduğu kritik süreci, Bursasporlular olarak bizler de her futbol sever gibi dikkatle takip etmeye devam ediyoruz. 10 aydır sürecin bazı evrelerinde, gerekli gördüğümüz noktalarda çeşitli açıklamalarda bulunmuş olup, bu dönemde de olanlara kayıtsız kalamayacak olan bizler, gelinen noktada bir açıklama daha yapma gereği hissetmiş bulunuyoruz.

Öncelikle, renk ayrımını bir kenara bırakarak söylemek ve altını önemle çizmek istediğimiz nokta şudur ki; gelinen noktada ülkemiz futbolunu yönetenlerin adalet anlayışı, eşitlik kültürü ile ülkemiz spor basınının tarafsızlığı konusunda soruşturmanın hangi tarafında olursa olsun herkesin ciddi şüpheleri oluşmuştur ve bize göre de bu şüpheler yerinde şüphelerdir. Tuttuğu takım sebebiyle gerekli yaptırımları uygulamaktan kaçınan ve çareyi, süreci geciktirmekte bulan kişilerin elinde yoğrulan, soruşturma kapsamında şüpheli konumdaki bir kulübün başkanının, süreci sağlıklı bir çözüme kavuşturabileceğine inanılarak TFF Başkanlığı'na getirilmesi ile bir 'trajikomik bir tiyatro oyunu' vasfına kavuşan süreç herkesin gözleri önünde gelişmiştir. Nitekim son olarak, TFF Genel Kurulu'nda değişmemesine ilişkin oy çokluğu ile karar alınan 58. Madde değiştirilmiş, TFF Genel Kurulu'nun iradesi açıkça çiğnenmiştir.

Aylar öncesinde, üstte belirttiğimiz bir konumdaki kulübün başkanını, üstelik "58. Madde değişmesin" yönünde oy kullananlar olarak, "58. Madde değişsin" görüşünün en radikal savunucularından birisi olmasına karşın TFF Başkanlığı'na getirenler, şimdi neler düşünmektedirler? Bu sorunun cevabını merakla bekliyor, verilecek cevabın ilerleyen senelerde futbolumuzu yönetmeye veya futbolumuzda söz sahibi olmaya aday olacak kişilere iyi bir ders olacağına inanıyoruz.

Bunlara ek olarak, sorma gereği hissettiğimiz birkaç sorumuz daha vardır.

Aralarında taraftarı olduğumuz Bursaspor Kulübü'nün de olduğu ve ismi gerek hukuki zeminde süren davada, gerekse Etik Kurulu Raporu'nda 'şüpheli' olarak geçmemesine karşın PFDK'ya sevk edilen bazı kulüplerin soruşturmanın içine çekilmeye çalışılmasındaki amaç nedir? İlgili kurula sevki yapılan kulüp sayısının 16'ya çıkarılmasındaki gaye, Avrupa'ya, ağır yaptırımlar uygulanması halinde oluşacak kaosun çok daha büyük olarak gösterilmesi amacı mıdır?

İçeriğine dayanılarak kararlar alınan Etik Kurulu Raporu nerededir? Henüz açıklanmamasındaki amaç nedir?

"Sahaya yansıyan/yansımayan şike" terimi ne zaman, hangi ölçü birimine dayandırılarak kullanılmaya başlanmış ve bu terim nasıl resmi nitelik kazanabilmiştir? TFF, bu ifadenin tercümesini UEFA'ya nasıl yapabilmiştir?

İradesinin çiğnendiğine tanık olan Genel Kurul üyeleri, ne zaman ve ne yönde bir tepki verecektir? Genel Kurul üyeleri, ellerinde bulunan Demirören ve yönetimini düşürme kozunu kullanacaklar mıdır?

Sürecin başından bu yana Bursaspor Kulübü'nün takındığı tavrı, sürecin hiçbir evresinde kıyısından/köşesinden de olsa takınamayan kimi Anadolu kulüpleri bu yanlışlarından ne zaman dönecekler ve hangi vakit ülke futboluna gerçek bir katkı sunmaya başlayacaklardır? Ve daha önemlisi, bu kulüplerin taraftarları gerekli tepkileri bu güne kadar neden bir türlü koyamamışlardır?

Bu sorularımızın, tüm futbolseverlerin ortak soruları olması gerektiğini düşünüyoruz. Ve bu sorularımıza, futbolun en önemli paydaşı olması gereken taraftarlarlar olarak cevap bekliyoruz."


EK(İA/Aİ)