Süheyla Kaplan- Berlin
Tekin ve CHP Yurtdışı Örgütlenmeden Sorumlu Koordinatör Ali Kılıç'tan oluşan heyet 21-22 Eylül tarihleri arasında SPD’ye destek vermek ve seçim sonuçlarını izlemek üzere Almanya’nın başkenti Berlin’e gidecek.
22 Eylül seçim sonuçlarını Berlin’deki parti genel merkezi olan Willy-Brandt-Haus’da izleyecek olan CHP heyetinin SPD Genel Başkanı Sigmar Gabriel ve Başbakan adayı Peer Steinbrück ile de biraraya gelmesi bekleniyor.
Tekin, Almanya ziyareti öncesinde yaptığı değerlendirmede, göçmenlerin Almanya’da toplumun her alanına eşit bir biçimde katılması gerektiğini , diğer ülke vatandaşlarına tanınan çifte vatandaşlık hakkının Türk vatandaşlarına da tanınmamasını şiddetle eleştirdi.
Alman muhafazakar partilerin çifte vatandaşlığa karşı olduklarını ve opsiyon modelde direndiklerini hatırlatan Tekin, çifte vatandaşlık hakkının ancak sosyal demokrasiye ve katılım hakkına inanan bir partinin iktidara gelmesiyle mümkün olabileceğini belirtti.
‘’ALMANYA’DA IRKÇILIK TAM ANLAMIYLA ÖNLENEMEDİ’’
Almanya’da ırkçılığın ve ırkçı davranışlarının devam ettiğine dair haberleri yakından takip ettiğini ifade eden Tekin, Merkel hükümetinin ırkçılığı önlenemede yetersiz kaldığını söyledi.
Tekin, ‘’Bazı kurumlar Almanya’da ırkçılığın kurumsal anlamda yaşandığını söylüyor. NSU davası ile ilgili Federal Meclis Araştırma Komisyonu’nun hazırladığı rapor Almanya’da ırkçıkla mücadele çabalarına katkı sağlayacağına inanıyorum. NSU cinayetlerinin aydınlatılmasında ‘sistematik’ anlamda bir başarısızlık olduğunu bazı Alman parlamenterler de dile getirmekte. Irkçılıkla mücadele küçük yaşta anaokullarında başlar, okulda devam eder. Bu konuda Almanya bir göçmen ülkesi ve farklı kültür ve milletleri içinde barındıran bir ülke olduğu anlayışını yaygınlaştırmalıdır’dedi.
Almanya’da uzun süreden beri yaşayan Türkiye kökenli vatandaşların seçme ve seçilme hakkının olmayışını da eleştiren Tekin, demokrasinin en önemli özelliklerinden biri olan katılım hakkından da göçmenlerin mahrum bırakıldıklarına işaret etti.
‘TÜRKİYE’NİN YERİ AVRUPA BİRLİĞİ'DİR’
Tekin, Türkiye’nin imzaladığı birçok uluslararası anlaşmalarla yerinin zaten Avrupa Birliği’nde (AB) olduğunu belirterek, hala bazı muhafazakar Alman politikacıların Türkiye’nin AB’ye tam üyeliğine karşı çıktıklarını söyledi.
AKP hükümetinin son beş yılda AB konusunda başta Kopenhag kriterleri olmak üzere insan hakları, basın ve düşünce özgürlüğü, toplanma hakkı, din ve ibadet özgürlüğü, azınlık hakları gibi konularda ‘sınıfta kaldığını’ söyleyen Tekin, AKP ile Türkiye’nin iç politikada olduğu kadar dış politikada da ‘sorunlu bir ülke haline’ geldiğini vurguladı.
‘TÜRKİYE CEZAEVLERİNDEKİ GAZETECİ SAYISI ÇİN’DEN DAHA FAZLA’
Tekin konuşmasını şöyle sürdürdü: ‘’Türkiye’de demokrasi tıkanma noktasında. Gezi olayları ile başlayan süreçte kişisel hak ve özgürlüklerin bir kez daha herşeyin üstünde olduğu anlaşıldı. Apolitik gençlik yok artık Türkiye’de. Sorunları gören, hayatına müdahale edildiğini anlayan gençlerimiz bugün demokrasi için sokaklarda mücadele etmekte, hatta hayatlarını vermektedir. AKP’nin Gezi direnişçilerine karşı aldığı önlem ne demokrasiyle ne de toplanma özgürlüğü ile anlatılabilinir. Türkiye’de tutuklu gazeteci sayısı Çin’den daha fazla. Başbakan Erdoğan kendisinin halk iradesiyle seçildiğini söylemesine rağmen, halk iradesiyle seçilmiş bir parlamenter hala cezaevinde. Tutukluluk süresinin uzunluğu ise hiçbir Avrupa ülkesiyle kıyaslanamaz durumda. Basın hükümet tarafından sıkı kontrol ve denetim altında. Adeta susturulmuş durumda. Demokrasinin bütün kurumlarıyla işlevini yitirdiği ülkemizde AB üyeliği için alınacak çok yolumuz var daha’.
‘’22 EYLÜL SEÇİMİNDE SANDIĞA GİDİN’
Son yıllarda Almanya’da sandıklara giden seçmenlerin azaldığına dikkati çeken Tekin, Alman vatandaşı olan Türk vatandaşlarının sandıklara gidip mutlaka oy kullanmaları gerektiğini ve her oyun demokrasi için önemli olduğunu söyledi.
„KILIÇ: ÇÖZÜM SANDIĞA GİTMEKTİR“
Kılıç ise, 22 Eylül Almanya seçimlerinin göçmenler için bir çözüm olduğunu belirterek, Türk vatandaşlarının oylarını „kardeş parti“ konumundaki SPD'ye vermeleri konusunda çağrıda bulundu.
Birlik partilerinden olusan koalisyon hükümetinin göçmenlerin sorunlarını şu ana kadar çözmede yetersiz kaldıklarını söyleyen Kılıç, uzun süreden beri burada yaşayan, vergi ödeyen, Almanya'nin ekonomik refaha ulaşmasında büyük emeği olan Türk vatandaşlarının yerel seçimlerde seçme ve seçilme haklarının olmayışını eleştirdi.
