Bozkır, Fransa Ulusal Meclisi AB Komisyonu'na hitaben bir konuşma gerçekleştirdi ve soruları yanıtladı. Bakanı Bozkır Paris'ten ayrılmadan yerel Türk basın mensupları ile bir araya geldi. Avrupa Birliği Bakanı ve Başmüzakereci Bozkır, "Fransa'da Türkiye ile ilgili maalesef bazı yanlış algılar oluşmuş vaziyette. Bunları da düzeltmenin tek çaresi uzun uzun konuşmak, anlatmak, sorulara cevap vermek ve bu algıyı değiştirmek herşeyin başında yer alıyor. Sanıyorum bugünki AB Komisyonundaki temaslarımada biraz olsun bu sorular vasıtasıyla algıyı değiştirmek için imkan bulduk.
AB Bakanı Harlem Desir'le çok yararlı bir görüşme yaptık. Görüşmemizde hem Türkiye'de gerçekleştirdiğimiz AB ile ilgili önemli adımları açıklama fırsatı buldum. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Fransa'ya yapacağı ziyaret ve François Hollande ile yapacağı görüşme hakkındaki beklentilerini dile getirdim. Özellikle Fransa'nın sorumluluğunda olan ekonomi ve para politikalarıyla ilgili 17. faslının açılması talebimizi ilettik. Fransa, 23 ve 24. fasıllar, 15. enerji faslıyla ilgili olarak endişelerinin olmadığını ifade etti. Önümüzdeki günlerde bunu değerlendirecekler ve Cumhurbaşkanımızın ziyareti sırasında da bu fasılların ne şekilde tecelli edeceklerini birlikte öğrenmiş olacağız.
"KOBANİ'DE YAŞAYAN 200 BİN KİŞİ ŞU ANDA TÜRKİYE'DE"
Kobani konusu nereye gittiysem, sorulan ve gündeme getirilmeye başarılmış bir konu. Irak'ın yarısından fazlası terör örgütü tarafından işgal altındayken sadece Kobani'yi görüşmenin yanlış olduğunu anlattım. Türkiye'nin bu konuda ne düşündüğü giderek anlaşılmaya başlamıştır. Kobani'de 138 bin kişi ilk kapının açıldığı gün Türkiye'ye gelmiştir. Kobani'de yaşayan 200 bin kişi şu anda Türkiye'dedir. Çoğu Avrupalının bu gerçeği bilmediğini müşahade ediyorum. Sanki Kobani'de hala siviller yaşıyor ve bunlar ölüm tehlikesiyle yaşıyor, Türkiye birşey yapmıyor şeklinde bir algı oluşturulmuş vaziyette.
"TÜRKİYE'NİN TARİHİNDE UTANACAĞI HİÇBİR BÖLÜM YOKTUR"
1915 cereyan etmiş olaylarla ilgili olarak kararın siyasetçiler tarafından verilmemesini arzu ediyoruz. Bir siyasetçi tarihçinin yerini alamaz. Tarihçilerini oluşturduğu akademisyenlerin komisyonunu biz teklif ettik. Bu komisyonun ister Fransız olsun, Kanadalı olsun, Ermeni olsun Türk olsun tarihçilerden oluşmasını kabul edeceğimizi söyledik. Eğer bu komisyon çalışmaları sonunda Türkiye, Ermenistan, Chicago, Boston'daki arşivlere bakıp böyle bir karar verirse biz bunu kabul edeceğimizi söyledik. Bunu söyledik ama bu komisyonu bir türlü kuramıyoruz. Çünkü bunun sonucunu herkes biliyor. Bunun sonucunda ne çıkacağını bildikleri için de bu komisyon kurulamıyor. Biz bu kadar yıldır savunduğumuz, inandığımız her konuda olduğu gibi bu konuda da aynı tutumuzu devam ettiriyoruz. Türkiye'nin tarihinde utanacağı hiçbir bölüm yoktur. İnşallah önümüzdeki yıl Türkiye'ye dünya barışına zarar verecek bir gelişmeyle devam etmez, ben buna ihtimal vermiyorum. Çünkü Türkiye güçlü bir ülkedir. Türkiye'ye artık uzaktan fiske vurulacak dönemler geride kalmıştır. Türkiye ağır siklet boksörüdür ufak darbelerle yıkılacak bir konumda değildir. Ağır sıklet boksörünün de yumruğu ağır olur. “
