Bugünlerde hastalıkların pençesinde uğraşan, ölümle yaşam arasında ince bir çizgide gidip gelen şair Özer Meral, 79 yaşına Buxtehude'de kaldığı yaşlılar bakım yurdunda sessiz sedasız girdi.

79 yaşına girdiğinde yanında onun "kelebek" diye adlandırdığı kadim arkadaşı, Müeddet Türkeli ve birkaç yakın dostu vardı. 

Bundan bir süre önce kaldığı evde yere düşen ve ayağa kalkamayan Özer Meral, çaresizlik içersinde yerde kıvranırken, yakın dostlarının ortak çabaları sonucu acil servise haber verilerek, kapısı kırıldıktan sonra ilk mudahale yapılarak, Wilhelmsburg'taki acil servise kaldırılmıştı.

Uzun süre Wilhelmsburg'taki klinikte yoğun bakım ünitesinde kaldıktan sonra, önce Harburg'taki hastahaneye rehabilitasyon tedavisine, daha sonrada şuanda kaldığı yaşlılar bakım yurduna yerleştirilmişti.


Şu günlerde şairin hal hatırını 
soran, kapısını açan, Türkiye'de yaşayan kardeşi Özgür, yengesi, gazeteci dostları ve birkaç seveni var. İnsanlar düşmeye görsün birkez???  An gelir yanında kimseyi göremezsin. Çok değil bundan beş yıl önce Özer Meral 75'inci ve 50. sanat yılını dost ve arkadaşlarıyla birlikte görkemli bir şekilde kutlamıştı.   



Konya/Ereğli'de bundan birkaç yıl önce benim ve birkaç Ereğlili dostların girişimiyle, adı bir sokağa verilen, kültür ve edebiyat 
alanında bir çok ödüle layık görülen, bir dönem turizm sektöründe bir dünya markası olan Öğer Türk-Tur'un o noktaya gelmesinde büyük emekleri olmuştu. Birçok sivil-toplum örgütünde yöneticilik yapmış olan şair Özer Meral bugünlerde kendini yanlız ve kendi kaderine terkedilmiş duygusu içersinde hissediyor. Kısacaca ifade edecek olunursa, eski dostlarının yakın ilgisini bekliyor.

Eşiyle yaşadığı ayrılık sonrası geçirdiği felç sonucu beş yıl işlerini takip edemeyerek iflas eder. Sonraki yıllarda kendi deyimiyle, mutsuzlar sokağında, 4. katta 2 odalı bir evde  tek başına yaşamaya başlar. Yıllarca yanında çalıştığı ve Türkiye'den onun isteğiyle her şeyini bırakıp geldiği, Vural Öğer 'den vefasızlık örneği yaşadığına yer verir. Bırakalım bir telefon etmeyi, bu zor günlerinde hal hatırını sorup geçmiş olsun dileğinde dahi bulunmadığını üzülerek dile getirir.  " Hayat böyle bir şey işte. Biranda kendini kulanılmış, bir limon gibi  sıkılmış, ve  bir köşeye atılmış hissedersin " diyor şair Özer Meral. Adeta hayata ve insanlara sitem edercesine.....  




YÜREĞİNDEKİ PAYLAŞMA DUYGUSUNU HİÇ KAYBETMEDİ


"Kişiyi bir ömür boyu göreceksiniz ki, portresini çekebilirsiniz " diyor ünlü fotoğraf sanatçısı Albert Stickens


Ben fotoğraf sanatçısı değilim. Ama gördüğüm kadarıyla şair Özer Meral yaşamın bütün erdemliliğini, insanın bütün onurlarını hayata " Meral Armadası " olarak yansıtabilmiş, az sayıdaki çok güzellerden birisidir. Yaptığı çalışmalarla hala gündemde kalan, iz bırakan, güzel insan, can dosta selam olsun!!!

Rahatsızlığı nedeniyle belki kendisi hakkında yazılan yazılardan, yapılan yorumlardan haberi olmayabilir. Ama ben  kendisiyle yakından ilgilendiğimi, sağlığıyla ilgili kaygı duydugumu duyurmak istiyorum. Kendisiyle beraber başta Hamburg el ele engelliler derneğinde olmak üzere, Hamburg şiirseverler ve şairler platformundaHamburg Gönüllüler dayanışma grubunda, çok güzel  çalışmalara birlikte imza attık, beraber yürüyüp, yol arkadaşlığı, kader birliği yaptık.. 



Kendi sağlığı iyi olmamasına rağmen, o hala yüreğinde paylaşma, yardımlaşma duygusunu, koruyup yaşatan bir cevher olarak, bir şeyler yapabilmenin hala tatlı telaşı içersindedir. Derneksel çalışmalarımızda, o hep derneğe yeni üyeler kazandırıp, yaptığımız etkinliklerle ilgili bizimle beraber dolaşıp, insanları etkinliklere seferber etmeye çalışmıştı. 


O hala bitmek bilmeyen enerjisini, içindeki bitip tükenmeyen insanlık barutunu güzellikler yönünde kullanmaya çalışıyor. 
Belki kalan, ömrünün son 100 metresini insanlık için koşuyor.  Değerli şairlerimizden rahmetli Can Yücel'in deyimiyle, "Aşk olsun sana çocuk aşk olsun Bu bitmek tükenmek bilmeyen enerjiyi nerden alır bilemeyiz ama, bildiğim bir şey, o  yaşadığı sürece, yüreği insanın güzelliğinden, şiirden, paylaşımından, doğruluktan yana çarpmaktadır. 

İYİ Kİ VARSIN SEN GÜZEL İNSAN!!! 

Evet iyi ki seni tanımışım, iyi ki varsın. Seni Cahit Külebi'nin şiirinin şu sözleriyle tanımlayabiliriz." Sen Türkiye gibi aydınlık ve güzelsin " Yıldız olmak başka, sönmüş gezegen olmak başka şey. Sen her zaman çevreni aydınlatan bir yıldız olarak çevrene ışık veriyor, umut aşılıyorsun.. 

Yanlızlık paylaşılmaz diyor. Özdemir Asaf " Yanlızlık paylaşılsa yanlızlık olmazBen nezaman günlük yaşamın içindeki koşuşmalardan, geçiktirilmez denilen sanılan, ya da gercekten öyle olan günlük işler, irili ufaklı kaygılar içinde " Yanlızlık" duygusuna kapılsam, yanlızlığımı paylaşacak" bir dost limanı arasam, aklıma hemen şair Özer Meral gelir!!! Evet dost " Şiirini yazmalıyız senin/ Yağmur sıcağı kuşların bütün kanatlarında 

O insan sevdalısı bir yürektir. 



O güzellik, Erdem, Onur, Emek demektir!!! O aşka aşık şair bir kişiliktir. O Mustafa Kemal'in aydın yanına sevdalı bir yürektir. 
O insan sevdalısı, o aşka aşık kişilik şimdilerde kaybolan bir düşün suskunluğunda, yorgun yürek gibidir. O rahatsızlığına rağmen, yaşadığı düş kırıklıklarına rağmen, hayattan umudunu kesmeyen, "Ayrılıktan zor belleme ölümü " sözünü kendine destur edinen bir kişiliktir. 

Güller arasından aldılar bir sabah erken. Ben güllerle geçinir gibi yıllarımı acılarla geçirdim. Yağmur gibi hüzünlerle yaşadım. Sevdiklerimi kaybettiğimde yüreğimi kan gülleriyle dağladım " der gibi hayata zaman zaman sitem eder gibidir. . Gün artık sevgili şair özer meral'in yorgun yüreğini taşıma günüdür. 

Gün yaşarken o güzel insanı onure etme, hakettiği değeri kendisine verme günüdür. Gecenin gülüşünde açan çicekler gibi, ben Özer Meral'i yaşadığı son dönemlerinde mutlu görmek istiyorum.


Ey güzel insan! Unutma yanlız değilsin! Senin yorgun yüreğinle beraber çarpan, arkadaşların, dostların ve sevenlerin var... 

Yüreğim sende rehin kalsın " sevgili Özer abim... Doğum günün kutlu olsun!!!