Halk TV’de dün akşam yayınlanan, Gökmen Karadağ’ın sunduğu “Açıkça” programında, koronavirüse karşı hazırlıkları devam eden aşı çalışmaları için dikkat çeken ifadeler kullanıldı.

“AŞI BU İŞTE KESİN ÇÖZÜM DEĞİL”

Programın konuğu, CHP’nin hekim olan Milletvekili Mustafa Adıgüzel, koronavirüse karşı aşının kesin bir çözüm olmayacağını öne sürdü. Adıgüzel, Gökmen Karadağ’ın “aşı bir umut mudur” sorusuna şöyle yanıt verdi:

“Aşı bu işte kesin çözüm değil. Hastalığı geçiren kişilerin, 3,6 ve 8 ay sonra, bağışıklığının giderek bittiğine şahidiz. Bu şekilde takip ettiğimiz hastalarımız var. Canlı virüsle geçirilen hastalık 6 ay bağışıklık bırakıyorsa, ölü virüs parçasıyla oluşturulan aşı şeklindeki bağışıklık daha az bağışıklık bırakacaktır. Korona virüsün, grip virüsündeki gibi sürekli kendisini değiştiren bir formu var. O yüzden o aşıyı belirli aralıklarla tekrar etmek gerekecek. Bu sebeple kesin çözüm olmayacak. Yani virüsü geçirmiş, sonra tekrar virüse yakalanan siyasetçiler var. Dolayısıyla bu aşıya bu kadar bel bağlamamak lazım.”

Odatv'deki habere göre CHP’li Mustafa Adıgüzel konuşmasının devamında “bir de aşının şöyle bir tarafı var” diyerek sözlerine şu ifadelerle devam etti:

“Aşının yan etkileri de bilinmiyor. Geçmişte böyle şeyler oldu. Aşıya ulaşmada da ciddi sıkıntılar var. Bunun finansmanı da sıkıntı.”

Bunun üzerine Gökmen Karadağ yapılan aşı çalışmalarının yönteminden söz etti ve Adıgüzel’e aşı çalışmalarını sordu. Adıgüzel aşı çalışmalarına ilişkin ise şunları söyledi:

“Aşıların sahada uygulandığında ne cevap vereceğini bilmiyoruz. Bu genetik yapısını sürekli değiştiren bir virüs. Hatta salgının başından bugüne mutasyona uğradı. Yani kendisini değiştiriyor. Grip aşısı oluyorsunuz, bir yıl niye bir daha oluyorsunuz? Çünkü kendisini değiştiriyor. Bu bir kızamık değil, suçiçeği değil. Onları bir kere geçiriyorsunuz, sonra ömür boyunca bağışık kalıyorsunuz. Çünkü kendisini değiştirmiyor. Ama özelikle grip ve koronavirüs, çok sık kendisini değiştiren bir formu var. Dolayısıyla buna aşıyla bir çözüm üretmek, yüzde yüz buna çözüm anlamına gelmiyor. Bu sebeple de biz tam kapatma diyoruz.”