FT, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın 16 Nisan anayasa değişikliği referandumunda beklediği kadar yüksek oy alamamasından dolayı 'sarsıldığını' öne sürerek, bunun üzerine AKP'nin yönetim kadrosu ve politikalarında radikal değişikliklere gittiğini belirtiyor.

FT, Başkanlık Sarayı'nda "iktidarda geçen 15 yılın ardından parti ile destekçileri arasındaki romantik ilişkinin tutkusunu yitirmesinden korkulduğu" yorumunu yapıyor.

FT'nin haberine göre, AKP'deki il ve ilçe teşkilatlarında başlayan değişim, belediye başkanları ile milletvekillerine de uzanması bekleniyor:

"Ama aynı zamanda bu süreç, Gülen hareketi ile bağlantılı olanların sessizce ayıklanması için de kullanılacak. AKP yetkililerine göre, bunlara ek olarak Erdoğan'a yeterince sadık görülmeyenler ve adı yolsuzluğa karışanlar da ayıklanacak."

FT, partideki bu revizenin katalizörünün, 16 Nisan'daki anayasa değişimi referandumunun kılpayı kazanılması olduğu yorumunu yapıyor.

'Özellikle genç seçmeni çekecek yeni yollar aranıyor'

Haberde, Türkiye'de 18-25 yaş arası 8 milyon seçmen bulunduğu ve bu gençlerin 16 Nisan'daki anayasa değişikliği referandumunda "hayır" oyu verdiği hatırlatılarak, AKP stratejistlerinin şimdi özellikle bu gençleri partiye çekmenin yollarını aradığı yorumu yapılıyor.

Ancak FT'ye göre yapılan bu değişiklikler, hamilik ağına dayanan sistemde bazı ihtilafların doğmasına da neden olabilir.

Gazeteye konuşan ancak isminin yazılmasını istemeyen bir AKP'li, "Herkes birinin adamı. Bakanlar kendi bölgelerinin il başkanlarını korumaya çalışıyor" diyor.

AK Parti 16 yaşında posteri önünde iki kadın

"AKP farklı kesimleri birleştirici özelliğini kaybetti"

Haberde ayrıca, gerek parti içinden gerekse de muhaliflerden AKP'nin en büyük sorununun bir zamanlar sahip olduğu tek çatı altında birleştirici olma özelliğini kaybettiği eleştirilerinin yapıldığı vurgulanıyor.

Gazeteye konuşan bir AKP'li, Erdoğan'ın kendisi dışındaki herkesin kusurlarını görmesinden şikayet ediyor:

"Merak ediyorum; Erdoğan gece yatağa girdiğinde hiç 'Acaba ben de yorulmuş olabilir miyim?' diye düşünüyor mu... Ama bu soruyu bizim sormamıza izin verilmiyor".

"Parti içinden 'meydan okuyan' olmaz"

FT'ye göre, parti içinde hoşnutsuzluk olsa da, Cumhurbaşkanı Erdoğan'a yönelik bir meydan okumanın olması beklenmiyor.

Gazeteye konuşan araştırmacı Emre Çalışkan, "Parti üyeleri Erdoğan'ın gücü elinde tutmasından memnun değil ama Erdoğan'ın devam eden geniş halk desteği, eleştiriye çok az yer bırakıyor" diyor.

Erdoğan ile selfie çekenler

Ancak FT'ye göre tüm bunlara rağmen Erdoğan'ın başının asıl dertte olduğu yer iç değil, dış siyaset:

"Erdoğan, ekonomik büyümeyi sürdürmek, Suriye'deki savaşın etkileriyle mücadele etmek ve hem Avrupa hem de ABD ile ilişkilerde yaşanan sarsıntıları idare etmek zorunda.

"Fonda bunlar olurken, Erdoğan'a kabinesinin bazı üyelerinden erken seçim çağrısı yapıldı. Erdoğan bunu reddetmiş olsa da, uzmanlar ekonomi istikrarlı olursa gelecek yılın sonunda seçim yapılması çağrısında bulunabileceğini söylüyor." (BBC)