Uluslararası Basın Enstitüsü (IPI) tarafından yapılan yazılı açıklamada şöyle denildi:

"Türkiye Anayasası, basın özgürlüğüne ve ifade özgürlüklerine dair hakları açık bir şekilde tanımaktadır. Türkiye aynı zamanda, benzer bir şekilde bu hakları tanıyan Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'ne imzalayan ülkelerden biridir. Ancak uygulamada, AKP liderlerinin, medya üzerinde baskı kurmak ve kendilerini eleştirenleri susturmak için devletin gücünü sistematik bir biçimde kullanmaları sebebiyle geçtiğimiz 12 yıl boyunca her iki hakka da duyulan saygı, sürekli olarak azalmıştır. Devlet gücünün bu şekilde kötüye kullanımı son aylarda, kesinlikle birbirinden bağımsız düşünülmemesi gereken iki olayla etkileyici biçimde ortaya konuldu: Cumhuriyet'in iki yöneticisinin Türk istihbarat kurumunun Suriye'de dinci isyancıları silahlandırdığını öne süren haberleri nedeniyle terörizm ve casuslukla suçlanıp hapsedildikten sonra haklarında dava açılması ve 2016'nın Mart ayında Zaman medya grubu ve Cihan haber ajansına devlet tarafından el konulması. IPI üyeleri Türkiye'deki yetkilileri, ülkenin anayasasını korumak için ettikleri yemine uymaya ve Anayasa Mahkemesi'nin Cumhuriyet yöneticilerinin serbest bırakılmasını da kapsayan, insan haklarını yücelten kararlarına saygı duymaya çağırır. Üyeler aynı zamanda yetkilileri, çalışmalarının sonucu olarak hedef alınan bütün gazetecilere ve Cumhuriyet'in yöneticilerine karşı davaları acilen düşürmeye ve aynı zamanda gazetecilik faaliyetinde bulundukları için şu an hapiste olan bütün gazetecileri serbest bırakmaya çağırır.

IPI üyeleri bir sonraki aşamada makamları, yasal düzenlemelerin muhalifleri cezalandırmak ve hükümeti eleştirenlere ağır baskı uygulamak için istismar edilmesine, özellikle de terörle mücadele ve hakaret yasalarının kötüye kullanımına son vermeye ve haberciliği etkilemek için gazetecilere baskı uygulamaktan kaçınmaya çağırır. Son olarak IPI üyeleri, anayasa değişikliği hususunda Türkiye'yi ve halkını, ülkeyi basın ve ifade özgürlüğünü koruma hususundaki taahhütlerini yerine getirmekten alıkoyacak veya vatandaşlarının seçimlerde sağlıklı tercih oluşturmalarını mümkün kılan haber ve bilgiye erişme hakkını ve yöneticilerinin hesap verebilirliğini engelleyecek önerileri onaylamamaya kararlılıkla çağırır."