Alman Frankfurter Allgemeine Zeitung (FAZ) gazetesinde yer alan haberde DİTİB’in  ( Diyanet İşleri Türk İslam Birliği) zehirli propagandaları ile Almanya’da yaşayan Türk toplumunu ayrıştırdığı öne sürüldü.

FAZ’de Regina Mönch adlı gazeteci tarafından ‚ Küçük şehitler’ başlığı ile yayınlanan  haberde Türk devletinin Diyanet’e bağlı camilerini maşa olarak kullandığı, camilerde görev alan imamların Ankara tarafından yönlendirildiği, onlara casusluk yaptırıldığı ve çocukların ise savaş kışkırtıcılığında kullanıldığı yazıldı.

Haber-yorum yazısında şöyle denildi: ‚ Türk devletinin gücü Almanya’daki DİTİB camilerine kadar uzanıyor. Türk devleti DİTİB’e ait camikeri maşa olara olarak kullanıyor. Casusluk yaptırıyor, çocukları savaş kışkırtıcılığında kullanıyor. Buna artık müsaade edilemez. ‘

DİTİB CAMİLERİ ZEHİRLİ PROPAGANDALARIYLA TOPLUMUMUZU AYRIŞTIRMAKTADIR

DİTİB’in Almanya’da dinlerarası diyaloğu savunmak gibi bir işlevinin olduğu hatırlatılan yazıda şöyle denildi: ‘ Oysa DİTİB camileri Ankara’dan yönlendirilmekte ve din ataşeleri ve atanan imamlar  aracılığıyla propaganda yerleri haline gelmiştir. 

DİTİB aynı zamanda Almanya’daki Radyo-Televizyon Üst Kurulu’nda yer almakta ve Almanyadaki üniversitelerde din derslerinin içeriğini belirlemektedir. DİTİB Almanyalı Türkleri ve toplumumuzu zehirli propagandaları ile daha da ayrıştırmaktadır. Buna izin verilmemeli.’

Bilindiği gibi Yeşiller Partisi eski Eş Başkanı Cem Özdemir Diyanet’e bağlı kuruluşların Almanya’daki okullarda din dersi vermesine karşı. Özdemir , DİTİB’in siyasi bir kuruluş olduğunu ve doğrudan Ankara’dan direktif aldığını düşünüyor.

 Resmi kayıtlara göre DİTİB’in Almanya’da 900 dernek-camisi var. Sol Parti tarafından yöneltilen soru önergesine verilen yanıtta, Türk Büyükelçiliği’nin verdiği verilerden hareketle, Diyanet tarafından gönderilen 665’i beş yıllık, 159’u iki yıllık olmak üzere, toplam 824 imam DİTİB bünyesinde görev yapıyor. Bu da  her cami-dernekte Türkiye’den gönderilen bir görevlinin olduğu anlamına geliyor.

İmamların dernek faaliyetleri ve kararları üzerinde büyük bir etkiye sahip olduğu biliniyor.

Almanya’da Türk-İslam çizgisinde bir “devlet cemaati” oluşturmak olan DİTİB’in yarı-resmi bir devlet örgütü olduğu Türkiye kökenliler tarafından çoktan biliniyor. Bu durum pek çok kez değişik vesilelerle Alman basınında da yer aldı.

Ancak Almanya’da federal ve eyalet hükümetleri, bütün bunları bildiği halde bir “devlet cemaati” olan DİTİB’i “sivil toplum örgütü” düzeyine indirgeyerek maddi ve siyasi olarak destekledi.

Bugün DİTİB, Alman vakıflarından ve bakanlıklarından “Entegrasyon”, “Almanca kursu”, “Eğitim”, “Kadınlara Yardım” adı altında önemli maddi yardımlar alıyor. Siyasi olarak ise davet edildiği İslam Zirvesi/Konferansı ve Uyum Zirvesi’nde Alman devleti nezdinde gerekli desteği görüyor.

Süheyla Kaplan / Avrupa Postası