2001 yılında yürürlüğe giren yönetmelikle 13 kişiden oluşan Basın Kartları Komisyonu, 15 kişiye çıkarıldı ancak Türkiye Gazeteciler Federasyonu ve İzmir Gazeteciler Cemiyeti’nin komisyondaki temsilleri kaldırıldı. Son değişiklikle Türkiye Gazeteciler Sendikası’nın üç temsil hakkı da bire düşürüldü.

GAZETECİLERE ÖZGÜRLÜK PLATFORMUNDAN TEPKİ


Bu değişiklik gazeteci örgütlerini ayağa kaldırdı. 94 bileşenden oluşan Gazetecilere Özgürlük Platformu (GÖP) yaptığı açıklamada, "Bu değişiklik basın kurumlarından ve temsilcilerinden habersiz,  basın kartları komisyonu toplanmadan, komisyon üyelerinin bilgisi olmadan, onların görüşü alınmadan, meslek örgütleri yok sayılarak gerçekleştirilmiştir" dedi.


GÖP'ün açıklamasının şunlar aktarıldı:

"Yine görüyoruz ki; Basın kartı komisyonunda olan görev, Basın Yayın Genel Müdürlüğü’nün inisiyatifine bırakılmıştır.Özetle; Basın kurumlarının ve temsilcilerinin üstüne siyasi erk çıkarılmıştır. Kaldı ki, bu değişikliğin zamanlaması da yanlıştır.Türkiye, 7 Haziran’dan bu yana, istifa etmiş bir hükümetle yönetilmeye çalışılırken üstelik de seçim hükümeti kurulurken, böylesine bir “oldu-bitti” değişikliği kabul etmemiz olanaksızdır. Aceleye getirilen yeni yönetmeliğin gerekçesini anlamak hiç de zor görülmüyor.

Teamüllere göre bu güne kadar, basın kartı komisyonundan meslek ilkeleri ışığında geçirilen kararlar kabul görürdü.  Oysa şimdi, sorumlu bakanın ve Basın Yayın Genel Müdürlüğü’nün etkinliğinde bu çalışmaların yürütüleceği anlaşılmaktadır.

Bu yönetmeliğin amacının keyfi sarı basın kartı dağıtımı olacağı açıktır.Gazeteciyi en iyi gazeteciler tanır. Yanlış ve haksız uygulamalara yol açmamak için makyajlı şekilde ve torba yasa tekniği ile bu “oldu-bitti”ye son verilmesini ivedilikle istiyor, medyadan siyasi ağırlığın elini çekmesini talep ediyoruz."

TGF: YENİ YÖNETMELİK YOK HÜKMÜNDEDİR

TGF de yönetmelik değişikliğine sert tepki gösterdi. "İktidara uygun ve demokrasiye aykırı bir değişiklik yapıldı" denilen Türkiye Gazeteciler Federasyonu Genel Başkan Vekili Yılmaz Karaca tarafından yapılan açıklamada şöyle denildi:

“Basın Yayın ve Enformasyon Genel Müdürlüğü ‘tarihi” bir yönetmelik değişikliğine imza attı! 94 gazetecinin sürekli basın kartını onaylamamak için yaklaşık 9 aydır toplanamayan komisyon kısa bir süre önce ‘yoğun başvuru’ gerekçesiyle ertelenmişti. Bu yönetmelik değişikliği ile birlikte ertelemenin asıl amacı da ortaya çıkmış oldu. Bu değişiklik tamamen siyasi bir karardır ve iktidarın devletin kurumlarını ‘dizayn’ etme amacının somut bir göstergesidir. Basın Kartları Komisyonu’nda bir üye ile uzun yıllardır temsil edilen Türkiye Gazeteciler Federasyonu ve dolayısıyla Anadolu Medyası son değişiklikle birlikte yok sayılmıştır. Komisyonunun üye sayısı 13’ten 15’e çıkarılmış fakat içi boşaltılmış, komisyondaki muhalif görülen isimler ve kurumlar sistem dışına itilmiştir.Basın Kartları Komisyonu’nun bu üye yapısı iktidarın ve onun emrindekilerinin tek ses istediğinin bir göstergesidir. Devletin bütün kurumları ‘dizayn’ ediliyor, dik duruş sergileyenler, kendilerinden olmayanlar birer birer yok ediliyor. Bu büyük bir demokrasi ayıbıdır.

Demokrasinin, çok sesliliğin, farklı düşüncenin teminatı olması gereken siyasi iktidar ve onun emrindekiler ne yazık ki demokrasinin kökünü kazıyorlar. Türkiye Gazeteciler Federasyonu olarak, 76 basın meslek örgütünü ve federasyona bağlı 20 binden fazla gazeteciyi yok sayan bu kararı kabul etmemiz mümkün değildir. Giderayak, adeta yangından mal kaçırır gibi hiçbir kuruma danışmadan hazırlanan bu yönetmelik bize göre ölü doğmuştur ve yok hükmündedir. TGF olarak avukatlarımız aracılığıyla konuyu bugün yargıya taşıyoruz. Kamuoyuna saygılarımızla duyurulur.”

İGC: TEK KİŞİLİK KOMİSYON, DEVLET GÜDÜMÜNDE GAZETECİLİK İSTEMİYORUZ!

Başbakanlık Basın Yayın ve Enformasyon Genel Müdürlüğü’nce Basın Kartları Yönetmeliği’nde “apar topar” yapılan değişikliğe sert bir tepki de İzmir Gazeteciler Cemiyeti’nden geldi. İGC tarafından yapılan açıklamada, tek adam yönetiminin ve devlet tekelinde gazeteciliğin yeni Basın Kartları Komisyonu’nda meşrulaştığına dikkat çekildi.

Basın Kartları Yönetmeliği’nin 14 yıl aradan sonra sessiz sedasız değiştirilmesinin ardından İzmir Gazeteciler Cemiyeti Yönetim Kurulu üyeleri olağanüstü toplantıda bir araya geldi.

İzmir Gazeteciler Cemiyeti Yönetim Kurulu, Basın Meslek Örgütleri’nin görüşüne başvurmadan adeta yangından mal kaçırır gibi hazırlanan ve bugün yayımlanan Basın Kartları Yönetmeliği’nin devlet tekelinde ve tek sesli olarak gazetecilik yapılmasının önünü açtığını söyledi.

İGC Başkanı Misket Dikmen ve yönetim kurulu üyelerinin tam kadro hazır bulunduğu toplantıya, Basın Kartları Komisyonu üyesi ve Türkiye Gazeteciler Sendikası İzmir Şubesi Başkanı Halil Hüner de katıldı. Yeni yönetmeliği tartışan İGC yönetim kurulu üyeleri,“Türkiye’nin en köklü ve etkin basın meslek örgütlerinden biri olan İzmir Gazeteciler Cemiyeti’ni yeni yönetmelikle yok sayan anlayışı ve uygulamayı bizler de yok sayıyoruz. Bu antidemokratik değişikliği protesto ediyor ve yönetmeliğin iptali için yasal işlemleri derhal başlatıyoruz” dedi.

SİYASİ BİR HAMLE VE DAYATMA

Olağanüstü toplantının ardından açıklama yapan İzmir Gazeteciler Cemiyeti (İGC) Başkanı Misket Dikmen, “Basın Kartları Yönetmeliği’nde yapılan değişiklikler gazetecilerin aleyhinedir. 13 kişiden oluşan Basın Kartları Komisyonu 15 kişiye çıkarılmış ancak gazetecilerin temsil oranı 3’te 1’e düşürülmüştür. Bunun yanında bütün komisyon üyelerinin belirlenmesi de BYEGM Genel Müdürü’nün iki dudağı arasına bırakılmıştır. Bu oluşum demokratik bir yapı değildir. Tamamen dayatma ve ‘biz yaptık oldu’ mantığıdır. Basın Kartı, meslek örgütlerince oluşturulacak devletten bağımsız özerk bir komisyonca verilsin” diye konuştu.

Yönetmelik değişikliğinin siyasi bir hamle olduğunu ifade eden Başkan Dikmen, gazetecilerin antidemokratik bir uygulama ve dayatmayla karşı karşıya olduklarını söyledi. İGC Başkanı Misket Dikmen, şunları söyledi:

“YASAL MÜCADELE BAŞLATILACAK”

“Başbakanlık Basın Yayın ve Enformasyon Genel Müdürlüğü’nce Basın Kartları Yönetmeliği adeta yangından mal kaçırır gibi hiçbir kişi ve kurumun görüşü alınmadan değiştirilmiş ve Resmi Gazete’de yayımlanarak bugün yürürlüğe girmiştir. Basın Meslek Örgütleri’nin görüşünü yok sayan ve apar topar yapılan bu değişikliği bizler de yok sayıyoruz. Yönetmelik değişikliğinin esas amacı Basın Kartları Komisyonu’nu kendilerince yeniden dizayn etmek ve çok sesliliği ortadan kaldırmaktır. Yüzlerce gazetecinin hakkını gaspederek dokuz aydır toplanamayan Basın Kartları Komisyonu’nun neden toplanmadığı da bugün anlaşılmıştır. Aralık 2014 tarihindeki komisyon toplantısının ardından 94 gazetecinin hakkını gaspeden ve kartlarını vermeyen Genel Müdür, yeni bir hak gaspına daha imza atmış ve İzmir Gazeteciler Cemiyeti’ni komisyon dışına itmiştir.

İGC olarak kurulduğumuzdan bugüne basın meslek ilkelerinden ödün vermeden, dik duruşumuzu bozmadan, gazetecilerin düşüncesine, görüşüne bakmaksızın doğruları savunduk, savunacağız.  Basın Kartları Komisyonu’nun yeniden basın meslek örgütlerinin ve gazetecilerin temsil edildiği özerk bir yapıya kavuşması için de gerekli yasal ve örgütlü mücadelemizi de sonuna kadar sürdüreceğiz.”

TEK KİŞİLİK KOMİSYON!

Mevcut Basın Kartları Komisyonu’nun üye yapısının İstanbul, Ankara, İzmir, Türkiye Gazeteciler Sendikası, Türkiye Gazeteciler Federasyonu gibi kurumların isim isim belirtilerek oluştuğunu dile getiren Misket Dikmen, son değişiklikle birlikte ucu açık ve muğlak ifadelerle tüm yetkilerin tek bir isimde toplandığını söyledi.

Dikmen, “Yapılan değişikliğe bakıldığında komisyonun 15 kişiden değil, yalnızca ‘bir’ kişiden oluştuğunu net olarak görüyoruz. Çünkü bütün komisyon üyelerini belirleme yetkisi ve komisyon üyelerinin aldığı kararları onaylanması sadece bir kişide toplanmıştır. Tek adam yönetimi anlayışı maalesef bütün kurumlarımıza sirayet etmiş ve en tepeden en alt kademeye uygulanmaya konulmuştur” dedi.

Yönetim Kurulu olarak yeni yönetmeliği incelediklerini ve tartıştıklarını belirten İGC Başkanı Misket Dikmen, yönetmelikte gazetecilerin yararına değişiklikler göremediklerini söyledi. Dikmen, sözlerini şöyle sürdürdü:

GAZETECİLERE ÇAĞRI

“Türkiye’de son dönemde sistemli bir sivil toplum örgütü düşmanlığı var. Bütün kurumlar, bütün oluşumlar ve bütün gazeteciler bizden olsun, tek ses olsun isteniyor. Demokrasi kisvesi altında yapılan bütün bu değişiklikler antidemokratiktir. Sayıları on binleri bulan basın mensuplarını ilgilendiren bir konuda yönetmelik değişikliği yapılıyor ve konunun muhataplarının bundan haberi olmuyor. Sessiz sedasız yapılan değişikliklerle basın kartının zaten yerlerde sürünen itibarı daha da ayaklar altına alınmaya çalışılıyor. Dünyada birçok ülkede basın kartları yalnızca gazetecilerin yer aldıkları komisyonlarca veriliyor. Yakın bir tarihe kadar ülkemizde de o şekildeydi. Basın meslek örgütü temsilcilerinden oluşan komisyon üyeleri BYEGM’nin gözetiminde toplanır ve kararlarını bağımsız olarak verirdi.

Yapılan bu değişiklik Basın Kartları Komisyonu’nu BYEGM’nin gözetiminden çıkararak BYEMG’nin ve onun Genel Müdürü’nün tekeline sokmuştur. İzmir Gazeteciler Cemiyeti olarak, tüm basın meslek örgütlerini bu dayatmaya karşı çıkmaya, kararlı ve dik duruşla birlikte hareket etmeye çağırıyoruz. Ülkeye ve meslektaşlarına karşı sorumluluğunun bilincinde olan İGC, üzerine düşen görevi yerine getirecek ve sonuç alıncaya kadar mücadele edecektir.”

“İGC YOKSA TGS DE YOK”

Toplantıya katılan Basın Kartları Komisyonu üyesi ve Türkiye Gazeteciler Sendikası İzmir Şubesi Başkanı Halil Hüner de, İzmir Gazeteciler Cemiyeti’nin temsil edilmediği bir komisyonun yok hükmünde olacağını belirterek, “862 üyeye sahip olan İzmir Gazeteciler Cemiyeti, basın kartları komisyonunda yer almayacaksa, Türkiye Gazeteciler Sendikası da bu komisyonda yer almayacaktır. Bizleri yok sayan bu anlayışı ve bu oldu-bittiyi kınıyoruz” diye konuştu.