Bahadır ÖZERDEM / Mainz

Yazımıza şöyle bir soru ile başlayalım; Sedat Peker kimi taklit ediyor olabilir?

Peker'in yayınladığı videolar milyonlarca insanın ilgisini topladı. İlgi toplayan en önemli neden ise; Peker`in bu kadar " bilgili, donanımlı" olmasıydı. Peker`in bu kadar sempati toplamış olmasının en büyük nedeni, dinden, felsefeye, tarihten, siyasete ...her konuda bir şeyler söylüyor olmasıydı.

Kitleler, son yıllarda ekranlarda o kadar düzeysiz, bilgisiz insanları izliyordu ki, karşılarına birden bire, bilgili, donanımlı, her konuda bir şeyler söyleyebilen bir insanı, hem de bir mafya liderini buldular. İnsanlar, AKP iktidarına olan tepkilerinin de vermiş olduğu motivasyon ile Peker`in konuşmalarını, şaşkınlıkla, hatta büyük oranda sempati ile izlemeye başladılar. Onun, eli kanlı bir katil olması, "Turanı kuracağız" diye bas bas bağırıyor olması bile duyulmaz hale geldi. Halbuki Sedat Peker, bir yandan Hitler'in propaganda bakanı Goebbels yöntemlerini anlatırken diğer yandan "Turanı kuracağız" diyordu. Onun en çok ilgi çeken yani ise genel kültür bilgisi ve kitaplardan verdiği örnekler oldu. Herkes şaşkınlık ile; " bu adam bu kadar birikimli miydi?" demeye başladılar.

Sedat Peker kötü bir taklitçi olabilir mi? Acaba kimi taklit ediyor?

İtalyan mafya babası Marcello Pesce, yıllarca saklanarak yaşamıştır.. Sonunda 2016 yılında saklandığı bir evde yakalanır. Polisler içeriye girdiklerinde çok şaşırırlar. Her yerde silah, mühimmat bulmayı beklerler iken tek bir silah bile yoktur! Aksine her yerde kitap vardır. Evin içi Jean-Paul Sartre, Albert Camus, Marcel Proust ve Gabriel Garcia Marquez gibi yazarların eserleri ile doludur. Mafya babası Marcello Pesce, saklandığı yıllar da kendisini okumaya vermiştir. Polisler geldiğinde komodinin üzerinde açık duran bir kitap vardır; "Akıl Çağı" Jean-Paul Sartre!

Operasyonu yöneten polis müdürü basına verdiği demeçte; "Bizim için en büyük sürpriz, Pesce'nin kitaplarını keşfetmek oldu" der.

Hakan iddialı dönüyor Hakan iddialı dönüyor

Ünlü mafya babası Marcello Pesce, saklandığı yıllarda, hem Fransızca öğrenir hem de uzaktan hukuk eğitimini tamamlar. (Peker de sık sık hukuk bilgisine vurgu yapmaktadır). Polisler geldiğinde İtalyanca değil Fransızca konuşur. Kelepçelenip götürüleceği sırada, polis müdüründen bir rica da bulunur; " Yarım kaldığı için Jean-Paul Sartre'nin `Akıl Çağı`kitabını yanımda götürebilir miyim? "diye sorar. Polis müdürü şaşkınlık içinde; "Evet alabilirsin" der ve ünlü İtalyan mafya babası Marcello Pesce`yi tutuklayıp götürürler.

Sedat Peker'in her videosunda "Ben 'Akılcılığı` benimsiyorum" demesi bir tesadüf olabilir mi?

Mafya babası Marcello Pesce, tutuklanırken yarım kalan kitabı Sartre'nin "Özgürlüğün Yolları" üçlemesinin ilk romanı olan "Akıl Çağı "nı ister.

"Akıl Çağı " romanı; II. Dünya savaşı başlamasından birkaç yıl öncesi dönemde, birkaç karakter arasında geçen ilişkileri anlatır. Roman; II. Dünya Savaşı öncesindeki sahte iyimserliği ele alır.

İkinci kitap ise; "Yaşanmayan Zaman"dır. Serinin bu ikinci romanında Sartre; II. Dünya Savaşı arifesinde Fransız halkının savaşmak istemeyen; fakat kendilerini savaşmak mecburiyetinde görmelerini irdeler.

Serinin üçüncü kitabi ise " Yıkılış" tır...