Üç gün boyunca yayıncılık alanının aktörlerinin katıldığı fuar, Cumartesi ve Pazar günü kapılarını okurlara açtı. 110 ülkeden 7 bin 450 yayınevinin katıldığı dünyanın en büyük kitap fuarı, her yıl olduğu gibi bu yıl da canlı ve hareketli geçti.
Ziyaretçi sayısının geçen yılı aşarak 302 bine çıktığı açıklandı. Özellikle Alman yayıncıların bulunduğu salonlarda zaman zaman izdiham boyutuna varan yığılmalar oldu.
Bu yıl misafir ülkenin dünya edebiyatında önde gelen ülkelerden Norveç olması, bu ülkenin standlarının ilgi odağı olmasına neden oldu. Yüzün üzerinde yazarla fuara katılan Norveçli yayınevleri yazarların katılımıyla birçok okuma ve söyleşi gerçekleştirdiler. Fuar kapsamında yapılan dört binin üzerindeki söyleşi ve etkinliklerin geniş konu yelpazesi arasında yayıncılığın sorunları, düşünce, basın ve yayın özgürlüğü, göç, savaş ve şiddet, çevre ve iklim sorunları, kadın, gençlik, ırkçılık vardı.
Öne çıkanlar
Fuarın dieğer ilgi odağı 2018 Nobel Edebiyat Ödülüne layık görülen Polonyalı yazar Olga Tokarczuk oldu. Alman yayıncısının onuruna verdiği yemekte konuşan Tokarczuk, Polonya’da politika konuşmayacağını söyledi. Nedeni sorulması üzerine ise, “İnsanlar zaten biliyorlar. Benim onlara öğretmem gerekmiyor.” dedi. Polonya’da güçlü bir muhalefetin varlığından söz eden yazar, ülkesinin Orban’ın Macaristanı ile ayne kefeye konulmasına da kızgın olduğunu söyledi.
Bu yılın ilgi odaklarından biri de Die Welt Gazetesi Türkiye muhabiri iken tutuklanan ve bir yıl cezaevinde kaldıktan sonra serbest bırakılan Deniz Yücel oldu. 10 Ekim’de yayınlanan ve cezaevi sürecini konu eden, “Agentterrorist” (Terörist Ajan) kitabı çerçevesinde çok sayıda söyleşi ve tartışma programına katılan Yücel, cezaevi döneminde yaşadıkları ve bırakıldıktan sonraki gelişmeleri değerlendirdi. Yücel, “Türkiye’yi mafyatik ve halı tüccarı zihniyeti yönetiyor.” suçlamasında bulundu. Uluslararası PEN Kulübü Başkanı Jennifer Clement ve Fuar Başkanı Alexander Skipis’in katıldığı söyleşide, tehlikedeki demokrasi ve dayanışmanın önemi ele alındı. Birçok ülkede gazeteciler, yazarlar baskı altında tutulurken, onlarla dayanışmanın zayıflığından söz edildi. Deniz Yücel kendi tutukluluk döneminde Alman Hükümeti ve Türkiye’de yatırımı olan tekellerin maddi çıkarlarının dışındaki konulara duyarsızlılıklarını eleştirdi.
Meksika’da yaşayan Uluslararası PEN Kulübü Başkanı Jennifer Clement ise, Meksika’daki duruma ilişkin yöneltilen soruya, “Biz hapisteki araştıran gazeteci ve yazarlardan değil, kaybedilen ve öldürülenlerden konuşuyoruz” dedi. Fuar başkanı ve #freedeniz kampanyası destekçisi Alexander Skipis ise, Alman politikasının insan hakkı ihlalleri karşısında tepkisinin zayıflığını eleştirerek, ekonomik çıkarları tehlikeye düşeceğini düşündükleri konularda sessiz kalmayı yeğlediklerine dikkat çekti. Skipis, “Ekonomik çıkarlar sözkonusu ise, insan hakları görmezden geliniyor.” şeklinde konuştu. Türkiye’nin Suriye’ye yaptığı operasyonun da konuşulduğu söyleşide, savaş ve şiddetin hemen durdurulması çağrısı yapıldı.
Türkiye ulusal standı
Kültür Bakanlığı, Yayıncılar Birliği, İstanbul Ticaret Odası ve Basın Yayın Birliği organisazyonu ile açılan Türkiye ulusal standandına 40 yayınevi katıldı. Göbeklitepe teması ile gerçekleştirilen fuar çerçevesinde bir de “Edebiyat ve arkeoloji” konulu söyleşi yapıldı.
Söyleşiye katılan Prof. Dr. Necmi Karul, Göbeklitepe’nin keşfi ve kazı çalışmaları hakkında bilgi verdikten sonra, 12 bin yıl önce yerleşik hayata geçildikten sonra tarım ve hayvancılığa başlanmasına dikkat çekerek, evcil hayvanlarının geçirdiği evrimden söz etti. Kazılarda ortaya çıkarılan dikili taşlar üzerine figürlerin anlamlarına da değinen Karul, Göbekli tepeye yakın mesafedeki ve yaklaşık aynı döneme tekabül eden yerleşim yeri Karahantepe'de yapılan kazı çalışmalarından bahsetti.
Yazar Metin Celal Zeynioğlu ise, Türkiye edebiyatında arkeolojinin değişik biçimlerde yer aldığı eserlerden örnekler verdi. Yazar Yonca Eldener’de arkeolojiye duyduğu ilgiden kaynaklı yazdığı Yedi Uyananlar romanının ortaya çıkış öyküsünü anlattı.
Bu etkinliğin dışında Türkiye ulusal standında başkaca herhangi bir söyleşi, okuma, vb etkinliğin hatta tek bir yazarın dahi olmaması dikkat çekti. Yaşar Kemal, Orhan Veli gibi yazarlar birer kitap ile sembolik düzeyde temsil edilirken, çağdaş Türkiye edebiyatının önde gelen hiçbir yazarının eserlerine yer verilmemesi ziyaretçilerin eleştirilerine neden oldu. Bu yılın ana konusu olan Göbeklitepe'ye dair bile hiçbir yayının olmaması ayrı bir garabetti. Türkiye’den katılan yayıncıların büyük kısmının ise, ağırlıklı olarak çocuk ve islami yayınlarla gelmeleri gözden kaçmayan başka bir yön oldu.
Başka bir eleştiri konusu ise katılımcı yayınevlerinin çoğunun Cumartesi gününden standları toplamaları idi. Zira Türkiye ulusal standı Pazar günü adeta terkedilmişlik havası veriyordu. Fuara Pazar günü katılan ve Türkçe kitap bulma umuduyla Türkiye standını ziyaret eden okurlar, bu durum karşısındaki şaşkınlıklarını ve eleştirilerini dile getirdiler.
Diğer taraftan, gazeteci ve film yapımcısı Osman Okkan yönetimindeki Kültür Forum Türkiye-Almanya’nın başka salondaki standında düzenlediği etkinlikler ilgi çekti. Yazarlar Doğan Akanlı, Aslı Erdoğan, Günter Wallraff, Kemal Yalçın, Dr. Ali Kemal Gün, Arif Ünal, Atilla Keskin, akademisyen Pınar Selek, gazeteciler Celal Başlangıç, Ahmet Nesin, Elif Yalaz gibi konukların katıldıkları değişik konulara dair çok sayıda etkinlik ilgi gördü.
Ragıp Zarakolu gelemedi
İsveç'de yaşayan Belge Yayınları kurucusu ve Evrensel gazetesi yazarı Ragıp Zarakolu fuara katılamadı. Gerekçe olarak da, Zarakolu'nun Türkiye tarafından kırmızı bültenle arandığı ve Almanya'ya gelmesi halinde tutuklanma ihtimali olduğu bildirildi. Alman makamları ile yapılan görüşmelerin sonuçsuz kaldığı ve tutuklanmama garantisi verilmediği için de, Zarakolu'nun fuara gelmekten vaz geçtiği açıklandı. Almanya'nın bu tutumu da fuarda sert bir şekilde eleştirildi.
Festival havası
Cumartesi ve Pazar günleri fuar alanını adeta kostümlü gençler istila etmişti. Roman ve film kahramanlarını canlandıran ve hayal gücünü zorlayan kostümler giyen gençler fuar alanında festival havası estirdiler. Fuarda bir de kostüm yarışması düzenlenirken, yapılan törenle konuk ülke Norveç, bayrağı gelecek yılın konuk ülkesi olarak belirlenen Kanada'ya devretti. Fuarın kapanma zamanı yaklaşırken okurlar bir yandan yayınevlerinin ücretsiz verdikleri kitapları çantalarına dolduruyor, daha başka neler bulabilirimin telaşıyla koştururken, aradıklarını bulmuş olmanın mutluluğu ve tatlı yorgunluk okunuyordu yüzlerinden.
Aziz Koçyiğit / Frankfurt