Uluslararası Kültürler Atölyesi Werkstatt 3 Salonu'nda gerçekleşen etkinliğe yoğun katılım oldu, salon son sandalyesine kadar doldu. 12 Eylül karanlığında yazdığı şiirleriyle umudun ve direnişin simgesi haline gelen şair Nevzat Çelik, tutsaklık koşullarındaki unutulmaz anılardan kesitler sundu. 

Film gösterisi


Program yazar Kadriye Bakşi'nin sahneye çıkması ile başladı. Programın oluşmasında yoğun katkıda bulunan herkese teşekkür ettikten sonra bir şiir okuyan Bakşi, şair Nevzat Çelik'in geçmişiyle ilgili film gösterisi ile etkinliğin start alacağını kaydetti. 1960 yılında Sinop Boyabat'ta doğan Nevzat Çelik, 1965'te İstanbul'a ailesiyle birlikte gelir. 1980 yılında Devlet Güzel Sanatlar Akademisi'nde Uygulamalı Endüstri Sanatları Yüksek Okulu Grafik Bölümü okurken tutuklanarak Devrimci Sol davasından idam istemiyle yargılanır.


1984'te Şafak Türküsü adlı şiir dosyası Akademi Kitabevi Şiir Ödülü birincilik ödülünü alarak kitaplaşır. 1987 yılında “Müebbet Türküsü” adlı şiir kitabı Poetry İnternational ve Hasan Hüseyin Şiir Ödülünü alır. Nevzat Çelik, 1987 Aralık ayında tahliye olur. 1990'da iki şiir kitabı daha çıkarır. Suda Seken Hayat ve Yağmur Yağmasaydı. 1998 Ekim ayında Sevgili Yoldaş Kurbağalar adlı şiir kitabı okurlarla buluşur. Etkinlikte şair ve yazar Nevzat Çelik'in ilk romanı Bağışlanmış Hüzün'ün 2005 Nisan'ında yayımlandığına dair bilgiler içeren film gösterildi. 

Şiirleri duygulandırdı



Film sonrası alkışlarla sahneye gelen şair Nevzat Çelik, Hamburg'da yaşadıklarını komedi halinde anlatması da izleyenleri oldukça güldürdü. Çelik, cezaevinde kaldığı günleri de anlatırken bazı katılımcıların oldukça duygulu anlar yaşadıkları görüldü. Şafak Türküsü'ndeki en güzel şiirlerinden birini "Elma" Hasan Hüseyin Korkmazgil'e adamış olmasına rağmen, ilk iki kitabıyla daha çok Ahmet Arif ve Nazım Hikmet şiirinin etki alanlarında görünüyor. 12 Eylül askeri darbe sonrası ağır tutsaklık koşullarında dışarıyla haberleşmek için yaratılan yöntem ve zekice buluşları ve uyak bulmadaki özgün becerisiyle dikkat çekiyor, kuşağından en çok Ahmet Erhan'la ortak tema ve söyleyiş alanlarını paylaşıyor.



Çelik, bu ilk kitabının olağanüstü başarısına karşın, uzunca bir süre yeni ürün vermedi ya da çalışmalarını yayınlamadı. 1990 başlarında yayınladığı kitaplarıyla, kendisini yinelemediği, yeni şiir alanlarına açıldığı, şiirini ses ve tema özellikleri bakımından genişletip zenginleştirdi. Şiirlerinde Atilla İlhan etkileri görülen şair Nevzat Çelik, sık sık Hamburglu dinleyicileri karşısında çok heyecanlı olduğunu belirtti. Anılarından kesitler sundu.


Farklı dillerde söylendi 

Nevzat Çelik sadece kendi kuşağının değil günümüz Türkiye'sindeki Şiir'nin en dikkate değer şairleri arasında bulunuyor. Şafak Türküsü, Müebbet Türküsü, Yağmur yağmasaydı, Sevgili Yoldaş Kurbağalar, Suda Seken Hayat şiir kitapları, Bağışlanmış Hüzün adlı romanı ve Sen Giderken adlı birde öykü kitabı bulunuyor.
 



Şafak Türküsü ve birçok şiiri Ahmet Kaya tarafından bestelenip seslendirilen şair Nevzat Çelik, 12 Eylül karanlığında umudun ve direnişin simgesi haline geldi. Edebiyat, kültür ve müziğin birleştiği etkinlikte Cemalettin Zeyrek ve arkadaşlarının müziği eşliğinde sanatçı Filiz Erkişi “Şafak Türküsü beni burada arama anne” adlı şiiri seslendiridi. Pür dikkat izlenen etkinlikte Yunanlı, İranlı ve Alman sanatçıların farklı dillerde seslendirdikleri şarkılar, programa ayrı bir renk kattı ve uzun uzun alkışlandı.



Şair Nevzat Çelik “Şafak Türküsü” adlı kitabı başta olmak üzere kitaplarını imzaladı ve okurlarıyla uzun uzun sohbet etme imkanı buldu.