Ünlü karikatürist Erdil Yaşaroğlu, ilkini 20 yıl önce çıkardığı 'Komikaze' kitaplarının 16'ncısı 'Komikaze 16: Kelebek Hayatlar'ı okuyucularıyla buluşturdu. "Daha iyisini yapabilmek için hep kendimle yarıştım. Benim için en son kitap, en iyi kitaptır" diyen Yaşaroğlu, eli kalem tuttukça üretmek istediğini söylüyor. Yaşaroğlu; Eylül 2002'de, Selçuk Erdem, Bahadır Baruter ve Metin Üstündağ ile birlikte kurduğu Penguen dergisinin de bugün 10 yaşında olduğuna inanamıyor. Ünlü karikatürist; hem yeni kitabını, hem de Penguen'in 10 yılını GÜNAYDIN'a anlattı.

Penguen dergisi 10'uncu yılını kutluyor. Geride kalan 10 yılla ilgili neler söylemek istersiniz?

İşini çok seven insanlarla birlikte çalışmak, üretmek ve işimizi seven insanlarla bunları paylaşmak harika bir şey. İş dedim ama yaptığımı iş olarak görmedim hiç. Bana "Ne iş yapıyorsun?" diye sorduklarında, "25 yıldır işsizim" diyorum. Bu benim hobim, para kazanmasam da karikatür çizerim. Allah'tan para kazanıyorum da, başka bir meslek yapmak zorunda kalmıyorum. Çok sevdiğin bir şeyi yapınca, vaktin nasıl geçtiğini anlamıyorsun. Vay be, 10 sene mi olmuş?

DAHA AZ DAVA AÇILIYOR
10 yılda Türkiye'de siyaset-mizah ilişkisinde bir gelişme oldu mu sizce?

Aslına bakarsanız, mizah ve siyaset ilişkisinde gerileme var. İlişkimiz genelde mahkemeler düzeyinde olduğundan, bu gerileme bizim için iyi. Daha az dava açılıyor. Umarım böyle gerilemeye devam eder... Siyasetçiler içinde karikatürü seven, dergileri okuyan çok insan var. Kendilerine ağır eleştiriler yaptığımız halde, bizi arayıp teşekkür edenler de oldu. Okumayanlar, mizah kültürü olmayanlar ise daha toleranssız davranıyor.

Diğer yandan 'Komikaze' serisinin yeni kitabı da çıktı. 'Komikaze'nin böyle uzun soluklu bir seri olacağını tahmin ediyor muydunuz?
'Komikaze 1: Sonun Başlangıcı' 1992'de basıldı. Son kitap; 'Komikaze 16: Kelebek Hayatlar' ise yeni... Başlarken ne kadar çizeceğini, kaç kitap çıkaracağını falan hiç düşünmezsin. Aslında şimdi de düşünmüyorum. Tek bildiğim; elim kalem tuttukça, kafam çalıştıkça üretmek istediğim... Bu illa ki karikatür olacak diye bir şey yok; benim anlatacak şeylerim var. Hayata bakıp bir şeyler söylemek istiyorum insanlara. Bunu şu anda en iyi karikatür çizerek yapabildiğim için karikatür çiziyorum. İleride kendimi ifade edecek daha iyi bir yol bulursam, onu da yapabilirim. Film, roman, oyun, heykel veya başka bir şey...

ŞIMARMAMA İZİN YOK
En son kitap, hep en iyi kitap mıdır?

Benim için öyle çünkü hayatım boyunca kendimle yarıştım. Hep daha iyisini yapmak için... O nedenle, biriki sene önce çizdiğim karikatürleri sevmem, seversem sorun var demektir zaten. Aynı yerde kalmışımdır. Bu da karikatürcüyü bitiren şeyin ta kendisi.

Türkiye'de karikatürün yüzü olan birkaç kişiden birisiniz. Hayatınızda neler değişti?

Karikatürlerimin, kitaplarımın daha fazla okunmasının dışında değişen bir şey olmadı. Bir de, yolda beni görünce gülümseyen insanların sayısı arttı, o kadar... Okuyucuyla ilişkim, hayran- ünlü seviyesinde olmamıştır hiçbir zaman. Ben onları; mizahımı paylaştığım arkadaşlarım olarak görürüm. Onlar da beni aynı şekilde... Benimle karşılaştıkları zamanki tavırları, sosyal medyadaki yaklaşımları, söyleşiler hep böyle arkadaşça geçer. Bu arkadaşlarım mizah okuyucusu oldukları için akıllıdır. Benim asla değişmeme, şımarmama izin vermezler. İnternet sayesinde bu arkadaşlarımın sayısı arttı. Hayatında mizah dergisi almamış insanlar da karikatür okuyor artık. Bu sayının artması beni etkiliyor. Daha iyi espri bulmaya, daha iyi çizmeye çalışıyorum.

BEGÜM EV KIZI DA OLUR ERKEK ÇOCUĞU DA!
Eşiniz Begüm Kütük, işleriniz konusunda sizi nasıl etkiliyor?

Begüm'ün hayatı çok zengin ve komiktir. Güzel kadın da olur, ev kızı da, erkek çocuğu da, eli maşalı da... Bu halleri bana fikirler veriyor tabii ki. Esprilerimi çizmeden önce ona gösteririm. Acımasızdır, iyi eleştirir.

40 yaşındaki Erdil'i nasıl buluyorsunuz?

Bir aksilik olmazsa, bir 10 yıl daha güzel olacak sanırım. 20'li yaşlarıma göre daha bilgili, daha tecrübeli ve daha akıllıyım.

BİRAZ KAFA DİNLEYELİM ÇOCUK DAHA SONRA
Planlarınız arasında çocuk sahibi olmak var mı?

Çocukları çok seviyorum. Bir sürü çocuğum olsun isterim ama daha sonra sanırım. Begüm'le bir-iki sene daha kafa dinleyelim diyoruz. Sonra yeterince başımızı ağrıtacaklar zaten...

Sizi bir ekran yüzü olarak görmedik hiç. Mesela bir televizyon programı sunmayı düşünmediniz mi?

Aslında yıllardır televizyon programı teklifleri geliyor. Şimdilik hazırlayan yerine, konuk olmak daha eğlenceli geliyor bana. İleride gerçekten eğlenebileceğim bir format bulursam, yapabilirim belki..Sabah