Hayal Perdesi Berlin tiyatro topluluğu, Rus oyun yazarı Anton Çehov’un ünlü eserinden uyarlanan “Üç Kız Kardeşi Beklerken” / “Warten auf drei Schwestern ”oyununu Berlin TAK Tiyatrosu’nda sergiliyor.

Türkiye’nin tanınmış tiyatro ve televizyon oyuncularından Selin İşcan’ın kurduğu Hayal Perdesi, geçtiğimiz yıl Almanya’da da faaliyete geçerek Hayal Perdesi Berlin adıyla perdelerini açmıştı. İlk oyunu olan Çehov uyarlaması “Üç Kız Kardeşi Beklerken”, İKSV-İstanbul Tiyatro Festivali ile ortak yapım olarak ve Berlin Senatosu'nun da desteğiyle Berlin’de sahnelenmeye devam ediyor. Ocak ve Şubat gösterilerinin ardından Nisan sonunda Berlin, TAK Theater Aufbau Kreuzberg sahnesinde oynanacak.

Çehov uyarlaması

Oyun, Çehov’un Türkçede pek çok kez sahnelenmiş olan ünlü eseri “Üç Kız Kardeş”in serbest bir uyarlaması. Aslında Çehov’un ölümsüz karakterleri olan Olga, Maşa ve İrina adlı üç kız kardeşin öyküsü ile üç mülteci kadınınki sahnede iç içe geçiyor. Bu üç kadın, “Doğu”dan gelmektedir, belki savaştan, belki yoksulluktan kaçmış, daha güvenli ve iyi bir yaşam umuduyla “Batı”ya gitmeye çalışan üç tiyatro oyuncusudur. İki dünya arasında sıkışıp kalmış bir alanda, termal folyo battaniyelere sarınarak beklerler. Yeni bir hayata başlamayı, hiç kimse olmayı değil geldikleri yerdeki gibi oyuncu olarak devam edebilmeyi, “Üç Kız Kardeş” oyuncuları olarak saygı görmeyi umarlar. Berlin’in tarihini düşününce, bu iki dünya arasındaki alan için oyunun sahneleneceği daha uygun bir şehir bulunamazdı herhalde.

Hayal Perdesi Berlin

Daha önce Türkiye’de başarıyla sahnelenen oyun, İstanbul Tiyatro Festivali’nin ardından Avignon ve Edinburgh gibi dünyanın en saygın festivallerinden yüzünün akıyla çıkmış. Şimdi de Berlin’de üç dilde izleyiciyle buluşuyor. Hayal Perdesi’nin kurucusu ve yönetmeni de olan Selin İşcan’la birlikte Berlin kadrosundaki oyuncular Jale Arıkan ve Nisan Arıkan (Hayır, değiller. İki kız kardeş beklemeyin!)

Oyun, Almanya prömiyerini 2018’de, Dünya Tiyatro Günü olan 27 Mart’ta Berlin Kesselhaus sahnesinde yapmıştı. O zaman Makedonyalı Aleksandar Popovski yönetiminde sahneleniyordu. Popovski, Türkiye’de iyi tanınan, hatta iki kez Afife Ödülü almış usta bir yönetmen. Şimdi ise oyun TAK’ta (Theater Aufbau Kreuzberg) ve Romanyalı France-Elena Damian’ın rejisiyle, bazı değişikliklerle daha zenginleştirilmiş olarak sunuluyor.

Dünyanın umudu göçmenler

Çehov’un “Üç Kız Kardeş”i de diğer oyunları gibi bir geçiş döneminde, 19. ve 20. yüzyılların kucaklaştığı noktada yazılmıştır. Özel olarak iyimserlik dolu bir yazar olmasa da, onun hem sosyal alanda hem bilim ve teknolojide devrimlerin olduğu, insanlığın “gelecek” düşüncesine, aydınların daha iyi bir dünya, daha güzel günler söylemine odaklandığı, umut dolu bir tarihi anda yazdıkları, bugünün sinik ve karamsar izleyicisine naif gelebilir.

Oysa, bugünün yaşlı ve yorgun dünyasının umudu göçmenler değil mi? Ve işte oyunda, dünyanın belki de yokoluşa gittiği 21. yüzyıldaki karakterler, yeni umutların yeşerdiği 19. yüzyıl sonunun karakterleri aracılığıyla konuşurlar. İki dünyanın değişmeyen gerçeği ise savaş ve yıkımdır. Öyle ki üç mülteci oyuncunun kişisel deneyimleri, Çehov’un üç kız kardeşinin deneyimleriyle tamamen iç içe geçer. Sürekli sözünü ettikleri yangın, geldikleri yerde, savaşın yerle bir ettiği o Doğu ülkesinde mi yaşanmıştır, yoksa 100 yılı aşkın zaman önce Rusya’nın bir kasabasında geçen bir oyunda mı olmuştur, kesin bilmemiz mümkün değildir.

Hayal Perdesi Berlin’in yöneticisi (ve Çehov’un Maşa’sı) Selin İşcan’ın deyişiyle, “Beklemek kadar yalnızlık da sabittir. Avrupa’ya ulaşan, o yolculuğu yapan ve bekleyen, umut eden ve çabalayan göçmenlerin kaygı ve kırılganlık, güç ve hayallerle dolu sözlerine kulak veririz sahnede.” Fransız eleştirmen Gilles Costaz bunu, “oyun bir büyük talihsizliği anlatırken insana ender yaşanır bir mutluluk duygusu veriyor” diye ifade etmiş.

Uluslararası düzeyde olumlu tepkiler

Türkiye ve Almanya dışında da çok beğenilen oyundan Fransız La Provence gazetesi “Türk tiyatrosu, korkuya sahnede direniyor!” diye söz etmiş. İtalyan tiyatro sitesi “Krapp’s Last Post”a (klpteatro.it) göre ise “Avrupalı politikacıların yapamadığını tiyatro topluluğu Hayal Perdesi yapıyor.”

 “Üç Kız Kardeşi Beklerken” oyununun, iki dünya arasındaki geçişte yer almasından ötürü tam Berlin’e göre olduğunu söylemiştik. Ama yalnız bu nedenle değil, Türkiye, Almanya, Makedonya, Romanya ve daha başka ülke ve kültürlerden kadrosuyla da, üç ayrı dilde sahnelenmesiyle de (üstyazı desteğiyle Almanca, Türkçe, İngilizce oynanıyor) Berlin’in kozmopolit yapısına uygun düşüyor. Ama yine de biz, “Üç Kız Kardeşi Beklerken”i başka şehirlerde de izlemeyi diliyoruz.

Üç Kız Kardeş’i Beklerken / Warten auf drei Schwestern

Selin İşcan, Jale Arıkan ve Nisan Arıkan

Yönetmen: France-Elena Damian

26-27 Nisan 2019 – Theater Aufbau Kreuzberg, Berlin

Özden Arıkan