Kadir Taçgın / Lübeck

Müzik ve kongre binasının önünden hareket edilerek başlayan gemi turu şehrin büyük küçük limanlarına da uğrayarak sürdürüldü.

7 KULELİ ŞEHİR LÜBECK'İ TANIYALIM

Hatırlanacağı üzere Lübeck'e yedi kuleli şehir denmektedir. Kursiyerler şimdiye kadar farkında olmadıkları bu yedi kuleyi bu bahane ile görme olanağı yakaladılar.  En az yirmi yıldır Lübeck'de yaşadiklari halde Lübeck şehrine hiç bu perspektiften bakmadıklarını düşünen kurs katılımcıları da görüşlerini diger katılımcılar ve kurs öğretmenleri ile paylaştılar.

Rehber yolculara Trave nehrinde bulunan eski yolcu gemilerin restore edilip birer eğlence mekanı olarak kulanıldıklarını da anlattı.

Holstentor müzesi, Klug limanı, Hansa limanı ve Petrikirche, St. Petri gözetleme kulesi gibi tarihi yerlere kanal içerisinden değişik bir bakış açısı ile bakan kursiyerler, her bir kilisenin belirli meslek guruplarına mesela Marienkirche'nin belediyede çalışanlarına, Jacobi Kirche'nin gemicilere adanmış olmasını büyük bir ilgiyle dinlediler.

Tur esnasinda rehber ve öğretmenlerinden detaylı olarak bilgi edinen kurs katılımcılarına, yarın bu konuda sözlü sınav yapılacağı, edindikleri bilgileri iyi muhafaza etmeleri gerektiği söylenerek, bir de espri yapıldı.

LÜBECK'İN BEYAZ ALTINI, TUZ DEPOSU

Beyaz altın kelimesini duyan katılımcılar, „Nerede?“ sorularını yöneltirken, kaptan; beyaz altın olarak adlandırılan tuz deposunu göstererek, oranın Lübeck şehrinin zenginliğinin bir temeli olarak görüldüğünü ilave etti. Üzerinde gemi ile gezinti yapılan bu tarihi kanal çeşitli limanlara sahip olması itibarıyle eski çağlarda ticari anlamda da şehre büyük katkı sağlamıştır. Bu nedenle Lübeck şehri hansa birliğine mensup bir şehir olması itibariyle „Hanse şehri“ ünvanını almıştır.

Gemi  „Salzspeicher“ olarak adlandırılan ve eskiden tuz deposu olarak kullanılan binanın önündeki limana ulaştığında kursiyerlerin „Ooo keşke bir tur daha atabilseydik.„ sözlerinin duyulmasıyla, bu gezintiden ne kadar memnun kaldıkları anlaşıldı.

Schleswig Holstein Türk Toplumu Eyalet Başkanı Dr. Cebel Küçükkaraca yaşadığımız şehrin tarihi ve doğal güzelliklerine yabancı kalınmaması gerektiğini, şehrimize gelen bir turisti az da olsa yönlendirebilecek bilgilere sahip olunmasının kültürel bir zenginlik olduğunu mesajında  tura katılan gençlere ve yetişkinlere  iletti.