Almanya Başbakanı Merkel ve Eyalet Başkanları, Corona nedeniyle sosyal mesafe yasağını 3 Mayıs’a kadar uzattılar.

Okullar 4 Mayıs’a kadar kapalı kalacak.

Konser, festival, düğün-nişan gibi eğlence, kutlama ve kültürel etkinlikler için getirilen yasaklar 31 Ağustos'a kadar devam edecek.

Alışveriş merkezleri, cafe, restoran, bar, diskotek, otel, ibadethane vb yerler de kapalı kalmaya devam edecek.

Kuaför, güzellik salonları gibi bakım hizmeti sunan işyerleri, hijyen kurallarına uyulması kaydıyla 4 Mayıs’tan itibaren açılabilecek.

Otomobil galerileri, kitapçılar, bisiklet mağazaları gibi işletmeler, metrekareye bakılmaksızın faaliyete geçebilecek.

ARAŞTIRMA MERKEZLERİ CORONA KARŞISINDA YETERSİZ KALDI

Devlet bütçesinin % 3’ü, her yıl  tekniğin ve bilimin  araştırılması ve geliştirilmesi  için verilir.

Corona virüsü karşısında çaresiz kalan araştırma merkezleri, kendilerinin yetersiz kaldığını teslim etmişlerdir.

Corona virüsü böyle devam ettiği sürece eğitim ve kültürel etkinlikler gerileyecek.

Tüm Dünya’da ekonomi küçülüp, krizler ve açlık baş gösterebilir.

Acaba Emperyalizm, insanın daha önemli olduğunu dikkate alacak mı?  Yoksa 3 Mayıs’tan sonra ‘her şey normale döndü’ diyerek eskisi gibi devam mı edecek? Gelişmelere bakılırsa ölen ölür kalan sağlar bizimdir diyerek yeni bir yöntemi izleyecek.

Şimdiye kadar Emperyalizm, karlarına kar katarak insan değerini hiçe saymıştır.  

Doğayı hiç düşünmeden her yeri betonlaştırdı ve havayı kirletti. Doğayı yok ederken insani değerlere ve sağlığına karşı hiç bir tedbir almadı. Büyük şehirler, hava kirliğinden dolayı yaşanılmaz hale gelmiştir.

Bu gün dünyanın içine düştüğü bu zor durum ve çaresizlik hat safhada! Emperyalizmin 'kağıttan kaplan' olduğunu söyleyenlere karşı amansızca  yok etme metodu uygulanıyordu.

Bu işin sonucunda yine fakir halk yığınları iyice fakirleşip ve yoksullaşacaklardır.

Bundan acaba ders çıkartılacak mı, yoksa hiç bir şey olmamış gibi devam mı edilecektir?

Şu bir gerçektir ki, hiç kimse her şeyin eskisi gibi yürümeyeceğini iyice düşünmelidir.

Yenidünya düzeni eskisi gibi olmayacak!

Tüm dünyada; dünyayı kavuran, günlük yaşamı alt üst eden Corona virüsün, başka hastalıklarla birleşmeyeceğinin garantisini kim verebilir ki?  Okulları kapatıp günlük yaşamda insanları caddelerde 2 metre uzakta yürütmekle bu sorunun üstesinden gelineceğini düşünmek, bir yerde güneşi balçıkla sıvamak gibi oluyor.

Corona virüsün girmediği hiç bir ülke kalmadığı gibi, günde çok sayıda insanın yaşamını yitirdiği bir gerçektir.  

İnsanlar, her gün çaresizlik içinde ölüm bekleyişi içine sürülüyor.

 Corona virüsünün aylarca ve senelerce de sürebileceğini ileri süren bilim insanları da var.

Amansızca can alan Corona canavarının tüm ülkelere ne oranda ekonomik zarar vereceği de henüz belli değildir. Durum böyle devam ederse, çoğu ülkenin ekonomisi çökeceği gibi, insanlar ekonomik olarak da yoksullaşacağa benziyor.

Hükumetler, tüm dünyada insanları dayanışmaya çağırıyor. İnsanlar korkarak geziyor ve bir birlerine yaklaşmıyorlar. Böylece bireyselleşip, herkes kendi derdine düşüyor. Bu şartlar altında dayanışma sağlanamayacağı gibi,  insanlar, “ bu virüs bana bulaşmasında başka bir şey istemem” diyorlar.

Buna rağmen dayanışma içinde olunmalı ve yardıma ihtiyacı olan yaşlıların alış verişi yapılmalıdır. Corona virüs her yaş grubuna bulaşmasına rağmen yaşlılar, bağışıklık sistemleri zayıf olduğundan daha büyük risk altında. Ölenlerin çoğu yaşlı! 

‘Önerilen tedbirlere uyularak günlük yaşantılarımızı tümden ortadan kaldıralım’ demiyorum.

Doktorların ve bilim adamlarının  tavsiyelerine uyup öyle hareket edilmelidir.

Böyle bir yaşamın ne kadar devam edeceğine hiç kimse bir öngörüde bulunamıyor.

Köklü tedbirler alınmadıkça, bu virüsün kendiliğinden gideceği de pek gözükmüyor.